22.bölüm

3K 182 126
                                    

Açelya ulusoy

Büyük gün gelip çatmıştı, yarın onur'un asker eğlencesi olacaktı. Annemler her şeyi halletmiş evimizin bahçesini hazırlamışlardı. Herkes tanıdığına haber vermişti bile.
Onur mutlu gözükse de içimde ufak bir kaygı vardı, dün gece saatlerce oraya gidince ne yapması gerektiğini, neler olacağını sorup durmuştu.

Ben ne kadar kaygısını hafifletmeye çalışsam da onur için askerlik deneyimi tattığı en farklı deneyim olacaktı, ömrü boyunca sahip olamadığı tüm arkadaşlıklara o zaman sahip olacaktı.

Şimdi ise Çağatay'ın ailesinin evine yürüyordum. Ben kafamda Çağatay'dan ayrılsamda benden başka kimse bilmiyordu. Buraya geleli birkaç gün olmuştu, iki gün önce Mardindeki timim ile konuşmuştum. Ben yokken göreve gidip gelmişlerdi.

Elimdeki tatlı torbasını daha sıkı tuttum ve apartmana girdim. Asansörü es geçtim ve mardiven basamaklarını tek tek çıktım. Üçüncü kata geldiğimde dairenin önünde durdum ve zile bastım. İçerden konuşma sesleri geldiğinde bir süre sonra kapı açıldı ve kapıyı büge açtı.

"hoşgeldin Açelya ablacım!" dedi gülerek. Üstüne giydiği kırmızı, beyaz çiçekli elbise giymişti, dizlerinin birkaç santim üstünde bitiyordu. Balon kol detayları büge'ye çok yakışıyordu.

Hızla ayakkabılarımı çıkardım ve içeri bir adım atıp büge'ye sarıldım.
"hoşbuldum bebeğim" dedim gülümseyerek.

"geç hemen içeri annemler seni bekliyor" dedi elimdeki kutu ve çantamı alırken. Oturma odasına yürüdüm ve içeri girdim.

Aydın amca koltuğa kurulmuş elindeki telefon ile oynuyor, sevim teyze ise masaya kaşıkları diziyordu.

Beni ilk fark eden sevim teyze oldu. Hızla yanıma geldi ve bana sarıldı.
"oy kuzum gelmiş, hoşgeldin! Aylardır uzak kaldık birbirimize. Çok özledik seni deli kız" dedi gülümseyerek.
O kadar çok Samimilerdi ki..

"boş buldum, bende çok özledim sizi" diye karşılık verdim. Aydın amcayada sarıldım ve geri çekildim. Çok beklemeden masaya oturmuş hep beraber yemek yemeğe başlamıştık.

İçerden duyulan telefon sesi ile büge ayağa kalktı ve içeri gitti.

"nasıl gidiyor Mardin'de hayat?" diye sordu aydın amca.

"güzel gidiyor, başta çok ısınamadım. Heryer aşiret. Ama güzel yer, gezilecek yerleri çok güzel"

Bir dilim ekmeğini ağzına attı ve karnıyarıktan biraz aldı.

"güzel yerdir, doğal her taraf. Oranın havası bir başka olur" dedi. Öyleydi.

Büge içeri telefona doğru söylenerek girdi ve karşıma oturdu.
"tamam abi birşey demedim neden kızıyorsun durduk yere! Aramayacağım bir daha. Görüşürüz." dedi ve beklemeden telefonu kapatıp koltuğa fırlattı.

"hayrola yavrum ne oldu?" diye sordu sevim teyze.

"senin oğlun yüzünden anne! Dedim ki sevgilin geliyor yemeğe sende gel Bayadır eve uğradığın yok. İşim var büge yorma beni siz ağırlayın işte yabancı mı dedi kızdı" dedi büge az önce bıraktığı yemeğini yemeğe devam ederken.

Pot kırdığını fark etmiş olacak ki sessizce tutkunu ve bana döndü.
"yani öyle demek istemedi, işi var galiba. Sen kusuruna bakma abimin olur mu? " diye sordu korkuyla.

"merak etme büge kafama takmam, işi var demekki" dedim gülümseyerek. İçim ağlıyordu fakat gülmem zorundaydım.

Sessiz geçen yemek bittiğinde büge ile masayı kaldırmış, mutfağı toplamış ve çay demlemiştik. Büge önceden hazırladığı tabakları içeri götürmek için yanımdan ayrıldı.

ASKER ŞARKISI | DÜZENLENİYORWhere stories live. Discover now