29.Bölüm: Bebek Odası

6.1K 392 255
                                    

🕊

Bir ay sonra..

Tatilden geleli bir buçuk hafta kadar olmuştu.

Oğlum yaklaşık altı buçuk aylık olmuştu. Yani yirmi altı haftalıktı.

Vücudumda sadece karnım büyümüştü. Sanırım bu benim yararımaydı.

Gökdeniz Bey sağ olsun her randevuda güzelce bizimle ilgileniyor ve oğlumuzun sağlıklı olduğunu söylüyordu.

Şu an ise işteydim. Masamda oturmuş biraz önce yanımdan ayrılan hastamla ilgili notlarımı alıyordum.

Karnıma gelen ufak tekmelerle karnımı okşadım. "Oğlum.. İlgisiz mi kaldın annecim birkaç saatte? O yüzden mi dikkatimi çekmeye çalışıyorsun?"

Tekrardan gelen tekmeyle kıkırdadım. "Az kaldı annecim. İşimi bitiriyim, eve gidelim. Bol bol seninle ilgileneceğim bebeğim."

Son birkaç notu daha alıp masamın üstünü topladım.

Masadan kalkarak uyuşmuş bedenimi gevşettim.

Bugün bebeğimin odası gelecek ve Arda'yla birlikte düzenleyeceğiz.

Daha fazla kendimi yormamayı düşünerekten çantamı elime aldım ve son kez masamı kontrol ettikten sonra odadan çıktım.

Klinikten çıkmadan birkaç kişinin işle ilgili sorularıyla ilgilenmiştim.

Klinikten çıktığım gibi arabaya yaslanmış elindeki telefona bakan Ali'yi gördüm.

Ona doğru ilerlemeye başladığımda bakışlarını telefondan kaldırıp bana baktı. Hafif tebessüm etti. "Naber yenge?"

"İyi Ali," dedim ve bende onun gibi tebessüm ettim. "Senden naber?"

"Bende iyiyim," dedi ve arka kapıyı açtı.

Arka koltuğa bindiğimde o da ön yolcu koltuğuna bindi ve arabayı süren başka bir korumayla yola çıktık.

Yaklaşık yarım saat süren yolda ufak tefek sohbetler haricinde konuşmamıştık.

Araba evin bahçesinde durduğunda Ali'nin kapımı açmasını beklemeden ben açıp indim.

Eve doğru yürürken aklıma gelen limonatayla dudaklarımı yaladım.

Melike abladan limonata yapmasını rica etmeliydim.

Kapının önüne gelip zile bastım. Birkaç saniye içinde kapıyı Melike abla açmıştı.

"Gel kızım," dedi ve kapıdan çekildi. "Durma çok fazla ayakta."

"Melike abla," dedim ve kapının girişindeki pufa oturdum. "Bana limonata yapar mısın?"

Gülümsedi. "Yaparım tabi. Hem yemekte yarım saate hazır olur."

"Tamam o zaman," dedim ve oturduğum puftan ayakkabılarımı çıkardığım için kalktım. "Ben üstümü değişip geleyim."

Beni onayladığında o mutfağa bende odama gitmek için merdivenlere yönelmiştim.

Merdivenleri yavaşça çıktığımda tam odama girecekken yan odadan gelen seslerle oraya giderek kapıyı açtım.

Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken dolmasına da engel olamamıştım.

Sabah bomboş olan oda şimdi ise Arda'yla birlikte seçtiğimiz mobilyalarla düzenlenmişti.

DÖNÜM NOKTASI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin