'7

48.2K 2.6K 233
                                    

yavaş yavaş karakterlerimizi tanıyalım artık kediyi tanıdığımız yetti

.....

Sabah yine alarmımla değilde abimin telefonuyla uyandım. Bıkkınlıkla cevapladım telefonu yarı uykulu halimle.

"Efendim?"

"Uyandın mı?"

"Ya arama beni, arama! Alarmım var zaten benim. Uyanacağım izin verirsen."

"Kızım işe geç kalma. Torpilli sanarlar seni. Savsaklama işi. Bak zor buldum sana..." Telefonu kulağımdan çekip saate baktıktan sonra abimin sözünü kestim. Ağlarcasına yakındım.

"Saat daha altı bile olmamış abi! Ve iş sekizde başlıyor! Yeter ya, yeter! Arama beni!" Abimin cevap vermesini beklemeden telefonu yüzüne kapattım. Alarmımın açık olduğuna emin olduktan sonra tekrar uyumak için gözlerimi kapattım.

..

Alarmın sesiyle uyandıktan sonra hızlıca hazırlanıp kahvaltı yapmadan işe gitmek için evden çıktım. İşe zamanında yetişmiştim.

Alp:

Alp: Sana şu fotoğrafı atsam gerçekliğine inanır mısın (08

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alp: Sana şu fotoğrafı atsam gerçekliğine inanır mısın (08.06)

Nilay: şu an inanmadım mesela

Alp: Hahahayt
Alp: Adamı böyle muma çevirirler işte

Nilay: naptın kedime
Nilay: nasıl bu hale geldi
Nilay: suyun içindeyken nasıl bu kadar mutlu olabilir?!!!

Alp: Sanırım artık alıştı bana
Alp: Artık çok zorluk çıkartmıyor

Nilay: bir yıldır bana alışamamış mı 😖

Alp: Keşke bende alışamasam sana
Alp: Sende Şirretsu'yu yıkadığın gibi yıkardın beni ;)

Nilay: biraz ayıp oluyor sanki
Nilay: şurada iki dakika üzülemeyecek miyim

Alp: Üzülme 😳

Nilay: tm

Adımın seslenilmesiyle başımı telefondan kaldırdım. "Nilay, Cevdet Bey seni çağırıyor. Odasında bekliyor seni."

"Tamam, Hamza Bey. Gidiyorum hemen."

Bir plazada kişisel asistanlık yapıyordum. Kölelikde denebilir aslında. Üniversitede mimarlık okumuştum ama çalıştığım yerin bununla bir alakası yoktu. Sürekli bir beyaz yakalı olmak istediğim için abimin bir arkadaşı sayesinde bu işi bulabilmiştim.

Bu işle alakalı bir eğitimim ve birikimim olmadığı için şu sıralar daha çok ayak işlerini yapıyordum.

Cevdet Bey'in odasına girmeden kapıyı tıklattım ve 'Gel.' komutunu bekledim. Komutu alınca içeri girdim. Cevdet Bey bu şirketin genel müdürüydü. Aynı zamanda kişisel asistanlığını yaptığım kişi.

"Beni çağırmışsınız." Başıyla masadaki siyah kapaklı dosyayı gösterdi.

"Bu dosyanın çok acil bir şekilde kopyasını hazırlayıp Akça Group'a götürüyorsun. Orada Ceyhan Hanım'ı bul. O seni yönlendirir. 45 dakika içinde imzalanmış kopyası masamda olsun."

"Tamam efendim." Masadaki dosyayı alıp hızlıca fotokopi odasına gittim. Raflarda boş dosya aradım. Bulduğumda fotokopi makinesinden yeni çıkmış sıcak kağıtları özenle içine yerleştirdim. Küçük masamdan çantamı alıp hızla çıktım şirketten.

Akça Group bizim şirkete yakın olduğu halde otobüsü tercih ettim. Yürümekle zaman kaybedemezdim. Geldiğim koca şirkette muhatabımı bulmak zor olsada başarmıştım ve imzamı almıştım. Sonunda bizim şirkete gittiğimde yarım saat geçmişti. Erken getirdiğim için Cevdet Bey'den aldığım küçük bir tebrikle günü kapattım. Baş ağrısı sebebiyle erken çıkmam dışında her şey çok monotondu.

Yorgun argın eve geldiğimde Alp'ten bir mesaj geldiğini gördüm.

Alp:

Alp: Biz birazdan uçacağız (16

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alp: Biz birazdan uçacağız (16.15)

Nilay: nolur istanbula uçun (16.21)
Nilay: çok özledim niloyayı

Alp: Eveeet İstanbul'a geliyoruz
Alp: Erken dönmeye karar verdik

Nilay: hiiih inanmıyorum
Nilay: çok teşekkür ederim

Alp: İstanbul yolcusu kalmasın
Alp: Görüşürüz yarın
Alp: Yarın pazar olduğu için ben getireceğim sana Niloya'yı
Alp: Bugün almana falan gerek yok yani (16.25)

Nilay: okeyde
Nilay: yarının pazar olması ne alaka (16.30)

Alp: Ne bileyim
Alp: Öyle diyesim geldi
.....

uzuuunca bir bölüm oldu

oy ve yorum 💕💞

Bir Kedi Meselesi | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin