22. Bölüm: "Sevgilim"

53.6K 2.9K 1.1K
                                    

Scarlett Rose; Dark Times

Burak Bulut; Kara Bahtım

🕯️

O gün Karagözden kaçtıktan sonra bir daha Ali'yi göremeyeceğimi biliyordum. Çünkü ben Karagözden ölü olarak çıkmıştım ve herkes gibi Ali'de benim ölmüş olduğumu sanacaktı. Oysa ki Ali, karşımda durmuş bana ela gözlerinin içi gülümseyerek bakıyordu.

Gözlerim irice açıldı ve şaşkınlıkla Ali'ye baktım. Uzun süredir yüzümde mutsuzluk haricinde bir ifade belirdi.

Ali'yle bir yıl önce Karagöz de tanışmıştık. Ama sanki uzun yıllardır hayatımdaymış, hep birlikteymişiz gibiydi. O yüzden ondan ayrı kalmak hiçbir zaman istememiştim. Onu bir daha asla göremeyeceğimi sanmıştım. Ama şimdi Ali tam karşımda durmuş bana bakıyordu işte.

Göz bebeklerim titredi. Bakışlarım hemen yanımda olan Talha'ya kaydı ve kaşlarımı kaldırarak, "O gerçekten burada mı?" Diye sordum.

Ağır ağır, başını aşağıya yukarıya doğru salladı. Gözlerimi tekrar Ali'ye çevirmeden önce sertçe yutkundum. Ali'yle bakışlarımız çarpıştığın da yüzünde ki gülümsemeyi silmeden kollarını iki yana doğru açtı. Önce açtığı kollarına ardından tekrar bana baktığı gözlerine baktım.

Bir an bile düşünmeden Ali'nin benim için açtığı kollarına doğru koştum ve kollarının arasına girdim. Ben sıkıca beline sarıldığım da oda kollarını sıkıca sırtıma doladı.

"Ali," Dedim özlem dolu bir sesle ona sıkıca sarılırken.

"Cadı..." Bir eli kısa saçlarıma çıktı ve kısa saçlarıma dokundu. "...özledin mi beni?"

"Çok," o harfini uzatarak konuşmuş, yanağımı göğsüne bastırmıştım. Bir süre kollarının arasında durup ona olan özlemimi giderdim.

En sonunda kollarından geri çıkıp ona baktım. Çeneme kadar uzanan ve dengesiz bir şekilde kesilen saçlarıma baktı. Yüzünde ki gülümsemeyi bozmamaya çalışarak konuştu. "Kısa saç yakışmış..." Sessiz kaldım ve öylece gözlerine bakmaya devam ettim. Benim buruk sessizliğim onunda yüzünde ki gülümsemeyi sildi. Sertçe yutkundu ve ela gözlerini kaplayan bir hüzünle bana baktı. "...öldüğünü sanmıştım."

Suçlulukla gözlerine baktım. "Üzgünüm, bazı şeyleri sana anlatmak isterdim ama seninde başının belaya girmesini istemedim."

"Sorun değil. Yaşıyorsun ya bu bana yeter."

Ali tekrar beni kollarının arasına çekip özlemle sarılınca aynı şekilde karşılık verdim. Bizim özlem dolu sarılmamızı bölen şey arkamızda kalan Talha'nın öksürük sesiydi. Yavaşça Ali'nin kollarından çıktım. Bakışlarım Talhaya döndüğünde onu, ellerini kot pantolonunun cebine sıkıştırmış bizi izlerken gördüm.

Talha'nın biriyle buluşacağız dediği kişi Aliymiş.

Minnetle Talha'ya bakıp içten bir şekilde gülümsedim. "Teşekkür ederim."

Talha'nın gözleri dudaklarımda beliren gülümsemeye düştü. Mavi hareleri dalgın bir ifadeyle gülüşümü izledi. En sonunda bakışlarını dudaklarımda ki gülümsemeden çektiğinde, "Hotele gidelim orada özlem gidermeye devam edersiniz, burada böylece durmayalım, dikkat çekeriz." Dedi.

MAHKUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin