Aşk Tesadüfleri Sever | Düzenleniyor

24.BÖLÜM

Herkese merhaba! Umarım herkes iyidir.

Yazdığım en uzun bölüm oldu o yüzden rekor oy ve bol bol yorum bekliyorum :))):9):):)

Bölüm Şarkısı: Mabel Matiz - Bir Hadise Var

Multimedia: Ayaz ve Eftelya temsili

İyi okumalar...

🖤🤍

Hastaneler, emniyetler, mezarlıklar, hatta mesleğim için sürekli gelmek zorunda olduğum ve olacağım mahkemelerden bile nefret ediyordum.

Böyle yerlerde sürekli gerginlik, huzursuzluk, stres, acı ve üzüntü vardı.

Anıl, beş dakika önce gelmiş geldiği andan beri de telefonla konuşuyordu.

Telefonu kapatır kapatmaz yanıma doğru gelirken yaslandığım duvardan ayrılıp onun gelmesini bekleyemeden ona doğru yürüdüm.

''Eftelya iyi misin? Pek iyi gözükmüyorsun.''

''Çok iyiyim Anıl.Sevgilim içerde ifade veriyor.Neden burada olduğumuzu bilmiyorum.Nasıl kötü olabilirim ki?'' Anıl derin bir nefes alıp ofladı.

Bakışlarından bana hak verdiğini anlayabiliyordum.

''Haklısın ama bir şey olmayacak merak etme.''

''Sen de mi oradaydın?'' Anıl sorduğum şeye sadece sessiz kalmakla yetinmişti.

Artık bu sessizlik canımı sıkıyordu.

''Anıl?'' Bakışlarını yerden bana doğru kaldırdı.

''Efendim?''

''Sadece iki dakikan var.Bana ne olduğunu anlatacaksın.'' Etrafına biraz bakındıktan sonra  konuşmuştu.

''Eftelya bunu Ayaz anlatsa-''

''Anıl dedim!'' Anıl sıkıntılı bir nefes verip beni kibarca emniyetin bahçesine doğru çıkardı.

''Sen böyle mi çıktın evden? Giy şunu.'' Evden aceleyle çıktığım için montumu giymeyi unutmuştum.O panik haliyle çantamı alır almaz evden fırlamıştım.

Anıl'ın montunu çıkarmasına izin vermememle sert bakışlarla bana baktı.

''Ayaz seni böyle görürse çok kızar.''

''O içerden çıksın ben ona öyle bir kızacağım hayatının şokunu yaşayacak.'' Anıl'ın dudakları hafifçe yukarı kıvrılır kıvrılmaz sert bakışlarımı görünce tekrar ciddi hale bürünmüştü.

''O zaman kapının önünde duralım soğuk çarpmasın.'' Kafa salladım.Kısa süre sonra tüm itirazlarıma rağmen Anıl montunu omuzlarıma bırakmıştı.

Bir an önce olayı öğrenmek istediğim için daha fazla mücadele edememiştim.Çünkü Anıl, böyle bir lüksü varmış gibi beni eğer montu giymezsem olayı anlatmamakla tehdit etmişti.

''Evet seni dinliyorum Anıl.'' Anıl saatine baktıktan sonra konuştu.

''Bak şimdi çıkacaklar zaten.'' Derin bir nefes alıp sakin kalmaya çalıştım.

Resmen beni oyalayarak zaman kazanmaya çalışıyordu.

Allahım sen sabır ver yarabbim.

''Tek bir soru soracağım.Sen de tek bir cevap vereceksin.'' Anıl tam bir şeyler demek için ağzını açmıştı ki devam ettim. ''Cem'i gördüm buradan çıkarken.'' Anıl dediğim şeyi beklemiyor olacak ki gergince yutkundu. ''Ayaz böyle bir şeyi yaptı mı yapmadı mı?''