26.BÖLÜM

13.3K 446 211
                                    




Herkese merhaba! Upppuzuuun bir bölümle ben geldim!!

Umarım herkes iyidir.

Beğenip bol bol yorum yaparsanız çok mutlu olurum.Eğer önceki bölümlerden oylamadığınız bölüm varsa onları da oylamanız beni çok mutlu eder.

Sınır: 35 Oy (daha fazlası neden olmasın :) )

Bölüm Şarkısı: Cem Adrian - Bu Yollar Hep Sana Çıkar

İyi okumalar

Birce'nin aramasından sonra evden aceleyle çıkıp işe gitmek için kendimi arabama atmıştım.Radyoda çalan müziğin sesini yükseltecekken gözüm arabanın ekranında, sol üst köşesindeki saate kaymıştı.

O kadar panik olmuştum ki babamlarla karşılaşmamak için hava aydınlanmadan yola çıkmıştım.Artık hava gittikçe soğuduğu için sabahları zifiri karanlık olması şaşırtıcı değildi ama hesaplarıma göre işe yaklaşık bir buçuk saat erken varmış olacaktım.

Oha ben kaçta yola çıkmıştım ya?

Daha doğrusu Birce manyağı beni kaçta aramıştı?

Kafamı iki yana sallayarak ofladım.

Her şey kahvaltıda babamın beni görmemesi ve yapılan haberleri okuduğunda yanında olmamam içindi.

Hayatımda aceleyle biri olduğunu söylesem de her türlü geç kalmış olacaktım.Bu akşam eve gidip sakin kafayla babamla konuşmam gerekiyordu.

Ayaz'ın yaptığı hareket her ne kadar iç ısıtan ve kalbimi pır pır ettiren bir hareket olsa da sonucunu düşünmeden yapmıştı ve benim için sonucunu düşünmek gerilmeme neden oluyordu.

Tanınan biriyle sevgili olmakla başa çıkabilirdim.İnsanların yorumları, düşünceleri umurumda değildi.Sonuçta insanlar hep konuşurdu ama babamın tepkisi korkutuyordu.Bana çok düşkündü ve herhangi biriyle olmamı bile çok zor kabullenecekken Ayaz'ı nasıl kabul edecekti bilmiyordum.

Arabayı şirketin altındaki otoparka park edip biraz kendime gelebilmek adına kahve ve atıştırmalık bir şeyler almak için kafeye girdim.

🖤🤍

Öğle arasındaydık ve Ayaz bugün beni hiç aramamıştı.

Evet hiç...

Ben gördüğüme göre haberleri onun da çoktan görmüş olması lazımdı ve beni hiç arama gereği duymamış mıydı?

Acaba ben mi arasaydım?

Oflayarak masamın üstünde duran telefonu elime aldım.Yine dayanamamıştım.O beni aramasa da benim onun sesini duyup biraz rahatlamaya ihtiyacım vardı.

İsmimi tuşladıktan sonra uzun çalan telefon sesiyle kaşlarım hafifçe çatıldı.Tam telefonu kapatacakken çalma sesinin kesilmesiyle açtığını anlamıştım.

''Ayaz..'' Dedim heyecanla.Birini sürekli özlemek çok garip bir duyguydu.

''Eftelya seni daha sonra arasam olur mu?'' Soğuk sesiyle suratım düşmüş.Hem de şaşırmıştım.Sesi sanki sinirli geliyordu ama neden sinirlendiğini anlayamamıştım.

Dudaklarım duyduğum şey nedeniyle büzüldü.

En azından Eftelya yerine güzelim diyebilirdi..

Neden sinirliydi ki? Haberler yüzünden sinirli olabilir miydi?

Sonuçta o kadar kişinin izlediği maçta kameraya 'Eftelya!' diye bağırırken ne olacağını sanıyordu ki?

Düşüncelerimden uzaklaşıp ''Olur.'' Diyebildim sadece.Hemen ardından Ayaz bana bir cevap vermemiş ve telefonu kapatmıştı.

Aşk Tesadüfleri Sever | DüzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin