►Plan K: Sarhoş Bücür◄

11.1K 944 371
                                    

Chanyeol inadına yapar gibi tekrar Baekhyun'un dudaklarına uzandığında Baekhyun onu sertçe itti. Chanyeol'u takmadan annesinin yanındaki çocuğa odaklandı. 

Jungyong'u en son Daehyun'un cenazesinde görebilmişti o zamandan beri ne o yanına gelmişti ne de Baekhyun ona gitmişti. Ne zaman Jungyong'a baksa aklına Daehyun geliyordu, şimdi dahi oturup ağlamak dışında bir şey istemiyordu.

 Aynı şey Chanyeol için de geçerliydi. Şu an oturup ağlamak istiyordu, odada dikilen tanımadığı adamın az çok kim olduğunu çıkarabiliyordu çünkü Baekhyun'un odasındaki resimlerde olan çocuğa çok benziyordu. Ve Baekhyun'un aniden kendisini umursamadan ona gitmesi Chanyeol'un canını fazlasıyla yakmıştı. 

Bayan Byun gülümseyerek Baekhyun'u Jungyong'a iteklediğinde odadaki kimse Chanyeol'u takıyor gibi görünmüyordu. 

"Söz vermiştin" Jungyong sessizliği bozarak söylediğinde Chanyeol'un kaşları çatıldı. 

"Abimden sonra kimse olmayacaktı" Chanyeol Baekhyun'un cevabından korkuyordu ama aynı zamanda ona güveniyordu da. Baekhyun açıkça ondan hoşlandığını itiraf etmişti değil mi?

"B-ben.." Baekhyun mırıldandığında Jungyong kaşlarını kaldırdı. 

"Z-zaten yok" Chanyeol bunu duymamayı tercih ederdi.

"O kim?" Baekhyun Jungyong'un işareti üzerine gözlerini Chanyeol'un üzerinde gezdirdi ardından tekrar önüne döndü.

"Sadece biri" Chanyeol için kesinlikle bu kadarı yeterdi. Bayan Byun'a eğildikten sonra sertçe kapıyı çarparak evden çıktı. 

Gerçekten bunu nasıl tarif etmesi gerektiğini bilmiyordu, kendini aptal gibi hissediyordu. Kesinlikle Baekhyun'a kızmayacaktı. En başından beri umut etmesi aptalca değil miydi zaten? Baekhyun her zaman Daehyun'u sevecekti. 

"Aynı şeyi yapıyorsun" Jungyong başını olumsuz anlamda sallarken Baekhyun annesinin umutsuz ifadesine baktı. 

"Kim seninle olmak istese onun sana olan güvenini yok ediyorsun!"Jungyong Baekhyun'un annesinin özel isteği için gelmişti. Hiçbir zaman Baekhyun'u abisinin ölümünden sorumlu tutan biri değildi ve artık kısa olanın mutlu bir hayat yaşamasını istiyordu. 

Jungyong sinirle Baekhyun'un odasına ilerlerken Baekhyun da onun peşinden koştu. 

"Artık kurtul şunlardan!" Jungyong duvardaki resimler söküp yere atarken Baekhyun panikle onu durdurmaya çalışıyordu. Annesi Baekhyun'un ağladığı için sarsılan bedenini sıkıca tuttuğunda Jungyong da durdu. 

"Abim seni aldattı. Senin yüzünden ölmedi, o gün bile başka biriyle randevusu vardı. Artık onu bırak." Jungyong odadan çıkmadan önce söyledi. Sadece bu kadarına dayanabilirdi.

Baekhyun annesiyle beraber yere çökerken omuzları sarsılıyordu. Biliyordu, sadece gerçeklerden kaçmak bir savunma yöntemiydi. Odasının duvarlarına göz gezdirdi. Fotoğrafların yarısı olmasa da bu Baekhyun'a eksik hissettirmiyordu ve emindi ki hepsini sökse bu ona özgür hissettirecekti. 

"Hayatım ne kadar üzüldüğünü biliyorum ama Chanyeol'un canını yaktığını farkında mısın?" Bayan Byun'un sesi Baekhyun'un kendine gelmesini sağlamıştı. 

Her zamanki gibi Chanyeol'u umursamamıştı ve onun gözlerine bakarak sen sıradan birisin demişti. Bu sefer Baekhyun kendini affettiremeyeceğinin farkındaydı. Tekrar hayatında değer verdiği birini daha kaybetmişti.

"A-anne..." Baekhyun annesine sarılırken Bayan Byun oğlunun sırtını okşadı. 

"Sorun yok, seni affedecektir" Baekhyun kafasıyla onaylamazken gözlerini yumdu. Gerçekten, kendinden bile bıkmıştı. 

Plan:404 Not FoundHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin