14-Yemek

21.3K 1.4K 278
                                    

Düğün için hazırlıkları yapmaya karar vermiştik. Aslında tam olarak düğün yapacağımız söylenemezdi. Emir'in restorantında yakın çevremiz arasında bir eğlence ve yemek olacaktı o kadar. Zaten benim akraba çevrem çok azdı. Bir tek teyzemin ailesi ve halamın ailesi vardı. Halamlar gelmezlerdi zaten. Eşcinsel ne demek onu bile bilmeyen baskıcı bir eşe sahipti halam. Eniştem ilk öğrendiği zaman bir daha görüşmeyeceksin, çocuklarımıza kötü örnek olur diyerek aramıza mesafe koydu. Zaten onlara dememiştik eniştemi az çok tanıdığımız için. Ama bir hata yapıp kuzenime güvenip söylemiştim. O da sağ olsun benden iğrenerek ailesine durumdan bahsetmişti. Halam pek sıcak bakmıyordu ama senin hayatın diyip kenara çekilmişti. Uzun zamandır görüşmüyorduk. Halam telefonla arar sorardı abisini ama yüz yüze gelemezdi eniştem yüzünden. Teyzemgil gelirdi bir tek. Onun eşide bu durumdan rahatsızdı ama teyzemin hatrına bir şey yapmıyordu, biliyordum. Bende zaten uzak duruyordum ondan bilerek. İki tane de arkadaşım vardı. Bu kadar. Emir'in akrabası çoktu ama onlardan da çoğu kişi gelmeyecekti. İki teyzesi kesin gelirmiş. Baba tarafından geleceklerini sanmıyordu. 35 40 kişilik bir eğlence olacaktı tahminimizce.

Semra Hanımlar her şeyi konuştuktan sonra kalkmaya karar verdiğinde, Semra Hanım beni eve yemeğe davet etmişti. Bu teklifi duyunca Emir gülümsedi ve bana kabul etmem için kafa salladı.

"Evet, gel akşam yemeğini bizim evde yiyelim."

Emir'de teklif edince bende fazla uzatmadan kabul etmiştim. Annemle babam fırsat bu fırsat biraz baş başa kalmak isteyip gelmemişlerdi. Sanki hiç baş başa bırakmıyordum ya ben, gelince bunun için biraz trip atacaktım kesinlikle. Şimdi arabada hep beraber Semra Hanımlara gidiyorduk.

Melih Bey'in tavırlarını ne kadar kafaya takmak istemesemde zoruma gitmiyor değildi. Ben sonuçta onun oğlunun eşi olacaktım. Gerçi adam oğluna iyi davranmıyordu ki bana davransın.

Eve geldiğimizde arabadan indik. Herkes ilerlerken ben Emir'i bekledim. Beraber eve adımlarken Emir ellerimizi birleştirdi. İtiraz etmeden bende elini tuttum. İçeri girince de bırakmadık.

"Anne, biz Mete ile odamdayız. İner yemeği hazırlarım ben."

"Tamam oğlum. Ne pişireceksin? Ona göre eksik varsa gidip marketten malzeme alayım."

"İki paket krema, iki paket tavuk but. Başka eksik yok herhalde bunları alsan yeter."

Semra Hanım onaylayıp direkt dışarıya çıktı. Bizde el ele Emir'in odasına çıktık. Odaya girince Emir elimi bıraktı.

"Üzerimi değişeceğim. İstersen sana da kıyafet vereyim?"

"Yok sen değiş. Ben böyle iyiyim."

Emir arkasını döndü ve direkt üzerindeki tişörtü çıkarttı. İstemizce gözümü kaslı sırtında gezdirdim. Ama çok bakmadan rahat rahat üzerini değiştirsin diye yatağın yanındaki pencereye ilerledim, dışarıdaki çiçeklere bakarken tam karşıdaki evin penceresinden dikkatle buraya bakan kadını görünce şaşkınlıkla perdeyi çektim. Biraz sert çekmiş olmalıyım ki Emir üzerine tişört geçirirken bana döndü. Onu tam göremiyordum yan tarafımdayfı ama döndüğünü fark etmiştim.

