23. Bölüm

331 22 0
                                    

Selaam

Nasılsınız?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 🤍

Keyifli okumalar

Uyandığımda kolumda bir serum ile hastane odasında yatıyordum. Annem yanı başımda oturuyordu. Benim uyandığımı fark ettiğinde,
"Kızım" dedi gülümseyip saçlarımı okşarken, Demir'in gözleri bize döndü. Hızla yanıma geldi.
"Sevgilim, iyi misin?"
"İyiyim. Neden böyle olmuş?" Diye sordum merakla,
"Sen biliyor muydun?" Diye sordu, kaşlarımı çattım.
"Neyi?"
"Hamile olduğunu." Ne? Aynı soruyu dışımdan sormam gerekiyordu.
"Ne?"

Annem,
"3 buçuk aylık hamileymişsin." Dedi gülümseyerek, içimi değişik bir his kaplamıştı. Korkuyor muydum? Heyecan? Üzüntü? Sevinç? Hangi duyguyu yaşıyordum. Sanırım hepsini bir arada yaşıyordum. Nasıl olmuştu da bu kadar çok gizleyebilmişti kendini? Demir'e baktım. Gözlerim buğulaştı, Demir önümde eğilip elini yanağıma koydu.
"İyi misin?" Dedi gözümden akan tek damla yaşı silerken,
"Bebeğimiz olucak." Dedim göz yaşlarımın altından gülümserken, o da gülümsedi.
"Bebeğimiz olucak sevgilim." Birbirimize sıkıca sarıldık.

Geri çekildiğimde annemle göz göze geldik. Onun da gözleri dolmuştu, ona da sarıldım. Kulağıma fısıldadı,
"Çok güzel bir anne olacaksın. Benim gibi olmayacaksın. Ben de bundan sonra sadece iyi bir anneanne olmak için çabalayacağım." Gözümden akan bir yaşı daha elimin tersiyle sildim.
"Hâlâ bir anneye ihtiyacım var. Hem artık hormonlarım bir çocuk gibi olacak zaten." Dedim gülerek, o da güldü.

Dakikalar sonra abim odaya girdi.
"Vera'm" dedi yanıma gelip, annemle Demir'e baktı. Demir kafasını salladığında gülümseyerek bana döndü abim.
"Dayı oluyormuşum." Güldüm.
"Eh biraz öyle olmuş. Ben de yeni öğrendim." Dedim gülerek, sıkıca sarıldı.
"Tebrik ederim güzel kardeşim benim."
"Teşekkür ederim abicim." Dedim geri çekilirken, kapı tekrar açıldı ve doktor girdi.

"Haber alınmış diye tahmin ediyorum?" Dedi,
"Evet, aldım." Dedim sevinçle,
"Çok güzel, tebrik ederim o zaman. Kendinizi çok yormuşsunuz Vera hanım, bundan sonra böyle uzun süre ayakta kalmalar yok."
"Tamam." Dedim başımı sallayarak,
"O zaman sizi muayene edip taburcu edelim."

Yarım saat içinde muayene olup çıkmıştık. Araba gidiyorduk. Demir,
"E sen artık şirkette çalışamayacaksın." Gözlerimi ona döndürdüm.
"Ee?"
"Benim bir asistana ihtiyacım var." Gülümsedim.
"Düzgün birini bulursan niye olmasın aşkım?" Dedim dişlerimi sıkarken,
"Hee, öyle diyosun." Dedi sırıtarak,
"Demir, bak ben hamileyim. Hormonlarım hamile olduğumu öğrendiğim andan beri tavan. Sana doğurana kadar trip atarım görürsün." Kahkaha attı.
"Kaldı 7 ay." Gülmemeye çalışırken yanaklarımın içini ısırıyordum.

Elimi karnıma koydum.
"Demir," yola bakarak cevap verdi.
"Efendim?" Dolan gözlerimi ona çevirdim.
"İçimde bir can büyüyor." Gözlerini bir kaç saniyeliğine benim buğulu gözlerime çevirdi.
"Evet sevgilim."
"Biz anne baba oluyoruz." Gülümsedi.
"Evet. Anne baba oluyoruz." Yeniden gözlerini yola çevirdi.
"Peki, ya olamazsak? Ya ben kötü bir anne olursam?" Demir birkaç saniye sonra arabayı deniz kenarının önüne park etti.

Arabadan indi ve gelip benim kapımı açtı.
"Hadi gel."
"Nereye?"
"Biraz temiz hava alıp konuşalım. Olur mu?" Başımı aşağı yukarı salladım.
"Olur." Arabadan indim. Ellerimizi bırakmadan banka doğru yürüdük ve oturduk. Kendimi daha fazla tutamadan hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Demir elini omuza attı ve beni kendine çekip sarıldı. Onun omuzunda hıçkıra hıçkıra ağlarken aynı zamanda konuşmaya çalışıyordum.

Ateş ve Kor Where stories live. Discover now