DÖNÜM NOKTASI (+18)

4.Bölüm: Alışveriş

Selam! Biz geldik! Normalde vote sınırı dolmadığında atmayacaktım bölümü ama yılbaşına giriyoruz ve bölümü hep soranlar için atmak istedim.  🖤 
20 vote 30 yoruma yeni bölüm gelir. Çok fazla hayalet okuyucu var. Lütfen kendinizi belli edin.
İyi okumalar.💜

🕊

Beni korumak için mi? Ne alaka? Ben kimseye bir şey yapmamıştım ki? Acaba adamlar mı beni geri almak istiyordu?

Arda'ya beni geri yolla desemde ben geri gitmek istemiyordum. Yollar mıydı beni geri? Yollamazdı değil mi? Yok ya yollamazdı. Umarım.

İki saat boyunca kapının dibinde oturup düşüncelerimle boğuşmuştum. Yaklaşık bir saat önce bahçeden gelen araba sesiyle Arda'nın gittiğini anlamıştım.

Oturduğum yerden kalkıp yarın için geleceğimi bildiren bir mesajı İmge'ye attım.

Yavaş adımlarla odadan çıkıp banyoya ilerledim. Yüzümü güzelce yıkadıktan sonra odaya geri dönmüştüm.

Üstüme siyah bir tayt ve beyaz bir tişört giyerek yüzüme hafif makyaj yaptım.

Saçlarımı da at kuyruğu yaptığımda gayet iyi görünüyordum.

Merdivenlerden inerek bahçeye yöneldim.

Ali beni gördüğünde bana doğru yönelmişti. "Bir şey mi istedin yenge?"

Olumlu anlamda başımı salladım. "Top aldırır mısın? Ama sert olsun."

Sorgularca bana bakıyordu. "Topu ne yapacaksın yenge?"

"O kadar adamsınız," diye mırıldandım. "Maç yaparız, sıkıldım."

Gülmemek için dudaklarını ısırdığında bakışlarını kaçırdı. "Arda abi duyarsa hepimizi top yapar."

Omuz silktim. "Bir şey olmaz."

Bu sefer gülümsemesini tutmadan başıyla onayladı beni.

O birine söylemeye giderken bende aç midemi doyurmak için mutfağa yöneldim.

Melike abla her zamanki gibi mutfakla uğraşıyordu. "Kolay gelsin Melike abla."

Gülümseyerek bana döndü. "Sağol kızım, bir şey mi istedin?"

Olumlu anlamda başımı salladım. "Acıktımda, bir şeyler atıştıracaktım."

Tebessüm edip bakışlarını bana çevirdi. "Yeni makarna yapmıştım. Yer misin?"

"Olur," diye mırıldanıp biraz makarna koyduğum tabağı mutfaktaki masaya bırakarak makarnamı yemeğe başladım.

"Top geldi," diyerek mutfağa giren Ali'ye dönmüştü bakışlarımız.

"Geliyorum," diye mırıldandım.

"Topu ne yapacaksınız?" diye soran Melike abla sayesinde Ali ve ben gülmüştük.

"Top oynayacağız," diyerek omuz silktim.

Biz mutfaktan çıkarken arkamızdan seslenen Melike abla tekrardan gülmemizi sağlamıştı. "Deli kız seni, çocukları da kendine benzeticen."

"Pek çocuğa benzemiyorlar," diye bağırışımı duymuş olmalı ki kahkahası doldurdu kulaklarımızı.

Bahçeye çıktığımızda bana bakmayan korumalara bir göz gezdirdim. "Adam mı yiyorum? Bana niye bakmıyorsunuz?"