20

11.9K 568 422
                                    

..."Asya," biraz sonra dudaklarımızı ayırdı ve yüzümü tutup gözlerimin içine baktı. "Her ne oluyorsa, bana anlatabilirsin. Sana yardımcı olurum, bunu unutma."

"Anladık, aşık oldun bana."...

***

Sıcaktan bunalarak gözlerimi açtım. Vücuduma dolanmış kollar paniklememe sebep olurken bağırmak için ağzımı açtım ama boğazım kuruydu ve ses çıkaramıyordum. Boğazımı temizleyip damarlarıma dolan adrenalinle kollardan kurtuldum ve etrafa baktım. Hava karanlıktı, geceydi, sikeyim.

"Asya?" Erdem'in uykulu sesini duyduğumda onu umursamadan ayağa kalktım ve ışığı açmak için düğmeye bastım. Dizimi de komodinin sivri kenarına çarptığımda her şey tamamlanmıştı.

"Sikeyim!" Dizimin acısıyla yere çöktüğümde Erdem de koşarak yanıma geldi.

"Ne oluyor?"

"Saat kaç? Neden ve gitmedim? Annem belamı si-"

"Hallettim, sorun yok. Saat de," kolundaki saat göz ucuyla baktı. "Gece üç kırk."

"Eve gitmem lazım." Dizimin acısıyla ciyaklayarak konuştum.

"Annen akşam aradı, beraber ders çalışırken masada uyuya kaldığını söyledim, seni almaya geleceklerdi ama misafir odasını senin için açtığımı söyleyince bir şey demediler." Gözlerimi kocaman açtım. Ailemin beni öylece bırakmasının imkanı yoktu.

"Almaya gelmediler mi gerçekten?" Erdem sindi bir gülümsemeyle yüzünü işaret etti.

"Bana bir bakar mısın? Bana güvenmeyecek tek bir kişi yok." Kaşlarımı çattım.

"Bu çok saçma."

"Bu bilim, tatlım." Erdem yatağa geri dönerken beynimde tekrar kırmızı alarma çalmaya başladı.

"Ben ne zaman uyudum? Hiçbir şey hatırlamıyorum. Bir şey mi içtim?" Konuşurken üstümü kontrol ettim. Sabah giydiğim her şey birebir üstümdeydi. Tamam.

"Saçmalama." Erdem yatağa oturup bana baktı. "Kucağımda bana sarılıyordun ve birden uyuyakaldın." Yüzümü ciddi bir ifadeyle izledi.

"Geceleri uyuyor musun sen?" Kaşlarımı çatıp geçmeye başlayan dizimin ağrısını umursamadan ayağa kalktım.

"Tabii ki?"

"Kaç saat?"

"Doktorum değilsin."

"Neden olmayayım?" Kollarımı göğsümün altında birleştirip ona baktığımda o da oturduğu yerden aynı hareketi yaptı. Uykudan yeni uyanmış halimle nasıl göründüğümü hayal etmek bile istemiyordum ama Erdem hafif şiş gölzeri ve birbirine karışmış saçlarıyla bile kusursuz duruyordu. Bu duruma biraz gıcık olmaya başlamıştım. "Kaç saat?"

"Üç. Bazen dört." Erdem'in gözleri irileşirken bu dramayı yaşamak istemediğim için gözlerimi devirdim.

"Üç? Günde üç saat mi uyuyorsun? Bunun normal olduğunu mu düşünüyorsun." Sinirle nefes verip odadan çıkmak için arkamı döndüm.

"Başka nasıl yeteri kadar ders çalışabilirim, sayın sağlıklı yaşam gurusu?" Kapıyı açıp çıkacakken Erdem kolunu omzumun üstünden geçirdi ve eliyle kapıyı açmamı engelledi. "Beni sinirlendiriyorsun."

"Sen de beni." Cevap verdiğinde arkamı döndüm ve gözlerine baktım.

"Yoksa beni cezalandıracak mısın?" Konuştuktan sonra gülmemek için yanağımın içini ısırmak zorunda kalmıştım ama Erdem kendini tutamayıp kahkaha attı.

Rebel | Daddy IssuesWhere stories live. Discover now