24- Selen

17.1K 1.2K 532
                                    

Hep beraber bir saat kadar bir süre daha veranda da oturmuştuk. Emir'in haber vermemesinin endişesi midemi daha da kötü yapmıştı. Birkaç kez daha kusmuştum. Sters yapınca mideme vurmuştu sanırım. En sonunda annem nane limon iyi gelir diyerek nane limon yapmak için mutfağa gitmişti. Bende Melih Bey ile yalnız kalmak istemediğim için mutfaktaki anneme haber vermiş odama çıkmıştım. Annem nane limonu yaptığında odama getirmişti. Bana yatak başlığına sırtımı yaslatmış nane limonumu içmemi istemişti. Ardından annem de koltuğa oturmuş benimle birlikte Emir'i bekliyordu.

"Ah kuzum benim. Hemen rengin soldu. Keşke baştan yapsaydım nane limonu. Hatta inat etme kalk hastaneye gidelim."

Öz annem gibi benimle ilgileniyordu. Gülümsedim onun bu ilgili hallerine.

"Eline sağlık anne. Geçer şimdi. Hastaneye gitmeye gerek yok. Endişelendim Emir için haber vermeyince, o yüzden oldu."

Melih Bey'in hareketleri de etkili oldu diyip onu huzursuz etmek istemedim. Boşa birde ona canını sıkacaktı.

"Ah oğlum ah! Sen bir gel ben sana göstereceğim. Birkaç günlük eşini endişelendirmeye ne hakkın var!"

Annem sinirle söylenirken dış kapı açıldı. Ardından kapandı. Emir gelmişti galiba.

"Geldi herhalde Emir."

Tam yataktan kalkacakken beni durdurdu annem.

"Bırak, o gelsin ayağına. Hasta hasta kalkma."

Birkaç saniye sonra odanın kapısı açıldı ve Emir içeriye girdi. Önce koltukta oturan annesine sonra da bana baktı. Zaten çatık olan kaşları daha çok çatıldı. Hızlıca yanıma geldi.

"Mete, hasta mısın sen? Yüzün solgun duruyor."

Vücudunu inceledim bir yara, çizik var mı diye. Hiçbir şey yoktu. Sapasağlamdı. Endişeli sesine şu anlık aldırmadım.

"Nerdesin sen? Eşine, bana niye haber vermiyorsun?"

"İyi misin Mete?"

Annem sinirle ayağa kalktı. Emir'in kolunu tuttu.

"Önce benim sorularıma cevap ver ki bir cebabı hak et oğlum!"

Emir annesinin sinirli hallerine şaşkınlıkla baktı.

"Selen mesaj attı yabancı bir numaradan, çok kötü bir şey oldu yardımına ihtiyacım var lütfen gel konuşalım dedi. Başta görmezden geldim ama birkac kez daha yazdı. Kimsem yok, birinin yardımına ihtiyacım var çok acil lütfen gel diye."

Her bir kelimede sinir kat sayım artarken susup konuşmasını bekledik.

"Vicdanım rahat etmeyince attığı konuma gittim. Yarım saat uzaklıktaydı. Şehrin çıkışında bir oteldeydi. Gittiğimde lobide oturmuş ağlıyordu. Hamileymiş. Ve kimden olduğunu da bilmiyormuş. Ailesi baskıcı bir aile anne sen biliyorsun. Durum fark edilmesin diye uzaklaşmış merkezden. Aldırayım mı falan diye danıştı, bende masum birinin canına kıymasına mani oldum. Kendi hatasının kurbanının o çocuk olmasına izin vermedim. Psikolojisi şu an çok kötü haldeydi biraz destek oldum. Çıktım geldim sonrada."

"Emir! Bu kadının bir sürü arkadaşı var. Senin ne hakkın var burda Mete'yi endişelendirip gidip o kızla ilginemeye? Beni sinirlendirme oğlum!"

"Anne bir sürü arkadaşı var ama içini herkese açan biri değil, benimle arkadaşlığı bittikten sonra da yapayalnız kalmış. Bana yazdı ne yapayım ben? Gerçekten ihityacı olmasa asla yazmazdı. Kendisinin sevgi diye adlandırdığı şey için bana bunu yapacak kadar düşmedi diye düşündüm ki doğru da düşünmüşüm."

"Neyse ben seninle sonra bir güzel konuşacağım önce sen eşinle konuş. Mete oğlum sen de gece rahatsız olursan hiç çekinme gel yanıma, hastaneye gideriz hemen. Aklım sende kalacak zaten uyku tutmaz. Saat erken ama yatta uyu, vücudun dinlensin."

"Nane limon iyi geldi anne aklın kalmasın bende. Güzelce uyu sen, bir şey olursa seslenirim."

"Tamam güzel oğlum benim hadi iyi geceler."

"İyi geceler."

Annem odadan çıkınca Emir yanıma oturdu.

"Mete'm neyin var?"

"Midem rahatsız biraz ama Selen'den önemli değil. Ben uyuyacağım beni rahatsız etme ve mümkünse gidip şu koltukta uyu."

"Doktora gidelim ister-"

"Uyuyacağım Emir. Kalkar mısın yataktan?"

Omuzları çöktü mutsuzlukla. Hatta gözleri doldu. Gözümü kapatıp bu görüntüyü görmemeye çalıştım. Yataktan kalktı, ardından duşa girdi. Çok sürmeden çıktı. Gözlerim kapalı durduğu için uyuduğumu sanıyordu. Sessizce üzerini giydi. Ardından koltuğa geçti. Karanlık odada gözlerimi azıcık aralayıp ne yaptığına baktım. Yastığını falan almadan öylece oturuyordu. Mesele Selen'in yanına gitmiş olması değildi, beni habersiz bırakmasıydı. Gerçekten yardıma ihtiyacı varsa tabi ki gidebilirdi. Selen bu yardımı benden istese ben bile giderdim. O yüzden Emir'e bu konuda bir şey diyemezdim. Ama bana haber verebilirdi en azından. Başına bir şey mi geldi? Kaza mı yaptı? Diye bin türlü kötü düşünce gelmişti aklıma. Zaten halsiz olan bedenim karanlığın da etkisiyle çok sürmeden uykuya yenik düştü.

.
.
.
.
.
.
.
.

Birçok kişi Selen'in bebeği aldırmamasını yanlış bulmuş ama bir kişi bile bunu neden yaptığımı sormamış. Selen özünde iyi biri fakat yaşadıkları şeyler yüzünden psikolojisi berbat bir durumda. Şu an psikolojik tedavi görüyor. Bu bebek ona çok iyi gelecek. Daha doğmadan o bebekten güç alacak Selen. İleriki bölümlerde zaten bu durumalardan bahsedeceğim ama daha devam etmeden, neden yaptığımi sormadan ön yargı yapmayın lütfen. Eğer ki Selen bebeğe bakamayacak olsaydı hiçbiriniz demeden ben zaten o bebeği aldırtırdım.

Arkadaşlar Mete hamile değil, olmayacakta. Birçok kişi olmasını istedi ama üzgünüm, Mete hamile olmayacak, biraz realist bir hikaye olsun istiyorum. Ailesi -ki eminim koskoca ülkede bir tane bile olsa böyle karşılayan aile vardır- , resmi nikah olmasa da evlenmeleri -kendi aralarındaki bir kutlama- bile birçok kişiye absürt geldi zaten, bir de Mete hamile olursa çoğu kişi için bu hikaye iyice realistlikten çıkar.

Son olarak Emir haber vermemesi konusunda haksız ama yardıma ihtiyacı olan bir insana yardım etmesi konusunda haklı. Selen olsa bile. Belki kötü amelleri için de çağırabilirdi Selen ama o da bir insan ne kadar kötü de olsa, bunu unutmayın lütfen. Sevgiler♥️

İnce BelliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin