9. Bölüm

428 18 7
                                    

Selamm

Umarım bölümü beğenirsiniz 🤎

Oy verip yorum yaparsanız çok sevinirim 💕🔥



Gözleri gözlerimden ayrılmıyordu. Kafamı aşağı yukarı salladım,
"Aynen." Arkamı dönüp gidecekken bileğimden tuttu.
"Bu nasıl bir tepki Vera? Ne aynen? Aşık oldum diyorum sana." Dedi sesi sakindi ama gözleri aynı sakinlikte değildi.
"Nasıl bir tepki vermemi bekliyorsun Demir? Akşamı beni öpüp gecesi eski sevgilisinin kollarına giden adamın hangi kelimesine inanayım?" Dedim, ona döndüğümde gözlerimiz tekrar birleşti.

"Bir dinlesene Vera!" Kolumu farkında olmadan sıkıyordu.
"Bırak." Dedim sert bir ses tonuyla, bırakmadı.
"Demir dudaklarından çıkacak tek kelimeyi duymak istemiyorum. Kolum acıyor, bırak." Eli gevşedi ama bırakmadı.
"Dinleyeceksin Vera. Emin ol sana karşı hislerim olmasa sana bir açıklama gereği bile duymam." Dedi net bir şekilde, bileğimi hızla elinden kurtardım.
"Açıklama yapma zaten Demir. Yapma.  Gerek yok, aramızda birşey olacağını düşünen salak benim." Dedim ve kapıya doğru ilerledim.

Arkamdan geldi,
"Nereye?"
"Seni ilgilendirmez."
"İlgilendirir. Seni ne kadar ilgilendiren bir konuysa beni de o kadar ilgilendirir." Hızla ona döndüm.
"Hayır. Nasılsa aramızda evli olmamızdan başka hiçbirşey yok. Biz sadece bir kağıt parçasından ibaretiz." Dedim ve kapıya doğru ilerledim. Demir hızla bana yaklaşıp sırtına aldı. Yüzüm onun sırtına dönükken hem bağırıyor hem de sırtına vuruyordum.

"Demir bırak!"
"İndir beni!"
"Demir!"
"Bırak dedim ya bırak!"
"Senden nefret ediyorum!" Diye bağırdım.
"Hayır." Dedi,
"Evet."
"Hayır."
"Evet, evet, evet!" Dedim hırsla çemkirerek, Demir güldü.
"O kısmı geçitik, biz zaten evlendik evet diye bağırmana gerek yok." Ded saçma bir espri ile, bide alay ediyor manyak herif! Ben de alayla güldüm.
"Yok, ben bu eveti seni boşarken hakim, 'boşanmak istiyor musun?' diye sorduğunda kullanıcam." Dediğimde hâlâ sırtına vuruyordum.

Ben bağırana kadar odaya gelmiştik bile,
"Bırak artık!" Dedim son kez ve beni sırtından indirdi.
"Bir daha bana dokunma. Tüm gece Seline yeterince dokunmuşsundur." Dedim birkaç adım geri giderek,
"Öyle bir şey olmadı. Dinle diyorum, anlatayım." Derin bir nefes aldım.
"Anlat." Dedim sabırla, anlatmaya başladı.
"Eve gelirken telefonum çaldığında Selin'in canına kıyacak raddeye geldiğini öğrendim. Benim yanına gitmemi istiyormuş, ben de seni eve bırakıp onun yanına gittim. Bir sürü kavgadan sonra sakinleştirdim ve yatması için yatağına götürdüm. Evden çıkacakken tuttu, bırakmadı. Ben de daha fazla kötü olmasın diye yanına öylesine uzandım. Sonra yorgunluktan uyuya kalmışım." Büyük bir kahkaha attım.

"Şey dicem ya, üzerini çıkartıp mı yatağa öylesine yattın?" Göz devirdi.
"Hayır tabiki, ben uyuduktan sonra o fotoğrafta gördüğün herşeyi o yapmış." Dedi,
"Tamam, yalanlarını sıraladığına göre artık odadan ya sen çık, ya ben çıkıcam." Dedim sakin bir ses tonuyla,
"Ya amına koyayım, hâlâ yalan diyor!" Dedi sesini yükselterek, hâlâ sessizce ona bakıyordum. Sinirle odadan çıktı, sinirli olması çok da umrumda değildi açıkçası.

Koltuğa oturup fotoğrafa tekrar baktım. Selinin üzerinde siyah bir gecelik vardı, elini Demir'in çıplak bedenine koymuş bir de bana atmak için fotoğraf çekmişti. Yutkundum. İçimde bir yerlerde yanan bir yangın vardı. Bu fotoğrafı gördüğümden beri harlanarak yanıyordu. Kapı çaldı, Demir'in çalmadan girdiğini bildiğim için Demir olmayacağını düşünüp 'gir' dedim.

Neriman hanım,
"Vera hanım, Demir bey ve bir misafiriniz salonda sizi bekliyor." Dedi, ister istemez kaşlarım çatıldı.
"Misafir mi?" Diye sorduğumda başını salladı.
"Evet."
"Tamam iniyorum." Dedim ve gitti. Ayağa kalktım, üzerimi düzelttim ve odadan çıktım.
Merdivenlerden inmeye başladığımda salon görüş açıma girdi. Sadece salon değil iki basamak daha indiğimde Selini de koltukta otururken gördüm.

Ateş ve Kor Where stories live. Discover now