I'm in love with an angel | hinny

13║ gökte uçuşan notalar şahitlik etmişti mutluluklarına.

Bölüm ithafı: Queenofships-

Bölüm şarkısı: Taylor Swift - Enchanted

━━━━━━━ •♬• ━━━━━━━

"Pekala, ne zaman lafı ağzında gevelemeyi bırakıp karşındaki kişinin dört yıllık arkadaşın olduğunu fark edeceksin?"

Derin bir nefes bırakan Harry, bunu söyleyen dostuna dikti gözlerini. Hayatı boyunca Ron ve Hermione kadar samimi arkadaşları olmamıştı. Her yardımına koşmuşlar, başı belaya girdiğinde o beladan beraber çıkmışlardı. Hatta Hermione'nin yakasını bırakmayan Cormac serserisini bile Harry ve Ron beraber dövmüştü.

Çok anıları vardı, çok....

Tabii bazen ne kadar samimi olursanız olun bunun devre dışı kaldığı zamanlar olabiliyordu.

Ginny'nin gerçekte kim olduğunu öğrendiği günün üzerinden yaklaşık bir ay geçmişti. Bu süre zarfı ise oldukça... İlginç ve mükemmeldi.

O günün üzerinden bir hafta geçtiğinde, Weasleyler'in aile dostu Lovegood ailesi iş sebebi ile Manchester City'e taşımıştı. Kızları Luna ise sene ortasında başka bir okula nakil aldırmak zorunda kalmıştı. En yakın arkadaşı Luna'nın başka şehre taşınması ile oldukça üzülmüş Ginny ise daha sık Harry, Ron ve Hermione ile takılmaya başlamıştı.

Özellikle de Hermione ile.

Dört yıl boyunca Harry ve Ron gibi iki odunun arasına sıkışmış Hermione, şimdi bir kız arkadaş edindiği için oldukça mutlu görünüyordu. Gün geçtikçe daha da yaklaşan yıl sonu balosu gibi daha kızsal konuları konuşmak için bir arkadaşı olması onu oldukça memnun etmişti.

Tabii ilk etapta Ginny'nin, Ron'un kız kardeşi olduğunu öğrendiğinde afallamış ve tuhaf davranmıştı orası ayrı. Ardından Ginny ile kafalarının uyuştuğunu görünce... Buna rağmen şu sıralar hala o iki kızın ne kadar iyi anlaşabildiğine şaşırıp kalmış bir adet Harry ve Ron vardı elimizde.

Harry de ayrı konuydu gerçi.

O kadar uzun zamandır Ginny'e çıkma teklifi etmek için aynalar karşısında porvalar yapıyordu ki saymayı bırakmıştı. Tam da cesaretini topladığı şu sıralar kıza karşı bu adımı atmadan önce yapması gereken önemli bir şey olduğunu farkındaydı.

Mesela en yakın arkadaşı Ron'a bu konudan bahsetmesi gerektiği gibi.

Çünkü içinden bir ses bu meseleyi daha fazla ondan saklarsa ve Ron bunları bir şekilde başka bir yerden öğrenirse her şeyin çok daha fazla b*ka saracağını söylüyordu. Kısacası en iyi seçenek hemen söyleyip olacakların hemen yaşanıp bitmesini dilemekti.

Belki de bundan dolayı şu anda basketbol antrenmanı sonrası boş spor salonunda Ron ile yan yana oturup zayıf girişimlere konuyu açmaya çalışıyordu Harry.

Tabii bu girişimleri Ron'un az önceki cümlesi ile yerle bir olmuştu.

"Pekala, ne zaman lafı ağzında gevelemeyi bırakıp karşındaki kişinin dört yıllık arkadaşın olduğunu fark edeceksin?"

Harry derin bir nefes alıp kaşlarını kaldırdı. "Direk sadede gelmemi istiyorsun yani?"

Ron sırıtarak arkasına yaslandı. "Bak. Beni ne kadar da iyi tanıyorsun."

"İyi." dedi Harry oldukça umursamaz ve sıradan görünmeye çalışarak. "Bunu sen istedin."

"Dinliyorum."