19

1.1K 92 19
                                    

"Görmeye hazırmısın!"diye Daisy kulağımın dibinde bağırdı.Usulca itaat ederek başımı salladım.Lanet olası saçlarımı biraz kesmiş şekil vermiş ve ombre yapmak istemişti.Bende dünyanın en salak insanı olduğum için izin vermiştim(!) Ama şu an kendimi görmekden acayip korkuyordum.Daha önce saçlarımı hiç boyamamıştım ve düşünmemiştim.

"Aman Tanrım!!"diyerek havludan ayırdığı yeni boyalı saçlarıma baktı.Aynanın önünde durduğu için kendimi göremiyordum.

"Bu ne Aman Tanrım mı? Aman Tanrım Çok Güzel mi? Aman Tanrım Çok Berbat mı? Aman Tanrım lütfen Çok berbat olmasın"diye endişeyle gözlerimi kırptım.Oda karşılık olarak gözlerini devirdi.

"Bugünki Aman Tanrım kotanı doldurdun.Ve evet bu Aman Tanrım Çok Güzel Olmuş!"diyerek beni aynaya çevirdi.

Bir süre aynadaki aksimle ifadesizce bakıştık.Hafif kısaltılıp şekillendirilmiş,dibinden kahverengi olarak başlayıp uca doğru bal rengine dönmüş saçlarıma iyice baktım.Şaşırtıcıydı ama bu iyi gibiydi.İyi görünüyordu.

"Beğendin mi?"diye sordu Daisy heyecanla."Fena değil "dedim egosunu şişirmemek ve bana baska şeyler yapmaması için.Tekrar gözlerini devirip makası eline alınca yutkundum.Pekala annesinin güzellik merkezinin olması onuda bu işlerde bu kadar usta yapmazdı.Değil mi?

"Sana perçem yapacağım.Kahkül isterdim ama o çok lise 1 tarzı"diyerek lise ilk sınıftaki kahküllerimle dalga geçti.Sonra makas ile ustaca perçemlerimi kesti.Sonunda geri cekilip eserine gururla baktı.

"Eğer Luke seni böyle görseydi..."

"Ne Luke beni nede ben Luke u görmicem Daisy.Bunu artık kesebilirmisin?"dedim sandalyeden sinirle kalkıp.Sürekli ondan bahsedip duruyordu.Benim Luke u görme isteğimi tetikliyordu.

Onu tam 3 haftadır görmemiştim!

Her gün onunla uyanmaya alışmışken birden onu bu kadar uzun süre görmemek can sıkıcıydı.Ama unutmaya çalışıyordum.Tabi Daisy izin verdiğince!

"Üzgünüm ama eğer seni görseydi beğenirdi kızım.Ara onu!"diye eklemeyide unutmadı.Gözlerimi devirdim."Eski patronumu aramak istemiyorum.Bir nedenimde yok zaten."diyerek yeni saçlarımı kurutmaya başladım.Kuruttukca daha güzel görünüyordu.Gerçekdende Luke beni böyle görseydi...Ahh lanet olsun Daisy McDonald!

Saçlarımı kururtukdan sonra telefonumu elime aldım ve Daisy nin aynı anda ağzını açması bir oldu"Ne o yine Luke un sosyal hesaplarını mı kontrol edeceksin?'

"Hayır tabiki!"diyerek sinirle telefonu masanın üzerine geri bırakmadan önce tamda Luke un facebook hesabını kontrol etmek üzereydim.Onun benim yaptıklarımı görmemesi için engellemiştim.Ama onun paylaşımlarından haberdar olmak içinde bir kız ismi ile hesap açıp arkadaş olarak eklemiştim.Neden tanımadığı bir kızı eklemiştiki? Tamam o bendim.Ama bu onu bilmiyordu!

Biraz sonra Daisy odasına gidince telefonumu tekrar elime aldım ve bu seferde twitter hesabına baktım.En son baktığımdan beri 3 tweet atmıştı.Bunlardan biri 'Calum un salaklığı' konulu bir diğeri nirvana hakkındaydı.Dikkatimi en çok çeken tweet ise 1 saat 26 dakika ònce atılmıştı.
"Öyle güzel gülüyor ki!"

Resmen bir kız için atılmıştı.Fazla oetadaydı işte.Kimdi peki bu kız? Yeni mi tanışmışlardı? Yoksa Maddy ile barışmışlarmıydı?

Telefonu sinirle yere fırlatıp başımı ellerimin arasına alıp sıktım.Lanet olası Hemmings in umurunda değildim!! Ben burada kıvranırken o hayatına devam ediyordu.Dün doktor Peters beni hemşirelik sınavlarının tarihini söylemek için aramıştı ve Luke un durumu hakkında 'Makinadan artık daha uzun süre ayrı kalabiliyor.Durumu gayet iyi' diye açıklamıştı.Sormamıştım ama o söylemişti.Gerek duymuştu.

Breath  // HemmingsWhere stories live. Discover now