Hello haberiniz vardır ama burada da yazayım yine. Akşam saat sekizde Twitter'da Nisa ses odası açacak ve yarın da Ogeday'ın Hakan Gence'ye verdiği röportaj yayınlanacak saat ikide. Hazır finale yaklaşmışken bol bol yorum bekliyorum bölüme ona göree 💘😍
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Ocak, 2021
Kapının açılması ve duyduğum adım sesleriyle gözlerimi kırpıştırarak açtım. Sevgilim elinde kahvaltı tepsisiyle geliyordu.
"Günaydın," dedi uyandığımı fark ettiğinde.
Esnedim ve yatakta oturur pozisyona geldim. Tepsiyi getirip kucağıma bıraktı, o da yanıma gelip oturdu. Birlikte yatakta kahvaltı edecektik anlaşılan ve oldukça güzel görünüyordu. Omlet yapmış, salatalık domates doğramış; sosis, patates ve ekmek kızartmıştı. Ekmeğin üstüne tereyağı sürmeyi de ihmal etmemişti.
"Bunları hazırlamak için kaçta uyandın ya?" diye sordum mırıldanarak. Hala ayılabilmiş değildim ve saçmalıyordum ama o büyük bir kahkaha attı.
"Biraz erken uyandım ama ben uyandırmazsam senin uyanmayacağını bildiğim için acele etmedim." Gülerek anlattığında ben de güldüm. Haklıydı maalesef ki.
Tereyağı sürmüş olduğu ekmeğin ortasını çatalla bastırdı ve ikiye katlayıp bana uzattı. Ben ekmekten büyük bir ısırık alırken o da çayını yudumluyordu. Ben kahvaltıda genelde önce ekmeği ya da salatalık, peynir vs yerken o ya önce su içiyor ya da çayından birkaç yudum alıyordu. Böyle şeylere neden dikkat ediyordum bilmiyordum ama onunla ilgili böyle küçük şeyleri hafızamda tutmak çok hoşuma gidiyordu.
"Ne yapmak istersin bugün?" diye sorduğunda ağzımdaki lokmayı yutup ona döndüm. Sıkıntılı bir ifadeyle bana bakıyordu.
"Bilmem, sen söyle. Anneni falan görmek istemez misin son gününde?" Omuz silkti.
"Dün annemde yemekteydik zaten güzelim. Hem hep birlikte havaalanına da gelecekler. Bugünümü sadece seninle geçirmek istediğimin onlar da farkında, merak etme."
Söylediği gibi dün Süreyya ablaya yemeğe gitmiştik. Tuğçe abla ve eşi de oradaydı, onlara ek olarak Ogeday'la Tuğçe ablanın babaları Korkut ağabey da gelmişti. Süreyya abla Ogeday için düzenlediği yemeğe onu da çağırmıştı. Yıllar önce boşanmış olmalarına rağmen medeni insanlar oldukları için aynı ortamda bulunabiliyorlardı. Bu sayede ben de Korkut ağabeyle tanışmıştım. Tuğçe ablayla daha önce Ogeday'ın emrivakisi sayesinde tanışmıştık ama Korkut ağabeyle tanışmayı bir türlü ayarlayamamıştık, ona da Süreyya abla vesile olmuştu.
"O zaman evde takılalım, ben bütün gün sarılayım sana." Üzgünce konuştuğumda eğilip yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Böyle yaparsan seni nasıl bırakıp gideceğim?" Omuz silktim. Bana göre gitmemeliydi zaten ama bunu ona söylesem gitmekten vazgeçeceğini bildiğim için söylemiyordum.
