27.Bölüm "Tutarsız"

36.9K 2K 232
                                    

Merhaba!! Herkese hayırlı akşamlar.
Bu bölüm 2014esra'ya ve teyzesi Nurcan'a ithaftır.

Bu bölümde bir arkadaşın aklıma soktuğu fikirle bir sınır koyacaktım :)
Sınır : 60 vote ve 50 yorum gibi bir şey olacaktı.

Ama şimdi vazgeçtim. Neden? Çünkü siz zaten yapıyorsunuz. Geçen bölüm cevaplarımla beraber toplam 100 yorum olmuş. Harika. Her gün giderek artıyor, artar inşallah.

Kapak -bktyrk 'nin eseridir. Nasıl olmuş yorum istiyorum. Ona da buradan teşekkür ediyorum. Kendisini pek severim.

Diğer bölüm size bağlı. Gördüğünüz gibi vote ve yorumlara dayanamayıp bölüm atıyorum. Hem de sınav haftası . Siz anladınız beni. ;)

Hepimize güzel okumalar. Hadi eyvallah millet.

********

İKRA'NIN AĞZINDAN

"Benim kaybettiğim doğrularım sensin."

Kaan yavaşça elini çenemden sonranda gözlerini gözlerimden çekti. Kontağı çevirmesiyle de motordan güçlü bir ses yükseldi. Bana kısa fakat kararlı bir bakış attıktan sonra tekrar yola döndü , dikiz aynasından bakarak direksiyonu kırdı ve gaza basmasıyla sol şeritte ilerlemeye başladık.

"Şimdi nereye?"

Vitesi değiştirip önümüzdeki siyah minibüsü solladı.

"Sıra ikinci Kaan'da. Doğrularını bulamamış , sensiz Kaan'da."

On dakikalık hızlı bir yolculuktan sonra sahile indik. Sahil kenarında beş dakika ilerledikten sonra sağ şerite geçip yavaşlamaya başladık. Daha sonra arabanın durması ile geldiğimiz yere baktım. Önümüzdeki büyük demir kapı, bir yalıya gireceğimizin habercisi gibiydi. Demir kapı yavaşça iki yana açıldığında yalının bahçesini aydınlatan otantik lambaları gördüm. Arabayla yavaşça büyük bahçeye girdiğimizde soluma döndüm. Kaan, yavaşça el frenini çektiğinde araba durdu. Yan taraftaki büyük yalının ihtişamından ürküp Kaan'a sığınmak istercesine sordum.

"Burası da neresi?"

Kaan'ın eve attığı farklı bakışları es geçip cevabını bekledim. Yüzünü bana döndüğünde yine pek istemediği bir şeyleri yapıyor olduğunu anladım.

Cevap vermesini beklerken kapıların açılmasıyla korkup arkama döndüm.

Siyah takım elbiseli iki adam, Kaan'la kapılarımızı açmıştı. Kaan, arabadan inerken ben de çantamı alıp indim.

Arabanın önünden dolaşıp Kaan'ın yanına geçtim. Beraber yalının girişteki ışıklandırılmış merdivenlerinden çıkmaya başladık. Merdivenin son basamağını da çıkmıştık ki kapı açıldı. Klasik, beyaz gömlekli ve dar siyah etekli hizmetli bayanın kapıyı sonuna kadar açıp eliyle buyur etmesinden sonra içeri girdik. Ayakkabımı çıkarmam gerek mi diye düşünürken duraklamış olmalıyım ki kadın ayakkabılarla girebileceğimi söyledi.
İçeri girer girmez etrafa bakmaya başladım. Altından gözlerim kamaşmıştı. Her yer altın sarısı ile döşenmiş ve tablolarla, biblolarla bezenmişti.

"Kaan bey, halanız sizi ve misafirinizi salonda bekliyor. Buyurun."

Kaan'a ne oluyor bakışları atarken beni salon olduğunu anladığım, oturduğum evimin toplam metrekaresinden daha fazla olan salona yönlendirdi.

İKRAWhere stories live. Discover now