yağmurlar yağsa da o zaten sırılsıklam

14.6K 1K 525
                                    

İlahi bakış açısı

Yaşadığı duygu yoğunlandın mı, yoksa adını dahi bilmediği içkileri karıştırıp içtiğinden mi bilinmez; midesi şiddetle bulanıyordu.

Az önceki güzel ortamlarını bozan şey tam da bu olmuştu zaten.

Furkan aniden karnına saplanan ağrıyla tuvalet kabinine koşturmuş, Cihan da endişeyle arkasından gelmişti.

Sarı saçları avcunda toplayıp onun için işi kolaylaştırmaya çalışırken, Furkan içinde ne var ne yok boşaltmaya niyetli gibi görünüyordu.

Tüm bu yaşadıkları arasında utançtan kıvranmayı da ihmal etmiyordu.

Öpücüğünü iyi hatırlamasını isterdi, o anın romantik olarak hafızasında kalmasını.

Ancak durum hiç de öyle değildi.

Göz yaşları ve öpücüklerle başlayan anları kusmukla son bulmuştu.

Bilmediği şey, Cihan için tüm bunların önemsiz oluşuydu. Furkan'ın hiçbir şeyi iğrendirmezdi onu, hiçbir şeyinden rahatsız olmazdı.

Hele ki az önce ona dünyaları vermişken.

Hala şok içerisindeydi, Furkan'ın arkasından koşturup lavaboya gelirken olacaklar aklının ucundan bile geçmemişti. Onu asla sevmeyeceği, sevmek bir yana kendisinden tiksindiği gerçeğini kabullenmişti. Bilerek ondan uzak bile duruyordu.

Özellikle bu gece Furkan'ın buraya gelmesi, Tolga ve Koray'ı görmesi çok korkutmuştu onu.

Yaşadığı aileden dolayı eşcinselliği onaylamıyordu, bunu biliyor ve anlıyordu. Zaten ona hiç kızmamıştı da.

Sahnede öpüşen çifti izlerkenki tepkisi kalbini derinden yaralamıştı. 
Sanki dünyada ender rastlanan bir olaya şahit oluyordu, öyle şaşkınlık ve biraz da tiksintiyle bakıyordu. Zaten kısa süre sonra da izini kaybettirip uzaklaşmıştı oradan.

Bu, Cihan'a belki milyonuncu kez neden birlikte olamayacaklarını göstermişti.

Peşinden gitmek istemişti ancak yalnız kalmak istediğini tahmin etmişti. Özellikle böyle bir anda kendisini görse zaten son zamanlarda kırılan kalbinin toza dumana karışmasına neden olurdu.

Yine de Begüm ile dans ederken onlara çarptığında, bir şeylerin ters gittiğini anlamış ve peşinden koşturmadan edememişti.

O lavaboya her şeyi göze alıp girmişti.

Emindi ki Furkan yine ağzına geleni sayacak, onu ve sevgisini aşağılayacak ve Cihan'ın iki gün yataktan çıkamamasına sebep olacaktı.

Ama sonuç bundan çok farklı olmuştu.

Furkan bu sefer ağzını değil, kalbini açmıştı ona.

"Daha iyi misin?" Diye sordu Furkan durunca.

Klozete eğdiği kafasını kaldırdı yavaşça, ela gözleri yorgunlukla kahvelere baktı.

Cevap vermedi, ama Cihan cevabı biliyordu.

Zayıf vücudu kaldıramıyordu bu olanları. O her zaman çok duygusal ve hassas olmuştu.

Cihan hemen yandaki peçeteye uzandı ve kısa saçları terden yüzüne yapışmış çocuğun ağzını sildi.

Furkan utanıyordu, bu yüzden kafasını eğdi ama Cihan izin vermedi ona.

İkisi de tuvalet kabininin yerinde, klozetin tam dibinde oturuyordu ve biliyorlardı ki bulundukları ortamın hiçbir önemi yoktu o an. Bu iki çift göz birbirini gördüğü sürece, geri kalana kör olsalar da mühim değildi.

Görmüyorsun Hiç | Gay [Tamamlandı]Where stories live. Discover now