DÖNÜM NOKTASI (+18)

16.Bölüm: Kırgınlıklar

🕊

Bende salak gibi gitmişim nikah tarihimizi almışım.

Arda'nın odadan çıkmadan önce kurduğu son cümle bu olmuştu.

Sonrasında ise odada beni gözyaşlarımla yalnız bırakmıştı.

Arda'nın odadan çıkmasıyla Deniz gelmiş ve bana neler olduğunu sorsada cevap vermemiştim.

Bir süre sonra odada beni yalnız bırakmıştı. Ben ise yatağın dibine çökmüş gözyaşlarımı akıtmıştım.

Kapının tıklatılmasıyla burnumu çektim ve "Gel." dedim.

Deniz içeri girdiğinde göz göze geldik ve olumsuz anlamda başını salladı. "Hâlâ ağlıyor musun? Fazla sinirliydi abim, emin ol gelince her şey eskisi gibi olacaktır."

"Olmaz," dedim burnumu çektikten sonra. "Aramızdakileri sorgulayalım, dedi bana."

Yanıma gelerek sarıldı bana. "Şş," diye fısıldadı. "Üzme kendini. Emin ol gelecek ve her şey eskisi gibi olacak."

Kollarımı beline sardım. "Pamuk şeker aldım sana," dedi ve devam etti. "Hani sözüm vardı ya sana."

"Pembe mi?"

"Hem pembe hem beyaz. Hadi gel yiyelim."

Beraber ayağa kalktığımızda banyoda hızla yüzümü yıkadım ve Deniz'le birlikte salona indim.

Salonda otururken koltuğa yaklaşık on tane pamuk şekeri bıraktı. Pembe paketli olanlardan açtığımda o da beyaz olanlardan almış açıyordu.

Pamuk şekerimi yerken dudaklarımında bulaştığını hissediyordum ama umursamadım.

"E hadi anlat bakalım," dedi Deniz. "Ne oldu da abim bu kadar sinirlendi?"

"Okulda bir çocuk vardı," dedim. "Adı Ömer. Beni rahatsız ediyordu seviyorum falan diyordu ama Deniz sevgi falan değil onun ki. Takıntı. İki yıla yakındır sevdiğini söylüyordu bana hep reddettim onu. Bir, iki ay önce tekrar geldi, Ali yanımdaydı Arda'ya bir şey söylememesini istedim. Gereksiz bir detaydı çünkü," derin bir nefes aldım. "Bugün yine okulda durdurdu beni. Arda gelmiş okula. Ona denk geldi ve Arda konuştuklarımızı duymuş olmalı ki Ömer'e yumruk attıktan sonra sinirli bir şekilde eve geldik. Beni dinlemedi bile doğru dürüst. Aramızda geçenleri sorgulamamız gerektiğini söyledi ve gitti."

"Kötü olmuş," dedi Deniz.

"Bir de," dediğimde devamını istercesine konuştu. "Bir de?"

"Bir de nikah tarihi almış. Salak gibi nikah tarihi aldım, dedi." dediğimde hıçkırıklarımı daha fazla tutamamıştım.

Elini sırtıma koydu ve sıvazladı. "Merak etme düzelecektir aranız."

Bitmiş pamuk şeker çubuğunu poşetine koyarak koltuğa koydum.

Başımı dizlerime koymuş ağlamaya devam ederken kapının açılma sesiyle bakışlarım kapıyı buldu. Arda gelmişti.