54

208 10 9
                                    

Ses gelmediğinde gözlerimi merakla açıp baktım. Vladimir hareketsiz bir şekilde bana bakıyordu. Gözlerini bile kırpmadığında yutkundum.

"Vladimir?"

Başını iki yana salladı. Kendine gelirken kaşları çatıldı yine.

"Yalan söyleme bana Maria."

Bıkkın bir sesle konuştuğunda kaşlarımı çattım. Bana bu kadar mı güvenmiyordu?

"Söylemiyorum. Hem yalan söylesem bile anlaman birkaç saatini alır. Birkaç saat için kendimi karşında küçültmeye değer mi?"

"Ne zaman oldu bu? Bir aydır seni görmüyorum bile."

"Sarhoş olduğun gece beraber olduk. Hatırlamıyor musun?"

Bir de orospu damgası yiyecektim yine. Başka birinden bahsederse bu kez dayanamayıp ben silahı dayayacaktım başıma.

"O gece mi?"

Başımı salladığımda gülümsedi aniden. Ben de gülümsediğimde konuştum.

"Banyoda yaptığım test duruyor hala. İnanmıyorsan bakabilirsin."

Hemen üzerimden kalktığında banyoya ilerledi. Arkasından bakarken doğrulduğumda elimi karnıma koydum. Belki her şey... düzelirdi. Belki yine hayatım güzelleşirdi. Bu son şansımı iyi kullanmaya kararlıydım.

Elindeki çubukla geldiğinde gözlerini karnıma çevirdi. Elindeki silahı bırakıp yanıma geldiğinde karnıma dokundu. Ona dikkatle baktım. Heyecanlı görünüyordu.

"Bizim bir çocuğumuz mu olacak şimdi?"

Başımı salladım. Gülümseyip duruyordu. Ben de güldüm dayanamayıp. Bana döndüğünde yüzündeki soğuk ifadenin gittiğini görüp içimden teşekkür ettim. Sarıldığında şaşırsam da kollarımı ona doladım.

"Bu çocuk şimdiden seni de kurtardı beni de."

Kurtarmıştı beni. O olmasa şimdiye ölmüş olacaktım. Gülümsedim hüzünle.

"Yalnızca onu doğurmak istiyorum. Sonra ne istersen."

Geri çekildiğinde başka bir şey konuşmadık. Buraya beni öldürmek için gelmişti. Ne diyebilirdim başka?

Duş aldıktan sonra acıktığımda mutfağa indim. Yemek yapmaya başladığımda aklımda yine düşünceler vardı. Karnımı doyurup mutfağı toparladığımda evin dağınıklığını toparlamaya başladım. Merdivenlerden gelen sesle Vladimir aşağı indi.

"Artık sigara içmeni istemiyorum. Alkol de."

Sigara uzun zamandır vardı hayatımda. Liseden bu yana kullanıyordum. Nasıl bırakılır onu bile bilmiyordum.

"Tamam."

Karnımda ikimize ait bir şey taşıyordum, bir bebek. Bu fikir hala garipti. Ben anne olacağımı hiç düşünmemiştim. Ben ona can olacağıma o bana oluyordu hatta. Ona şimdiden kanım ısındığında gülümsedim. Ona iyi bir anne olmak için her şeyi öğrenirdim gerekirse.

Evi toparladıktan sonra Vladimir'in yanına oturduğumda bilgisayardan mobilya seçiyordu. Heyecanlıydı. Ona bakıp güldüm.

"Henüz çok erken mobilya almak için."

"Yine de almak istiyorum."

"Ben de bazı kitaplar alabilir miyim? Kendim için."

Çekinerek sorduğum soruya başını salladı. Birkaç kitap seçip aldığımda içimde heyecan kıpırtıları vardı. Bir bebek beni bu kadar değiştirebilir miydi bir anda? Kendimi mutlu bir evlilik yapan iyi bir kadın gibi hissediyordum.

Sekiz ayın nasıl geçeceği şimdiden merak uyandırıyordu. Sanki hayatımızın her anı bu bebek olmuş gibi sürekli onu konuşuyor, onun için bir şeyler yapıyorduk. En çok sevindiğim şey ise Vladimir'in artık bana karşı sahte olmamasıydı. Her akşam yemekten sonra onunla uzun uzun sohbetler ediyorduk. Hatta hayaller kuruyorduk. Bebeğin kime benzeyeceği, adının ne olacağı, cinsiyeti... ve daha birçok şey.

Göbeğimin giderek büyüdüğü günlerin sonunda aynada kendime garip bir bakış attım. Elimle dokunup yana döndüğümde karnımdaki çatlaklara baktım. Bedenim değişmişti. Biraz kilo almıştım, göbeğimde çatlaklar oluşmuştu, göğüslerim büyümüştü.

"Ne yapıyorsun?"

Vladimir içeri girdiğinde elimi çektim. Kazağımı indirip ona döndüğümde yatağa uzandı. Yanına gidip oturduğumda konuştum.

"Kendime bakıyordum. Garip oldum."

Güldü.

"Güzel oldun. Eskisinden daha güzel."

Bana iltifat etmesine şaşırdım.

"Bence çirkinleştim. Yüzüm gözüm bir garip oldu."

Elini karnıma koyduğunda başını yasladı.

"O da senin gibi güzel olursa nasıl başa çıkacağımı düşünüyorum."

İçim bu sözle sıcacık olmuştu. Hüzünle gülümsedim.

"Umarım bana benzemez."

"Sana benzeyecek gibi hissediyorum."

"Ben öldükten sonra ona beni anlatır mısın?"

Aklıma gelen soruyla gülümsemem söndü.

"Maria, bu konuyu açma. Ona zarar veriyorsun."

Haklıydı, sustum.

"Yine de olduğum gibi anlatma. Bunu söylemek istedim."

Uyku bastırırken son kez söyleyip gözlerimi kapattım.

Ertesi gün kahvaltıdan sonra mobilyalar gelmişti. Bebeğe bir oda ayırıp orayı onun için hazırlıyorduk. Her şeyi değiştirdiği gibi bu soğuk ve ıssız evi de değiştirmişti sanki. Sıcacık bir oda hazırlamıştık ona. Duvardaki hayvan figürleriyle gülümsedim. Kendi çocukluğumda hiç böyle bir odam olmamıştı. Küçük, rutubetli bir odaya annemle beraber sığışmıştık. İlk çocukluk zamanlarımda bir odam olmuştu ama o zamanlar da kavga seslerinden dolayı odama kapandığım için odamı sevmezdim.

Bir akşam yemeği hazırlayıp Vladimir'i beklemeye başladığımda salona oturup saate baktım. Her zamanki saatinden geçti. İçimde kötü bir his oluştu. Yine beni bırakıp gitmesinden deli gibi korkuyordum.

Kapı çaldığında hızlı adımlarla açtım. Vladimir içeri girip kabanını çıkardığında bana döndü.

"Yemek hazır mı?"

"Hazır. Neden geç kaldın?"

Kapıyı kapattığımda dayanamayıp merakıma yenilmiştim. Tahmin ettiğim gibi o da cevap vermemişti zaten. Yemek salonuna girdiğimizde yemeğimizi sessizce yedik.

Salona geçtiğimizde elimdeki kahvenin birini ona uzattım. Oturup içerken konuştu.

"İmzalamanı istediğim bir şey var."

Bana uzattığı kırmızı dosyayı aldığımda gözlerimi gezdirdim. Okuduğum şeyle yutkundum. Bu bir evlilik sözleşmesiydi.

"Evlenince benden bir talebin olmasını istemiyorum. Hatta boşanınca da."

Boşanmak kelimesiyle başımı hızla kaldırdım.

"Boşanmak mı?"

"Yani bir gün anlaşamazsak diye söylüyorum."

Ömrümün o kadar uzun olacağından bile şüpheliydim.

"Peki bebek?"

Sorduğum soruyla iç çekti.

"Elbette kendi çocuğumu beş parasız ortada bırakmayacağım Maria. Sadece sana hala güvenmiyorum. Her an başka biri olabilir hayatında."

"Başka biri falan olmayacak Vladimir."

"Her neyse. İmzala şunu."

Ortadaki kalemi alıp bir çırpıda imzaladım. Düşünmeye bile gerek yoktu. Beş parasız bir çöplükte ölsem bile şu saatten sonra para için hiçbir şey yapmayacaktım.

Rus RuletiWhere stories live. Discover now