8. Bölüm

5.2K 262 22
                                    


Bölüme başlamadan önce hepinize teşekkür etmek istiyorum. 4 gün önce yayına verdiğim bölüm hızla okundu ve vote sayısı yükseldi. Beklemediğim birşeydi bu. Hepinize teşekkürler <3

Yan odadan gelen telefon sesime gözlerimi açtığımda hızla Çağatay'ın kollarından ayrılmaya çalıştım. Şarhoşluğu ön plana çıktığı için karnıma sıkı sıkı sarılmıştı.

Dakikalarca uğraştan sonra nihayet kalktığımda hızla yataktan kalktım ve kendi odama geçtim. Yastığın altında duran telefona baktığımda alarmın çaldığını gördüm. Saat 04:12 'ydi.

Her gün mutlaka bu alarm ile uyanıyordum. Telefonu bıraktığımda dolaptan eşyaları aldım ve odamın içindeki banyoda abdest aldım.

Namazlık kıyafeti giydiğimde özenle eşarbı taktım ve odadan çıktım. Konsolda duran seccade ve tespihi aldım. Kıbleye doğru durduğumda bismillah diyerek sabah namazına başladım.

Namaz bitişinde ölen şehitler, çoçuklar, gençler ve yaşlılar için dua ettim.

İşim bittiğinde ayağa kalktım ve artık dizimi, başımı ve ellerimi koyduğum yerlerin aşındığı seccadeyi katlayarak konsola bıraktım. Başımdaki eşarbı çıkardım, daha sonra kıyafetlerimin üstüne giydiğim namazlığı çıkardım ve kenara bıraktım.

Arkamı döndüğümde kapı eşiğine yaslanmış beni izleyen bir adet Çağatay beklemiyordum.

"ne yapıyorsun sen burda?"

"seni izliyordum" dedi içeri girip yatağıma uzanırken.

"iki saat sonra hazırlanıp işe gidicez ayıldın dimi sen?"

"ben hiç sarhoş olmadım ki" dedi beni geçiştirir gibi. Ne yani olanları biliyor muydu.

"olanları hatırlıyorsun yani?"

Kolunu uzattı ve beni yatağa çekti. Yanına uzanıp tavanı izlemeye başladım.

"tabiki hatırlıyorum. Bu güzel dudakları ölsem bile unutamam" dedi sarhoş olmuş bir sesle. Artık alkol kokmuyordu.

"neden içtin onurla?"

"o istedi."

"garip. Onur içmez ki"

"belki canı sıkılmıştır güzelim ne karışıyorsun uyu hadi" dedi kolunu karnıma sararken.

"tamam" diyebildim içime kaçan sesimle.

Kahkaha attığında ona şaşırmış gözlerle bakıyordum.

"bakma öyle yavru kedi gibi, öpesim geliyor" dedi dudaklarıma bakarken. Ne hissetmem lazımdı? Kalbim yerinden çıkacak kadar falza atıyordu.

Aramızdaki az mesafeyi ona yaklaşarak kapattığımda dudaklarımı dolgun dudaklarına kapattım. Hiç fark etmemiştim ama dudaklarından sigara tadı alıyordum. Kendi kokusu ile beraber sarhoş edecek kadar güzel bir kokuyuydu bu.

Karnımdaki elini bel boşluğuna oturduğunda tek bir hamlede beni kendine doğru çekti. Üstümdeki tişört kayarken karın kaslarım gözünün öne sarılmıştı bile.

Dudaklarımızı ayırdığında yağmur, bulutundan kopmuş gibi hissediyordum. Takrar onu öpmek istesem de içimdeki dürtüye engel oldum. Dudaklarını boynumda hissettiğimde ıslak dudakları inlememe sebep olmuştu bile. Dilini öptüğü yerde gezdirdiğinde içimin eridiğini hissediyordum.

Burnu kulağımın altına dokunduğunda sesli bir şekilde bir nefes çekti. Sonra ise verdiği nefesi ıslak boynuma soğuk bir iz bıraktı.

"çok güzelsin"

ASKER ŞARKISI | DÜZENLENİYORWhere stories live. Discover now