33.Bölüm "Koçum"

43.1K 1.9K 323
                                    

Selam millet! Bugün sınavı olan herkese Allah kolaylık versin. İnşallah sınavları olanlar gönüllerinden geçenleri hayırlı bir şekilde elde ederler.

Bir sonraki bölüm cumartesi.

Bu arada bölümde geçen bir tarla çapalama olayı var. Bir aletle(çapa) toprağın altını üstüne getirmek ve toprağın havayla daha fazla temas etmesini sağlamak için yapılan bir aşamadır.

Keyifli okumalar.
Yorumları her zaman cevaplamaya çalışıyorum. Yorumları bekliyorum.

Keyifli okumalar!!!

İKRA'DAN

Saçlarımda ve sırtımda gezinen parmaklar, sersem bir gülümseme oluşturdu dudaklarımda. Gözlerimi yavaşça açtığımda, yüzündeki tebessümle beni izleyen yeşile çalan parlak elalarını gördüğümde belki bininci kez şükretmek istedim.

Kendi kendime söylendim.

Benim sabahım da bu adamdı, güneşim de, geleceğim de... Her şeyimdi vesselâm.

Başıma konan öpücükle şımarıkça esnedikten sonra avuçiçiyle yavaşça ağzıma vurmasıyla kaşlarımı çattım.

"Niye vuruyorsun ya!"

Kaan, gülerek gözlerini kıstı. Gözlerinin çevresinde oluşan kırışıklıklar içimde bahar esintisi etkisi yapıyordu.

"Çenen ikiye ayrılacaktı." Kaşlarımı çatarak gülmemeye çalıştım. Sabah sabah bal tadındaki tartışmamız bile düşleyemediğim kadar güzeldi.

" Git bana çay koy kadın!"

Bal tadında dediğim tartışmamız emirle sonlandığında bal tadının yerini kekremsi bir sinir aldı.

Sinirlenerek tek kişilik yataktan kalkmak istediğimde belimden tuttuğu eli ile yatağa beni çivilediğini düşüneceğim kadar bastırarak kalkmamı engelledi.

Kaşlarımı daha da çatarak gözlerimi kaçırdığımda muzipliğinin sabah sabah üzerinde olması ne kadar hoşuma gitse de üslubu sinirimi bozmuştu. Çay diye tutturacağına ilk sabahımızın keyfini çıkarmayı akıl edememişti.

"Hop! Hiç bir yere gitmek yok."

Sesindeki alaycı kızgınlık içimdeki İkra'nın kıkırdamasını sağlasa da onun gördüğü İkra hala somurtuyordu. Çünkü bir ceza verme peşindeydi. Ne demekti 'bana çay koy kadın' demek!

"Çek ellerini üzerimden!"

Saçımdaki eli, biraz önce yataktan çıkmak için yaptığım atakla durmuştu fakat şimdi tekrar saçlarımı okşamaya başlamıştı.

"Neden? Ne de olsa karım değil misin? Tabi ki ellerim hep üzerinde olacak."

Dün hangi İkra ona 'ne de olsa karın değil miyim' diye bir bir cümle kurmuştu ki?
Hangi ruh halindeydim acaba?
Şimdiki ruh halimle bire bir zıt olmam gerekiyordu onu söyleyebilmem için.

"Kaan! Çek ellerini üzerimden.!"

Kaan ellerini bağırmam ile üzerimden çekmişti ama bileklerimden tutarak üzerime çıkmıştı.

"N-ne yapıyorsun? Kalk üstümden!"

Ela gözlerini gözlerime hizalarken sabah sabah bu enerjiyi nereden aldığını düşünüyordum. Benim daha afyonum patlamamıştı oysa.

İKRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin