7

16.6K 656 697
                                    

Çağan Erdem Arslan:


İyi okumalarrrr
***

...İnsan ona bu kadar yakın dururken bile kendini şanslı sayıyordu.

Bu yüzden dudaklarımı -tekrar- dudaklarına bastırdım.

Bana tepki veremeyecek kadar kısa süre sonra çekilip yüzümde bir gülümsemeyle arabadan aşağı zıpladım. Kapıyı kapatırken Erdem'in aşırı şaşkın yüzünü görebiliyordum.

"Görüşürüz." Dudağımdaki gülümsemeyi koruyup kapıyı kapattım ve saçlarımı savurup tamircinin içine ilerledim.
***

Erdem'i öpmemin üstünden iki gün geçmişti ve ben bunun hakkında konuşmayı durduramıyordum.

"Sen ne zamandan beri böyle birisin?" Beyza ağzını kapatamadan konuştuğunda omuz silktim.

"Aşırı yakışıklı değil mi?" Dudaklarını büzüp başıyla onayladı. "Dedim ki ne olacak yani, bu zamana kadar görmemişim bundan sonra nerede göreceğim. Öp gitsin." Beyza gülerek başını iki yana salladı.

"Kafayı yemişsin."

"Beyza." Tarih hocamız kitabını bizi susturmak amacıyla Beyza'nın önüne koyduğunda o da boğazını temizleyip okumaya başladı.
***

"Nereye?" Vişneli dudak nemlendiricimi sürerken sordum.

"Muayeneye gitmem lazım."

"Ne muay-"

"Göz. Miyobum ilerledi." Beyza sözümü kesip konuştuğunda şeytani olduğunu düşündüğüm bir gülümsemeyle ona baktım. Anlamamış gibi kaşlarını çattıç

"Kim göz doktoru biliyor musun?"

"Şaka yapıyorsun." Başımı iki yana salladım.

"Alakası yok." Beyza gözlerini kıstı.

"Adamı daha dün öpüp kaçmışsın. Şimdi yine mi görmek istiyorsun?" Başımı olumlu anlamda salladım.

"Çok yakışıklı değil mi?" Beyza durup yüzüme baktı ve teslim oluyormuş gibi başını aşağı-yukarı salladı.

"Çok yakışıklı. Yine de, sadist."
***

Monitörde Beyza'nın adını gördüğümüz anda ikimiz de ayağa kalkıp tıpış tıpış odaya doğru yürüdük. Sıraya girmeden önce özellikle doktor adı belirtmiştik bu yüzden direkt Erdem'e yönlendirilmiştik.

Ben elimdeki sıcak kahveyi dökmemeye çalışırken Beyza çoktan kapıyı çalıp içeri girmişti. Kısa ve hızlı adımlarla ilerleyip aralık kapıdan kafamı uzattım. Erdem kaşları hafif çatık bir şekilde Beyza'ya gülümseyerek bakarken kapıdan beni görmesiyle şok olarak gözlerini irileştirdi.

Muayneye de mi gelemeyecektim yani?

"Merhaba." Beyza konuştuğunda Erdem de gözlerini benim üstümden çekip Beyza'ya döndü. Ellerim titrediği için birkaç damla sıcak kahve elime dökülmüştü ama bununla başa çıkabilirdim. "Gözlük değiştirecektim de, miyobum ilerledi sanırım." Erdem başıyla onaylayıp eliyle muayene koltuğuny işaret ettiğinde Beyza oraya giderken ben de yanlarına yaklaştım.

İyice arsız biri olmuştum.

Normalde böyle biri değildim ama stresle birleşen hormonlarım bu kadar yakışıklo birine karşı koyamıyordu. Ya da belki normalde de böyleyimdir.

Erdem Beyza'nın kimliğiyle bilgisayarından bir şeylere bakarken kahvemden bir yudum aldım. Erdem özellikle bana bakmamaya çalışıyor gibiydi ya da ben her şeyi üstüme alınıyordum, emin değildim.

Rebel | Daddy IssuesDove le storie prendono vita. Scoprilo ora