34.Bölüm: Doğum Günü

4.4K 314 220
                                    

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

🕊

Sonunda işlerimi bitirmiştim. Bülent Bey'in gelmesi ve onu eve davet etmekte biraz zihnimi bulandırmıştı ama sonunda sevdiklerime kavuşmanın vaktiydi.

Kocama ve oğluma gitmek istiyordum. Çok özlemiştim onları.

Masanın köşesinde duran çantamı ve masadaki telefonumu elime alarak yerimden kalktım.

Odayı son kez kontrol ederek odadan çıktım ve arabada beni bekleyen Ali'yi daha fazla bekletmemek adına hızlı adımlarla arabaya bindim.

Ara sıra yaptığımız sohbetlerle yolu bitirmiştik.

Arabadan inip eve bakıp hızlıca ilerlemeye başladım.

Oğlumu görmeliydim artık. Birkaç saatte burnumda tütmüştü.

Çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı açtım ve içeri girdim. Melike abla mutfaktan çıkarken "Hoş geldin kızım." demişti.

"Hoş buldum abla."

"Seninkiler odada," dedi ve mutfağa geri döndü.

Bende ardından merdivenleri teker teker çıkarak üst kata ulaştığımda beklemeden odama doğru ilerlemeye başladım.

Odanın kapısını açtığımda burada olmamalarıyla şaşırdım. Neredeydiler?

Çantamı yatağın üstüne bıraktıktan sonra telefonuma gelen mesajla telefonuma baktım.

Gönderen: Sevgilim. ❤️
Aşağıdayız. Salonda.

Kıyafet odasına girerek oradaki kapıyı açtım ve merdivenleri inmeye başladım.

Salona girdiğimde bir koluyla desteklediği oğlumuzla bana bakıyordu. Diğer elinde ise küçük uğur böcekli bir pasta.

Pastanın üstünde bir tane mum vardı. "İyi ki doğdun güzel karım," dedi ve bana doğru bir adım attı. Gözlerim nemlenmeye başlamıştı. "İyi ki doğdun oğlumun güzel annesi."

Yanıma geldiklerinde pastayı uzattı. "Hadi dilek tut ve üfle."

Gözlerimi kapadım ve oğlumla kocamla geçireceğim güzel yıllar diledim.

Gözlerimi araladım ve muma üfledim.

Milas Ege dikkatle muma ve bana bakıyordu. Minik bebeğim neler olduğunu bilmiyordu tabi. Arda eğilerek pastayı köşeye bıraktıktan sonra kolunu araladığında beklemeden kollarının arasına girdim ve aynı anda hem oğluma hem de kocama sarılmış oldum.

"Bizim uğurumuz olduğun için sana uğur böcekli pasta alalım dedik oğlumla."

"Teşekkür ederim," diye mırıldandım titreyen sesimle. "Ben unutmuştum doğum günüm olduğunu."

"Eh bende biraz unutmanı sağlamış olabilirim," dediğinde göğsündeki başımı kaldırıp yüzüne baktım sorgularca. "Şirketteki işleri bilerek biriktirmiş olabilirim."

Hafifçe kıkırdadım ve uzanıp yanağından öptüm. "Çok seviyorum seni."

Oğluma eğilerek onunda yanağından hafifçe öptüm. "Seni de çok seviyorum küçük adamım."

"Biz de seni çok seviyoruz," dedi ve Arda ve saçlarımın arasından öptü.

"Aslında daha güzel bir şekilde kutlamak isterdim doğum gününü ama hem oğlumuz çok küçük hem de bu aralar biraz daha sessizliğe ihtiyacımız var diye düşünüyorum." dedi.

DÖNÜM NOKTASI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin