'66

7K 530 237
                                    

bayramınız nasıl geçiyor bakalımm

aslında dün atacaktım bölümü ama o kadar çok misafir geldi ki bir türlü yazamadım bölümü 😓

.....

"Merhaba Nilay! Nasılsın? Muhtemelen iyisindir..." derin bir nefes alıp durdu. Sonra histerik bir şekilde gülerek devam etti konuşmaya. "...Çünkü hayatında ben yokum." Videoyu durdurup yüz üstü yatağa uzandım. Telefonu yatağımın üzerine koyup videoyu devam ettirdim. İki elimi çenemin altına koyup izlemeye devam ettim.

"Bugün hastanede son günüm. Senin hayatında da son günüm." Her cümlesinden sonra durup kısa bir an düşünüyordu.

"Doktorum artık hastanede yatmama gerek kalmadığını söyledi. Ayıptır söylemesi, biraz zekiymişim ve psikolojimi çabucak iyileştirmişim." Dalga geçiyordu son cümlesinde. O güldükçe bende güldüm.

"Şaka maka bir yana gerçekten zeki olduğumu düşünüyor." Göz kırpmıştı kameraya.

"Ben dışarıdayken devam edeceğiz tedavime." Önündeki meyveli yoğurttan bir kaşık alıp yüzünü buruşturdu. "Bak bunda ilaçlarım var." Yoğurdu kameraya yaklaştırmıştı.

"Tatları kötü olduğu için doktorum böyle veriyor ilaçlarımı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Tatları kötü olduğu için doktorum böyle veriyor ilaçlarımı. Neyse... Şimdi merak ediyorsundur bu videonun amacını. Ben sadece... Ben sadece sana yaşattığım şeylerin sebeplerini anlatmak istedim sana. Nereden başlasam bilmiyorum ki. En iyisi baştan başlamak... En baştan." Yoğurttan bir kaşık daha aldı.

"Babam... Orhan Akal! Babam aslında galerici değil. Yani galerici ama sadece galerici değil. Tefeci gibi bir şey. Tabii sadece parayla uğraşmıyor. Neyse işte ben bu işlerin içinde büyüdüm. Annemin babası da bu işlerle ilgilendiği için annem, babam gibi, bu işlerin içinde.

Şirketi olan biri nasıl çocuğunu patron yapmak için büyütürse benim annem ve babam da beni kendi işleri için büyüttü. Doktorumun söylediğine göre ben böyle olmak istememişim ama çocuk olduğum için onlara karşı çıkamamışım. Bu, kafamda çok büyük bir karmaşaya ve çatışmaya sebep olmuş. Uzun yıllar buna maruz kalınca psikolojim nanay olmuş." Sonda elini sallayarak gülmüştü.

"Şımarık büyütülmem ayrı konu zaten. Bu yüzden istediğim her şeye sahip olabileceğimi sanmıştım. Benim seninle ilgili ayırt edemediğim şey buydu işte. Ben seni istiyorum sanıp sana sahip olmaya çalıştım.

Ben seni istemiyordum aslında, ben seni seviyordum. Seni istediğimi sandığım için saçma sapan davrandım. Bunun için senden çok özür dilerim." Yoğurdundan bir kaşık daha aldı ve kısa bir süre sessiz kaldı.

"Babamla çok büyük tartıştım hastaneye yattıktan sonra. Artık görüşmeyeceğim onunla. Bana iyi gelmediğinin o da farkında. Annem kabullenmiyor ama onunla da görüşmeyeceğim. Kendime yepyeni bir sayfa açıyorum. Babama ait hiçbir şeyim olmadan. Ne arabam ne evim. Belki İstanbul'dan da giderim, bilmiyorum.

Bundan sonraki hayatımda sadece arkadaşlarım ve sen olacaksın. Arkadaşlarım yanımda, sen kalbimde...

Sana bundan sonra zarar vermeyeceğime eminim ama yaptıklarım yüzünden o kadar utanıyorum ki yüzüne bakamam. Bu saatten sonra benden asla hoşlanmayacağını da biliyorum. Sana hak veriyorum, çok büyük hatalar yaptım.

Şirretsu'yu çok özledim ama artık Şirretsu için bile olsa bir araya gelmememiz hem senin için hem de benim için çok daha iyi. Hep iyi ol Nilay, hep. Bensiz çok mutlu olacağına eminim. Bana bir cevap vermek zorunda hissetmemen için seni engelleyeceğim. Hayatına girip hayatını si... Pardon!" Elini ağzına götürüp mahcup bir şekilde güldü.

"Hayatını mahvettiğim için çok özür dilerim." Alp kameraya uzanıp videoyu kapattı.

Telefonu kapatıp izlediğim şeyi düşündüm. Alp'in bu kadar çabuk iyileşmesi beni şaşırtsa da çok mutlu etmişti. Bu sefer gerçek anlamda pişman olduğuna tüm kalbimle inanmıştım.

Beni engelleyip engellemediğini anlamak için mesaj attım Alp'e.

Nilay: engelledin mi hemen

Tek tik. Engellemişti beni. Sıkkınlıkla bir nefes verdim. Kısa da olsa konuşup cevap vermek istemiştim Alp'e. Telefonu yatağıma koyup başımı yatağa gömdüm.

"Ben neler yaşıyorum böyle?" Telefonumdan mesaj bildirim sesi gelince hızla elime aldım. Çağan'dan mesaj gelmişti.

Çağan: Nilay (12.09)
Çağan: Alparslan çıkıyormuş hastaneden

Nilay: evet senin nasıl hemen haberin oldu

Çağan: Beni aradı şimdi
Çağan: Olaylardan ötürü özür diledi

Nilay: sen ne dedin
Nilay: sert mi çıkıştın

Çağan: Hayır
Çağan: Çok uysal ve pişman gibiydi sesi
Çağan: Özrünü kabul ettim
Çağan: Ama sen yine de dikkatli ol sağı solu belli olmaz

Nilay: ben iyileştiğine eminim
Nilay: ayrıca anlayışla karşılaman çok hoş bir davranış olmuş

Çağan: Yine de tedbiri elden bırakmayalım biz

Nilay: öyle olsun bakalım

Çağan: Bakalım bakalım
Çağan: Yüzük nerede
Çağan: Hala parmağında mı

Nilay: Niloya yuttu yüzüğü ya

Çağan: Yutturmazsın ki
Çağan: Şaka yapıyorsun

Nilay: evet aşfmwlzkaş
Nilay: ama sen hemen anladın
Nilay: zevkli olmadı böyle

.....

evet arkadaşlar nasıl buldunuz bölümü?

sizce Alp Nilay'ın hayatından çıktı mı? yoksa rol mü?
ya da sizce tekrar bir araya gelirler mi??

yeni bölüm 1-2 güne gelir aşklarım 💞
siz yeni bölüm gelene kadar beni takip etmeyi ve bölümü beğendiyseniz oy 🌟 vermeyi ve yorum 💬 yapmayı unutmayınnn seviliyorsunuz 🥰😽

Bir Kedi Meselesi | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin