Nilay: niloyaaaa
Nilay: nerede buldunuz
Nilay: bana ulaştığınız için çok teşekkür ederim
Nilay: sizden nasıl alabilirim
Nilay: neredesiniz
05*********: Onun adı artık niloya değil ve artık benimle kalacak
Nilay: anlamadım?
Nilay: benim kedim o
Nila...
arkadaşlar yaptığımız bir oylama vardı hatırlarsanız ki ben bu bölümü yazarken Çağan 108 oyla 1. oldu bölüm onun ağzından🎉🎉
.....
Çağan'dan
Alp beni omzumdan vurduktan sonra bize yaklaşan seslerle bahçe duvarını tırmanıp kaçmıştı. O piçi Nilay iyi olduktan sonra bulup gebertecektim! Hızla Nilay'ı kucağıma aldım ve bize doğru koşan evimde çalışan insanlara bağırdım. "Arabamı hazırlayın çabuk!" Nilay'ı arabama koyup Poyraz'ın çalıştığı hastaneye doğru sürdüm. Maalesef Poyraz'ın numarası olmadığı için onu arayamıyordum. Egemen'i aradım.
"Efendim Çağan?"
"Egemen bir şey oldu..."
"Ne oldu? Kötü bir şey mi? Nilay senin yanına gelecekti. Nilay'a mı bir şey oldu?"
"Egemen sakin ol..."
"Ne oldu dedim sana!"
"Nilay vuruldu."
"Ne! Nasıl vuruldu? Ne zaman vuruldu? Bir şeyi var mı? Bir şey oldu mu?"
"Bilmiyorum Egemen bilmiyorum! Arabadayım şimdi Poyraz'ın hastanesine gidiyorum haber ver. Karnından vuruldu."
"Çağan eğer Nilay'a bir şey olursa seni gebertirim!" Egemen telefonu suratıma kapatınca arka koltukta hareketsiz uzanan Nilay'a baktım. "Nilay sakın ölme! Nilay, aç gözlerini. Ben nasıl engel olamadım buna nasıl?"
...
Hastanenin acil kapısına gelir gelmez arabadan aşağı attım kendimi. Nilay'ı kucaklayıp hastaneye girdim. Poyraz ve birkaç doktor daha sedyeyle bizi bekliyorlardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Poyraz bizi görünce yanımıza koştu. "Nilay!" Dotkorlar kendi aralarında hemen durumu değerlendirmeye başlamışlardı. Yavaşça sedyeye bıraktım Nilay'ı. "Arkadaşlar hemen ameliyathaneye götürün hastayı! Poyraz kardeşinin kan grubunu biliyor musun?"
"Ha-hayır hocam. Hemen öğreneceğim."
"Fazlasıyla kan kaybetmiş. 2 ünite kan hazır bulunsun."
Poyraz hemen kenara geçip telefonuyla bir şeyler yaptı. Ben de sedyenin arkasından onları takip ediyordum. O sırada bir hemşire geldi yanıma. "Beyefendi, vurulmuşsunuz! Acil müdahale edilmesi gerekiyor." Omzuma baktım. Kıyafetlerime bulaşan kanım Nilay'ın kanıyla karışmıştı. Poyraz hemşireyi duyunca yanımıza geldi. "Aysel Hanım siz beyefendiyle ilgilenin. Çağan merak etme, Nilay iyi olacak. Ben başında bekleyeceğim. Sen git." Her ne kadar gitmek istemesemde hemen geri dönebilmek için kabul ettim.
Hemşire beni acildeki odalardan birine koyup bir doktor çağırdı. Doktor kurşunun sıyırdığı omzumu tedavi ederken aklımda sadece Nilay vardı. Alp Nilay'ın benim evimde olduğunu nereden biliyordu? O kadar korumayı geçip benden habersiz nasıl evime girebilmişti?
