7.Bölüm: ''Ortadaki Sıçanlar''

18.8K 3K 6K
                                    

Keyifli okumalar. Oy ve yorumlar bizimle olsun. 🤜🏻

 🤜🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

7.Bölüm: ''Ortadaki Sıçanlar''

Yekta ve Buse ayrıldılar. Eve gidince helva kavuracağım.

Aslında beklenmedik bir durum olmadığını iddia etmek biraz salaklık olurdu zira kabak gibi ortadaydı her şey ve sonuçtan kaçamamışlardı.

Ee Cenk de bana çıkma teklifi etti, o ne olacak?

''Çıkma teklifi mi etti?'' diye yüzünü ekşitti Yekta gözlerime bakarken. ''Nereye çıkıyorsunuz? Yani çıkma teklifi ne?''

Dudağımın kenarını kıvırdım. ''En son lisede biri etmişti, bu geleneğe ayak uydurmak tuhaf.''

''Sadece bir kişi mi etti?'' diye sordu sessizce. Bakışlarını kaçırdı. ''Fazla salaklarmış.''

''Anlamadım?!'' diye kaldırdım kaşlarımı. Bal gibi de anladım ama bazen salağa yatmak gerekirdi.

''Yok önemli bir şey değil,'' dediğinde dudaklarını sertçe birbirine bastırdı ve çekimser bir şekilde sol gözünü kısarak, ''Peki sen ne cevap vereceksin?'' diye sordu. ''Bana söylemek istersen tabii, arkadaşız ya o yüzden.''

''Bilmem,'' dedim gözlerimi ondan ayırdığımda. ''Cenk'e karşı bir şey hissetmiyorum ki.''

''Sahi mi?''

''He.''

''İyi,'' diye gülümsedi gözlerine takılırken ve bunu hemen toparladı. Ciddiyete büründü. ''Bir şey hissetmemenden dolayı değil, sevmediğin birine karşı verecek bir cevabının olması iyi. Bu kolaylık sağlar.''

''Ben teklifini kabul etmeyeceğim demedim ama?'' dedim ok gibi bir sesle.

Mal gibi kaldı.

Elbette kabul etmeyecektim çünkü ben Yekta'yı seviyordum ve sırf saçma sapan bir karışıklık oluşturmak için Cenk'e gidip evet demeyecektim. Ne onun hisleriyle oynayacaktım ne de kendimi oyalayacaktım. Allah'a şükür beynimiz vardı.

''Anladım,'' demek zorunda kaldı.

Ay ben böyle olunca da üzülüyorum sana ne yapayım... Neyse kuyrukları dik tutup topu onun üzerine tekrar paslayalım Gonca kızım.

''Siz niye ayrıldınız ki?'' diye sordum üzülmüş numarası yaparak, içimden Mehter Marşı çaldığımı bilmesen de olur. ''Daha yeni doğum gününü kutlamıştınız halbuki.''

''Öyle gerekti,'' dedi düz bir sesle. ''Anlaşamamaya başladık.''

''Neyse hayırlısı olsun.''

Sessiz kaldığında vedalaştık. Birkaç ders sonra Gülbade ile okuldan çıkıp durağa doğru yürümeye başladığımızda, ''Ben ne dedim sana?'' diye sordu telefonundaki saati kontrol ederken. ''Bunlar ayrılır dedim mi demedim mi?''

GÜNDÜZ GÜNCELERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin