13. Bölüm

358 18 4
                                    

Selaamm

Umarım bölümü beğenirsiniz:))

Oy ve yorum yapmayı unutmayın 🌼

Sizi çok seviyorumm

İyi okumalarr <3

Demir Ateş

Kan gerekiyordu. Hemen doktora doğru bir adım attım,
"Ben veririm." Dedim sanki hemen kanımı Vera'ya verebilecek gibi, doktor,
"Hemşire gelir birazdan sizden kan alır. Tahlillerden sonra kan gurubunuz uygunsa acilen aktarırız Vera hanıma." Dedi, başımı olumlu salladım. Doktor gitti.
Dakikalar sonra hemşire geldi ve bir odaya geçip birkaç tüp kan aldı.
Pamuğu kan aldığı yere bastırdı ve ellerini çekti.
"Geçmiş olsun, tahliller 1-2 saate çıkar kanınız uygunsa tekrar kan alıcağız sizden." Dedi, odadan çıkıp tekrar ameliyathanenin kapısına gittim.

Birkaç saat içinde hepimizin kanı alınmıştı ve hiçbirimizin kan gurubu uyumlu değildi. Delirmiş durumda kan verebilecek kişi arıyorduk. Heryeri, herkesi aramıştım, araştırıyordum. Murat da gelmiş, ve kan vermişti ama onun da kan gurubu uyuşmamıştı.

Ne yapacağımı düşünürken telefonum çaldı. Bilinmeyen bir numaraydı. Ayağa kalkıp dışarı çıktım. Telefonu açıp kulağıma koydum.
"Alo?"
"Demir Ateş," bir kadın sesiydi. Kaşlarım çatıldı,
"Evet. Kimsin?" Dedim sorgular bir tınıyla,
"Sana gerçeği söyleyeceğim ama asla senden benden başka biri bilmeyecek."
"Uzatma. Kimsin?"
"Eğer başka birine söylersen canından çok sevdiğin üvey kardeşini bir daha göremezsin." Dişlerimi sıktım.
"Kimsin? Kardeşimi karıştırma. Nefesini keserim." Dedim tehditkâr bir şekilde,
"Şşş, sakin ol. Söyleyeceğim. Sadece uyarmak istedim."
"Uzatma dedikçe uzatıyorsun. Kimsin?"
"Vera'nın öz annesiyim." Kaşlarım daha çok çatıldı. Vera'nın annesi Vera'nın doğumunda ölmüştü.
"Ne saçmalıyorsun? Oyun oynamanın zamanı değil." Tam kapatıyordum ki tekrar konuştu.
"Kızım için kan verdim az önce." Dedi,
"Ne?" Ben şaşkınca etrafı incelerken içerden sesler gelmeye başladı.

Korkuyla içeri girdiğimde,
Hemşire ve doktorlar hızla ameliyathaneye giriyordu. Alacağım cevabın korkusuyla sordum.
"Noluyo?" Korkudan kalbim atmıyordu sanki,
"Kan bulundu. Ameliyata devam edeceğiz." Dedi ve içeri girdi. Kan bulunmuştu. Vera kurtulacaktı.
Doktorun arkasından öylece baktım. Zeynep ve Akın tereddütle yanıma geldi,
Akın,
"Noldu? Kötü birşey mi ol-" sözünü kesip cevap verdim.
"Kan bulunmuş." Dedim başka birşey demeden.

Zeynep,
"Ne?" Diye şaşkınca sordu, Akına bana döndü.
"Senin çevrenden biri mi?" Başımı sağa sola salladım. Şimdilik kimsenin bilmemesi gerekiyordu.
"Kim o zaman?" Diye sordu anlamazca,
Akın,
"Bilmiyorum." Dedim sadece, derin bir nefes aldım ve koltuklardan birine oturdum.

                      ...................

2 saat aradan sonra ameliyat sonunda bitmişti ve doktor 15 dakika sonra normal odaya alınacağını söyleyip gitmişti. Hepimiz rahat bir nefes aldıktan sonra ameliyathanenin kapısı açıldı ve onu gördüm. Vera'yı, sedyenin üzerinde gözleri kapalı bir şekilde uyurken gördüm. Yutkundum.

Normal odaya girdikten sonra serum taktılar ve kendisinin uyanacağını söyleyip odadan çıktılar. Vera'nın bu halini görünce içim öfkeyle doluyordu. Hızla odadan çıktım, derin derin nefesler almaya başladım. Kafam karmakarışıktı. Vera'ya kim yapmıştı bunu? Vera'nın annesi ölmemiş miydi?

Zeynep'in sesini duyduğumda arkama  döndüm. Zeynep kapının önünde durmuş gülümseyerek bana bakıyordu.
"Abi," gözlerimi ona çevirdim.
"Hı?" Dedim dalgınlıkla,
"Vera uyandı."

                           💙🫶

Vera Seray

Başımda ve sırtımda ağrıyla gözlerimi araladım. Başımda abim ve Zeynep vardı. Abim benim uyandığımı fark ettiğinde gülümsedi ve hafifçe saçlarımı okşadı.
"Kardeşim, iyi misin güzelim?" Diye sordu, gözlerinde hâlâ telaş vardı.
"Hı, hı" diye bir cevap verdim. Ardından gözlerim Demir'i aradı,
"Abi, Demir nerede?" Diye sordum, abim,
"Az önce çıktı odadan," dedi, Zeynep gülümseyerek,
"Dur, bekle çağırayım." Dedi ve odadan çıktı.

Abim yatağın yanında diz çöktüğünde göz göze geldik.
"Bir yerin ağrıyor mu? Doktoru çağırayım mı?" Diye sordu ard arda, kafamı sağa sola salladım olumsuzca, kapı açıldığında gözlerim o tarafa döndü.
Demirle göz göze geldiğimizde hafifçe tebessüm ettim.
Hızla yanıma geldi ve saçlarımı okşayıp öptü.
"İyi misin sevgilim? Bir yerin de ağrı var mı?"
"İyiyim, biraz ağrım var sadece." Dedim hafif pürüzlü ses tonumla, eli yanağımdayken geri çekildi.

"İlk kez bu kadar çok korktum ben Vera." Yutkundum.
"Ben de." Dedim, gözlerimi başka tarafa çevirdim.
"Korkmak yok bundan sonra. Ne olursa olsun bundan sonra sana zarar gelmesine izin vermeyeceğim." Dedi güven verir bir şekilde, başımı yavaşça aşağı yukarı salladım.
Zeynep,
"Kanı kim vermiş hâlâ bilmiyor musunuz?" Diye sordu, hepimizin gözleri ona döndü.
"Siz vermediniz mi? Başka biri mi verdi?" Diye sordum merakla, Zeynep başını olumlu şekilde salladı.

"Kim? En azından teşekkür edeyim. Hayatımı kurtardı sonuçta." Abim araya girdi bu sefer de,
"Bilmiyoruz. Bulucaz." Dedi, Demir'e baktım. Demir ise gözlerini duvara sabitlemiş dalgınca bakıyordu.
"Demir," cevap vermedi. Beyaz duvara bakmaya devam etti.
"Demir!" Dedim, biraz sesimi yükselterek, Demir'in gözleri sonunda beni buldu.
"Efendim?"
"İyi misin sen? Birşey mi oldu?" Diye sordum, ne kadar mantıklı bir soru sordum ya, yok canım birşey olmadı. Asla ben vurulmadım.

Demir,
"Hayır, iyiyim. Daldım öyle." Dedi yanımdaki koltuğa otururken, kapı çaldığında o tarafa baktım. Genç bir kadın doktor girdi.
"Geçmiş olsun." Serumuma baktı.
Teşekkür ederim."
"Nasılsınız? Ağrı var mı?"
"Biraz,"
"Normal. Bu gece burda kalacaksınız. Yarın da durumunuza göre taburcu ederiz. Ama bu gece yanınızda birinin kalması gerekiyor." Dedi, başımı salladım.
"Şimdilik iyisiniz. Birşey olursa hemen çağırın." Dedi ve odadan gülümseyerek çıktı.

Demir ve Akın aynı anda,
"Ben kalırım." Dedi, ikisine de baktım. Onlar ise birbirine baktılar birkaç saniyeliğine, Demir,
"Ben kalıcam." Dedi net bir şekilde, Akın,
"Sen dalıp gidiyorsun. Git evine, ben kalırım." Dedi, Zeynep ve ben sus pus onları izliyorduk. Demir sinirle ona döndü,
"Hayır. İyiyim. Gerek yok, ben sana hâlâ zerre güvenmiyorum Akın. Ne olursa olsun." Dedi, abim dudaklarını araladı konuşmak için ama izin vermeden araya girdim.
"Yeter. Kim kalıyorsa kalsın ama lütfen burda kavga etmeyin." Dedim ciddi bir şekilde, Zeynep,
"Vera doğru söylüyor. Kız yeni ameliyatdan çıktı. Bırakın biraz dinlensin, toparlansın." Dedi, fazlasıyla haklı bir şekilde.

Gözlerimi kapattım ve derin bir nefes aldım. Uyumak, dinlenmek istiyordum.

                       .................

Gözlerimi sesler ile araladım. Hâlâ etraf karanlıktı Demir yanımda değildi, hatta odada da değildi. telefonumu elime aldım ve aradım. Defalarca çaldı ama açmadı. Yavaşça yataktan doğruldum ve yorganı üzerimden çektim. Ayağa kalktığımda kapı açıldı ve Demir girdi.
"Napıyorsun?" Diye sordu,
"Aradım açmadın, merak ettim. Sana bakacaktım." Dedim,
"Hava almaya çıkmıştım. Duymamışım telefonu, kalkma." Dedi yumuşak bir sesle,

Yatağa tekrar uzandım. Yanıma yaklaştı, saçımda gezindi elleri, 
"Bir yerin ağrıyor mu?" Dedi ilgiyle, başımı sağa sola salladım.
"Tamam hadi yat. Dinlen. Ben buradayım." Yanımdaki koltuğa yerleşti.
"Sen de çok yoruldun benim yüzümden." Başını omuzuna hafifçe eğdi.
"Senin yüzünden değil. Gereksiz yere kendini suçlama. Hadi uyu. Beni değil kendini düşün sevgilim." Dedi, gülümsedim.

"Herkes sevdiğini düşünüyor işte, napcan?" Dedim sırıtarak, dudağının yanı kıvrıldı.
"Ben de bu gece sevdiğim için dayanıcam işte." Dedi,  sessizce kıkırdadım.
"Hadi, hadi uyu. Merak etme ben burdayım. Seni izleyerek dinleniyorum ben." Gülümseyerek gözlerimi kapattım.

Güvendeydim. Rahatça uyuyacaktım. Derin bir nefes aldım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.





Tiktok:sennvebenn_1
Takip ederseniz sevinirim ballarım❤️❤️

Ateş ve Kor Where stories live. Discover now