Ayyy geldim anam geldim!! Beklettim özür diliyorum ama çok yoğun bir hafta geçirdim ama sonunda geldiiiiimm❤️❤️Bir daha böyle bekletmeyeceğime söz veriyorum☺️
Bölüm tam anlamıyla göz yaşım pıt kalbim çıt😢
Keyifli okumalar gece kuşlarım, yorumlarda görüşelim❤️❤️
Elimde ki çikolata paketi yere düşünce geldim kendime. Gelmez olaydım. Bugün buraya gelmez olaydım. Salih baba mıydı o sedyede cansız yatan? Bu dünya da yaşı kaç olursa olsun bir kız çocuğu daha mı babasız kalmıştı?
Üç kız çocuğu.. Salih babanın üç kızı vardı, şimdi üçü de babasız kalmıştı..
Dört kız çocuğu.. Salih babanın sonuncu kızı bendim. Ben ikinci defa kalıyordum babasız. Neydi benim çilem? Ben babasız kalmak zorunda mıydım?
Beni kendi kızı gibi sahiplenmişti. Bana kendi kızlarına gösterdiği özeni göstermişti. Ben şimdi ne yapacaktım? Onlar bana göre şanslıydı. Onlar ilk defa babalarını kaybediyordu. Ben ikinci kez aynı ateşin ortasına düşmüştüm. Salih babamı kaybetmiştim. Babamı..
Ambulansa doğru koşmaya başladım. Tam içeri alacakları sırada durdurdum onları. Yaşam destek cihazına baktım, düz çizgi ilerliyor çok az bir hareketle tekrar kendini gösteriyordu. Kalp atıyor muydu? Ellerinden geleni yaptıklarına emindim ama neden müdehale etmek istiyordum?
'Burda yaşam belirtisi var! Neden bıraktınız balonla hava vermeyi! Kalp masajı neden yapmıyonuz!!'
'Kimsin sen? Bize görevimizi mi öğretiyorsun? Biz elimizden geleni yaptık!'
'BABAM O BENİM BABAM!! BEN DE YAPCAM ELİMDEN GELENİ! BU BELİRTİ GİDENE KADAR ONA KALP MASAJI YAPMAKTAN VAZGEÇMİCEM!!'
Yanda ki hemşireyi iterek sedyenin üstüne atlayıp üstüne örttükleri çarşafı indirerek ellerimi yerleştirdim ve masaj yapmaya başladım. Diğer yandan önümü zor görecek şekilde ağlıyor, ama masaj yapmaktan asla vazgeçmiyordum. Sonunda benimle birlikte bindirmek zorunda kaldılar ambulansa. Kapılar kapanmadan önce Emine anneyi görme umuduyla dışarı baktım ve karşımda Fırat'ı gördüm. Arabasının yanında eliyle destek alarak ayakta durmuş bize bakıyordu. Yanına gelen Elvan ablanın yakarışlarını duymuyor, sadece bana bakıyordu.
'FIRATIM BİZİ DE GÖTÜR HASTANEYE! HADİ ATLA ARABANA HADİİİİİİİ!!'
O bir tek beni duyardı. Kapının teki kapanırken avazım çıktığı kadar bağırdım.
'FIRAT PEŞİMDEN GEL! YALNIZ BIRAKMA BENİ ÇOK KORKUYOM!!'
Sonra bütün iletişimimiz kesildi. Ambulans son sürat ilerlemeye başladı. Ben hastaneye ulaşana kadar tek bir saniye kalp masajı yapmaktan vazgeçmedim. Evin önünde olan o belirti artık tamamen kaybolmuştu. Ağlamaktan önümü görmüyordum. Yine de umudumu kaybetmeden masaja devam ederken dışarıdan gelen korna seslerini işittim. Sonra da serseri yarimin haykırışını..
'BADE BIRAKMA BABAMI BADE!! ÖLMESİN BABAM BADEEEE!! BADEEE DUYUYOR MUSUN BENİ!!'
'Duyuyom aşkım.. bırakmadım.. ama baban beni duymuyo..'
Hıçkırıklarımın arasında mırıldanırken titreyen kollarıma rağmen hala vazgeçmemiştim. Hastaneye ulaşana kadar da vazgeçmedim. Aladağ ailesine karşı o kadar inatçıydım ki.. Oğlunu kendime deli edene kadar bırakmamıştım, şimdi babasını uyandırana kadar bırakmayacaktım. Yanımdakilerin boşuna uğraşıyorsun demesine aldırmadan devam ettim. Nefes nefese kalsam da vazgeçmedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bade | Ateş Parçası
General FictionHikaye, belirli bölümlerde yetişkin unsur ve küfür içerir! Yine de yaş sınırlaması en az 18'dir! Bu hikayenin gerçek hayatla hiç bir alakası yoktur! Benzetme ve ya alıntı yapılmamıştır! Tamamen kurgudur. 90lı yıllardan esen bir rüzgar Bade.. Aşırı...