'19

30.8K 1.5K 131
                                    

.....

Sabah telefonumun alarmı çalmamasına rağmen tam 07.00'da uyandım. "Bir işin varken alarmla uyanmıyordun. Yazıklar olsun sana Nilay." Kendi kendime bir süre söverek abimin yanına gitmek için hazırlandım. Kahvaltı yapmadım. Belki abimde böyle düşünmüştür diye. Birlikte kahvaltı yapabiliriz böylelikle.

 Birlikte kahvaltı yapabiliriz böylelikle

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hazırlandıktan sonra abimi aradım. "Neredesin abi?"

"Şimdi indim uçaktan eve geçiyorum."

"Tamam bende çıkıyorum evden. Hemen hemen aynı anda gideriz."

"Tamam, sen adresi tam biliyorsun değil mi?"

"Evet evet. Görüşürüz orada."

"Görüşürüz." Zaman kaybetmeden arabama binip abimin evine gittim. Rezidans binasının otoparkına abimle aynı anda girdik. Onun arabasını tanımıyordum ama o benimkini tanımış ve kornaya basmıştı. Bende onu görünce kornaya bastım. Onun arabasını takip edip hemen yanına park ettim. Arabadan koşarak indim ve abime sarıldım.

"Nasıl özlemişim ama." Hala sarılıyorken güldüm. "Abartma abi! Bir ay bile olmadı görüşmeyeli."

"Sus kız! İstersem bir saate özlerim." Abimle birlikte 36. kattaki evine gittik. Evi gerçekten çok güzeldi. Ben İstanbul'da yaşamak istiyorum dediğimde Egemen abim İstanbul'da birkaç evinin olduğunu ve istediğimde kalabileceğimi söylemişti. Bana en uygun olanı bir apartmam dairesiydi.

Egemen abim o kadar evin içinden en çok burada kalmamı istiyordu. Sanırım güvenlikli olduğu içindi. Yine de bir rezidans benim yaşam tarzıma ters kalıyor. Bu yüzden evimden memnunum. Tahmin ettiğim gibi abimde kahvaltıyı benimle yapmayı planlamış. Birlikte dışarı kahvaltı yapmaya gittik.

.....

Abimle oturmuş kahvaltı yaparak sohbet ediyorduk. "Aslında abimleri de özledim. Yengemi de tabi."

"Poyraz'ı bende özledim. Artık benimle de eskisi gibi konuşmuyor." Poyraz en küçük abimdi. İzmir'de tıp okuyordu. Üniversiteye gittiği günden beri her gün daha da uzaklaşıyor bizden. Oysa bende farklı bir şehirde yaşıyorum ama ailemden kopmuyorum. Kendim için söylemiyorum çünkü Poyraz'la aramdaki yaş farkı az olduğu için birlikte büyüdük ve çok anlaşamazdık ama abimlerden uzaklaşmasını anlayamıyordum.

"İstersen, konuşabilirim. Yani bir faydası olur mu bilmem."

"Bende emin olamıyorum. Sonuçta sizin aranız hiçbir zaman iyi olmadı ama belki birlikte konuşabiliriz. Yüzyüze."

"Nasıl yani? Poyraz İstanbul'a mı geliyor?"

"Hayır, biz gidelim diyorum. İşten izin alırsın günü birlik gideriz. Dur bir dakika, şimdi aklıma geldi. Sen neden bugün çalışmıyorsun? Seninle akşamda görüşürdük." Sıçış hikayesi başlıyor.

"Haa! O mesele." Yüzüme tatlı olduğunu düşündüğüm bir gülümseme yerleştirdim. "Şey ya..."

"Ney? Nilay?"

"Abi, kızma tamam mı?"

"Of Nilay of! Kesin çok sinirleneceğim değil mi?"

"O senin elinde." Eliyle sinirli bir şekilde hafif çıkmaya başlamış olan sakallarını ovaladı. "Tamam, söyle."

"Kovuldum." İki elini suratına vurarak kapattı yüzünü. "Gelde sinirlenme!"

"Ya benden önemli mi? Başka iş bulurum. Yani bulursun." Küçük bir kahkaha attım. Sinirli gözlerle bana bakınca dudaklarımı kapattım sıkıca. "Tamam ya. Ortam yumuşasın diye dedim."

"Geç kaldığın için kovuldun değil mi?"

"Onun gibi bir şey."

"Sana iş miş yok bundan sonra. Çalışmayacaksın."

"Ankara'ya dönmem!"

"Sen Ankara'ya gelmiyorsun. Ben İstanbul'a geliyorum." Yiğidim ben bunu bilseydim çoktan kovulurdum ya. Tam ağzımı açmış konuşacakken Alp'in sesini duydum.

"Nilay! Sende mi buradaydın?"

.....

rezidans değil aslında aklımdaki de değil ama öylesine koyuyorum Egemen'in evi diye

rezidans değil aslında aklımdaki de değil ama öylesine koyuyorum Egemen'in evi diye

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

oy vermeyi unutmayınn ⭐🌟⭐

Bir Kedi Meselesi | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin