2. Bölüm

5.3K 258 146
                                    



Keyifli okumalar 🥰

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum 🥰


....

Berca'nın çığlığı ile Timur büyük adımları ve taşan soluğuyla bahçeye atmıştı kendini. Devrilmiş sandalye ve yerden kalkmaya çalışan sevdiğini görmesiyle endişesi had safhadaydı şuan.

"Berca? İyi misin, ne oldu?" Belinden tutarak yerden kaldırdığı sevdiğini gözleriyle kontrol ediyor, hasar tespiti yapıyordu. Eşofmanında ki toprağı eliyle silkelerken cevap vermesine bile müsade etmeden devam etti Timur.

"Gel otur şuraya, bir yerine bir şey oldu mu? Canın yanıyor mu?"

"İy.. İyiyim ben Timur Abi. Bir şey oldu, bacağıma bir şey değdi. Bir şey vardı. Korkunca bir anda dengemi kaybettim."

Açıkta kalan bacağında gözünü gezdirdiğinde herhangi bir şey görememenin ve canının yanmamış olmasının rahatlığıyla derin bir soluk vermişti Timur. Bu gevşemeyle kendine hakim olamayarak kollarının arasına almıştı küçük civcivini. Bir saniye bile olsa gözünün önünden ayırmak istemiyordu küçüğünü.

"Özür dilerim, ben telaşlandırmak istememiştim." Kendisini saran kolların arasından ayrılarak eğdiği başı ile mahçup bir şekilde fısıldamıştı.

"Benden özür dilemene gerek yok Berca, sakın yüzün düşmesin. Herkesin başına gelebilir, Melih Abin kaç yaşında herif yerlere atıyor kendini. Hem de bilerek!"

Berca merakla tam konuşacaktı ki Timur'un çalan telefonu araya girmişti. İstemsiz çattığı kaşları ile gözü bir sevdiğinde bir de çalan telefonundaydı Timur'un. Zihninden ise "İçine mi doğuyor bu pezevengin!" diye geçirmeden edemedi.

"Efendim kardeşim?" Arayan Berca'nın iki numaralı abisi Yağız'dı. Timur ile yaşıtlardı.

"Timur, kardeşim sen mahallede misin? Bir şey isteyecektim."

"Evet, mahalledeyim. Hayırdır?"

"Kardeşim, Arın'ı arıyorum açmıyor. Annemi de telaşlandırmak istemiyorum. Denizlerde kalmıştı, o veletlerde bakmıyor telefonlarına. Delir..."

Soluksuz devam eden kardeşinin ağzına lafı tıkayarak araya girmişti.

"Berca benim yanımda şuan. Endişelenme." Timur'un sarf ettiği cümleyle Yağız'ın endişesi katlanmıştı. Ne olmuştu da yanlarındaydı ki?

"Bir şey mi oldu da yanındasın? Arın'ı versene, sesini duymak istiyorum!" Timur sıkıntıyla nefes vererek Berca'nın yanına dizlerini kırarak çömelmişti ve bittiği ellerinin arasına telefonunu bırakmıştı.

"Yağız Abin, seninle konuşmak istiyor." Sevdiği önce gülümsemiş hemen ardından ise farkında olman endişeli gözlerle öne doğru eğilerek dibine girmişti. Şuanda yüzlerinin arasında bir parmaklık mesafe vardı ve bu Timur'un kalbi için hiçte hayırlı değildi.

"Abim bilmeyecek ama değil mi? Söz verdin, sözünü tutarsın değil mi?" Timur önce başını sallamış, hemen ardından yaptığının farkına varıp mırıltılar ile onaylamıştı.

"Abini bekletirsen o zaman işkillenir, hadi konuş." Küçüğü başını sallayıp telefonu kulağına götürürken yüzünün her bir santimini keyifle süzdü. Bembeyaz ipeksi teni, vücudunun aksine hafif tombul yanakları, minik burnu, dolgun ve kırmızı dudakları... Güneş'in bile kıskandığı parlak sarı saçları ile aklını, kalbini hatta tüm varlığını alıp götürüyordu bu küçük çocuk.

Mahallemizin Abisi (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin