4✨

2.5K 276 317
                                    

Anna, koşar adımlarla sınıfa ilerlerken bir yandan da kol saatine bakıyordu. Geç kalmıştı. Ders çoktan başlamış olmalıydı. Profesör Kwak, sevecen bir adamdı ama geç kalınmasından hoşlanmazdı.

Kulüp kapısının önünde, kapıyı kilitleyen Profesör'ü fark etti. Yanına yetişti.

"Kusura bakmayın hocam, geç kaldım! Dersim uzadı, çok üzgünüm."

"Sorun değil, Jeon Anna. Aslında, gelmene şaşırdım çünkü kızlardan hiçbiri yok. Hepsi, kimya mühendisliği öğrencilerinin düzenlediği kampa gitmişler. Sanırım ikş hafta ders olmayacak, gelmene gerek yok."

Boşuna acele ettiği ve koşuşturduğu için şansına sövdü, Anna. Fakat, anlamadığı bir mevzu vardı ki, neden herkes kampa gitmişti ki? Kızları az çok tanırdı. Onlar, bu tip gezilerle ilgilenmezlerdi.

Profesör'e saygı selamı verip oradan ayrıldı, Anna. Bugün, başka dersi yoktu. Kampüsün çıkışına doğru ilerlerken, Felix ile Seungmin'i fark etti kenarda. Seungmin, telefondaydı. Bir an için, şu kamp işini sormayı düşündü, Anna. Onlara yaklaştı, ama tereddüttleri yüzünden vazgeçip geri döndü. Gitmek üzere bir adım atmıştı ki, Seungmin'in konuşmasına duyunca durdu.

"Merak etme, hyung. Afişleri hallettik. Çok gerçekçi oldular, kimse anlamaz. Herkes, bunun gerçek bir kamp tatili olduğunu düşünecektir. Kızların hesaplarında paylaşım yapmaya devam ettiğimiz sürece şüphelenecek bir şey kalmaz."

Gözleri kocaman açılan Anna, zorlukla yutkundu. Tehlikeli bir şeyler vardı.

"Tek sıkıntı; mobese kameralar. Hera ve Sue'nin evinin oralardaki kameraları unutmuşuz. Lu Yin'in kaldığı sitenin de güvenlik görüntülerini hala alamadık. Felix ile sahte bir gazeteci kimliği çıkaracağız bugün, yarın ilk iş de görüntüleri alacağız. Aksi takdirde vermiyorlar."

Duydukları ile şoktan şoka giren Anna, hızla oradan uzaklaştı. Minibüs durağına ilerlerken, çantasını karıştırıyordu. Sonunda, aradığını bulmuş, minibüse binerken çıkarmıştı çantasından. Koltuklardan birine geçtiğinde, kartı inceliyordu. Bundan birkaç hafta önce, bir proje için kendisine gazeteci kimliği çıkartmıştı Anna. Sadece ödev araştırması içindi, bir resmiyeti yoktu. Ama, görüntülere ulaşmak için kullanabilirdi.

Beş kızın da aynı anda kampa gitmeleri zaten yeterince inanılmaz iken, bir de Seungmin'in söyledikleri ile, iyice kafası allak bullak olmuştu Anna'nın. Onlardan önce ulaşmalıydı görüntülere. Eğer, kulüpteki kızlar esir tutuluyorsa, bir sonraki kişi; kendisiydi.

Sıra ona gelmeden, kızları kurtarmalıydı. Tabii kendisini de.

Hera ve Sue'nin oturduğu mahallenin kameralarının bağlı olduğu büroya geldi. Araştırmacı-gazeteci kimliğini göstererek görüntüleri inceleme izni istemişti fakat umduğu kadar kolay olmadı işler.

"Genç hanım, öyle her gelene görüntüleri vereceğimizi mi düşünüyorsun? Bu kimliğin bir geçerliliği yok, izinli belgeler ile gelmen lazım. Hadi git, beni meşgul etme."

"Efendim, anlamıyorsunuz! Çok önemli! Birilerinin hayatı tehlikede olabilir."

Adam, sinirlenmişti.
"Dediğin kadar önemli olsaydı izin belgen olurdu! Uğraştırma beni, velet! Git işine."

Çaresizlikle omuzlarını düşürdü Anna. Böyle pes edemezdi ki. Bundan sonra rahat rahat yaşayabilecek miydi?

Kafasını kaldırıp, kolonda asılı olan kameraya baktı. Kocaman harflerle, markası, şirket adı ve seri numarası yazıyordu. Çaktırmadan adama bir bakış attı, adamın fark etmediği anda hemen fotoğrafını çekti, kameranın. Oradan ayrıldı. Bir an önce eve gidip, bu şirketin kameralarına erişmeliydi. Bu, onun gibi bir hacker için oldukça basit bir işlemdi. Sadece... Fazla zamanı yoktu.

Flare | Stray Kids Where stories live. Discover now