"Niye örttün perdeyi?"

Emir konuşunca ona döndüm. Gri eşofman üzerine siyah tişört giymişti. Kadının yaptığı sinirimi bozmuştu.

"İnsanlara seyirlik bir gösteri sunma diye."

Emir şaşkınlıkla bana baktı. Bugün onu çok şaşırtıyordum.

"Ben mi gösteri sunuyorum?"

"Evet. Karşı evdeki bir kadın dikkatle izliyordu seni."

Emir güldü.

"Mete başka bir yanını gördüm ilk defa. Sen baya kıskançmışsın."

"Çok kıskanç değilim. Kıskanırım ama kadının yaptığı resmen taciz ona sinirlendim. Sen unutmuş olabilirsin ama bu ona bakma hakkı oluşturmaz."

"Haklısın, çok yanlış bir şey yaptığı. Bundan sonra daha çok dikkat ederim buna."

Emir yanıma geldi. Kollarını belime sardı ve vücudumuzu birleştirdi. Bende ellerimi omzuna koydum. Huzurla kafamı omzuna yasladım. O da kafasını kafamın üzerine yasladı. Birkaç dakika öylece sarıldık birbirimize. Şu an yaşadığımız an o kadar huzurluydu ki, nasıl anlatacağımı bilemiyordum. Sanki aylarca burada durabilirmiş gibi hissediyordum.Emir yavaşça ayrıldı benden.

"Gel aşağı inelim. Yemek hazırlayayım, acıktık."

Kafa sallayıp onu onayladım. Beraber aşağıya indik. Semra Hanım evin yakındaki, iki dakikalık mesafedeki marketten tüm eksikleri almıştı. Emir sadece kendinin pişireceğini söyleyip beni mutfaktaki sandalyeye oturtmuştu. Semra Hanım'da bizi yalnız bırakmak için mutfaktan çıkmıştı. Bende onun nasıl yemek yaptığını izlemek için oturmuştum. Eğitim aldığını belli eden bıçak kullanışını, profosyonel hallerini izledim. Şu an tat olarak nasıldı bilmiyorum ama yapılırken bile ağzım sulanmıştı. Her şeyi pişirip, hazır ettiğinde beraber sofrayı kurduk.

"Anne biz yukardaki masada baş başa yiyeceğiz, siz burada yersiniz."

Semra Hanım gülümsedi.

"Tamam oğlum afiyet olsun size."

Tabaklarımızı bir tepsiye koyduk ve yukarıya çıktık. Emir masayı hemen düzenlemişti. Emir ayakta restorantın müdürü Ersin Bey'den telefonuna gelen mesaja bakarken bende masanın fotoğrafını çektim. Ayaktaki Emir'de çıkmıştı. Telefonu bırakıp masaya oturdu.

"Emir?"

"Efendim?"

Telefonu çevirip fotoğrafı gösterdim.

"Bunu hikayeme atabilir miyim?"

"Atabilirsin. Ama acele et hemen yemeğimizi yiyelim. Bakalım beğenecek misin?"

Bir yandan hikayeyi paylaşırken konuştum.

"Beğeneceğime eminim. Çok lezzetli görünüyor."

Güldü dediğime. Hikayeyi atar atmaz Emir'e bildirim gitmişti. Emir telefonunu eline aldı ve hikayeme baktı.

Gülümsedi, bende ona gülümsedim ve yemeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gülümsedi, bende ona gülümsedim ve yemeye başladım. Gerçekten eli çok lezzetliydi. Evlendiğimizde sürekli böyle yemek yaparsa kilo alırdım.

"Eee beğendin mi?"

"Evet, çok güzel olmuş. Evlendiğimizde de böyle her gün yemek yaparsan artık ince bir belim olmayabilir."

Kahkaha attı bu dediğime.

"Ben yemek yaparım her gün yapamam diyemem. Ama sende benim ince bir belim olsun istiyorsan yersin ama spor yaparak eritirsin nasıl fikir?"

"Harika fikir, kabul edildi."

İnce BelliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin