25.BÖLÜM

2.9K 414 229
                                    

Oy ve yorum lütfen~

Taç töreninin ardından üç gün geçmişti. Bang Chan ilk gün işleri denetlemek için sarayda kalsa da sonrasında Seul'deki evine gelmişti. Yaşamına burada devam etmek istiyordu. Bu iki gün içinde Seungmin ile de bol bol görüşmüştü. Şimdi ise evinin salonunda Seungmin ile konuşuyorlardı. Başta öylesine izlemek için açtıkları televizyon odaya kuru bir gürültü yayarken Seungmin Chan'a daha da çok sokulup günlerdir aklında olan teklifi ona sunmuştu ama bunun Chan'ın hoşuna gittiği söylenemezdi.

"Channie, lütfen." Bang Chan kendisine yalvaran gözlerle bakan eşine daha fazla dayanamayacağını hissederek başını başka bir tarafa çevirdi. "Olmaz diyorum Min."

Seungmin tekrar Chan'ın önüne geçti, yanaklarını avuçlarının içine alarak kendisine bakmasını sağladı. "Kocacım, bana bak."

"Biz evli değiliz güzelim."

"Sana böyle seslenmemi sevdiğini biliyorum kocacım. Naz yapma da kabul et artık hadi, lütfen."

"Bunun naz yapmakla alakası yok Seungmin. Sadece hayatını mahvetmek istemiyorum."

Seungmin derin bir nefes verip bir kaç saniyeliğine pes edercesine omzularını düşürdü. Chan'ın bunu kabul etmeyeceğini tahmin etmişti ama bu kadar zorlayacağını da düşünmemişti. Düşen modunu hızla tekrar yükselterek kanepedeki yerinde hareketlendi, sevgilisinin yanından kalkıp kucağına oturdu. Eğilip Chan'ın dudaklarını öptüğünde Chan onu zevkle kabul etmişti ancak öpücük bittiğinde eski tavrına tekrar geri döndü. "Seni de vampire dönüştürmem için beni böyle ikna edemezsin bebeğim."

"Anlamıyor musun? Ben de seninle yaşlanmak istiyorum, hayatımın her dönemini seninle geçirmek istiyorum. Erkenden seni bırakıp gitmek istemiyorum. Ayrıca sen böyle genç kalırken ben yaşlanacağım her yerimde kırışlıklık olacak. Adil değil bu."

"Kırışıklıklarla da çok güzel olursun sen meleğim."

Seungmin gözlerini Chan'ın ellerine indirirken her an ağlayabilirmiş gibi konuştu. "Ne olur beni de vampire dönüştürsen?"

Chan bir elini Seungmin'in saçlarına atmış, siyah tutamları okşamaya başlamıştı. "Ne hissettiğini anlıyorum güzelim ama seni de düşünmek zorundayım. Senin düzenli bir hayatın, arkadaşların, iyi bir ailen ve bitirmek üzere olduğun bir okul var. Sadece benim için onları hiçe sayamazsın."

"Seni de hiçe saymak istemiyorum." Seungmin başını saçında hissettiği dokunuşlara eğmiş, üzgün gözlerle bakıyordu eşine.

"Öyleyse şimdilik bunu biraz erteleyelim. Eğer ileride bir gün hâlâ vampir olmayı bu kadar çok istersen seni dönüştürmeyi kabul edeceğim."

"Tamam." dedi yenilgiyle.

Bang Chan eşinin neşesini tekrar yerine getirmesi gerektiğini hissediyordu. "Az önce bana 'kocacım' mı diyordun sen?"

Seungmin modunu düşürmenin kimseye faydasının olmadığının farkındalığıyla eski haline dönmek için bir kaç saniye bekledi ve sonra yarım ağız sırıtarak yanıtladı onu. "Hoşuna gitmediğini söyleme. Sana öyle seslendiğimde gözlerin parlıyor."

"Ne kadar hoşuma gittiğini tahmin edemezsin. Bang Seungmin olmak sana çok yakışırdı."

"Bang Seungmin olmam için önce ailemle tanışman gerekiyor."

Müstakbel kayınvalidesinin kendisiyle tanışmak istediğini hatırladı Chan. "Ah, tamamen aklıman çıkmış bu. Sen ne zaman istersen o gün tanışmaya gelebilirim."

"Bugüne ne dersin? Anneme sorarsam anında kabul edecektir."

Bang Chan sevecen bir tavırla onayladı eşini. "Bana her an uyar bebeğim."

You Are || ChanMinWhere stories live. Discover now