45.BÖLÜM: İtiraf

992 98 11
                                    

Aynaya bakarak saçlarımı düzeltirken yataktan sesi geldi. "Gidiyor musun?" Ona dönmeden üstümü düzeltmeye devam ettiğimde kalkarak arkama geldi ve ellerini karnımın üstünde bağlayıp beni kendine yasladı. "Biraz daha kalsaydın."

Ellerini açmasını sağlayıp ondan uzaklaşırken masaya yöneldim. "Bugünki konseye katılmam gerekiyor." Oflayarak yatağa geri oturup beni izlemeye devam ettiği sırada masadan evlilik yüzüğümü alarak parmağıma taktım.

"Nereye kadar böyle gidecek Beatrice? Gizli gizli görüşmekten sıkıldım. En azından..."

Onu boş bakışlarla süzdüm. Gözlerim çıplak üst bedenine takıldı. "Yasak bir ilişki yaşadığım duyulursa ikimizin de başına neler gelir, biliyor musun?" Elbisemin göğüs kısmını düzelttim. "Sen idam edilirsin ben de afaroz. O yüzden bana sürekli bu durumdan sıkıldığını söylemekten vazgeç. Ben evli bir kadınım."

Gözlerini alayla devirirken ağzının içinden homurdandı. "Ne evlilik ama! Kral kraliçeyi, kraliçe kralı aldatıyor."

Dişlerimi sıkarak yüzümü buruşturdum ve odadan çıktım. Bazen tam bir aptal gibi davranıyor olması beni deli ediyordu. Kapıda Maira ile karşılaştığımızda endişeyle etrafa bakındığını gördüm. Elindeki kadehi bana uzattı. "Kraliçem, ben de yanınıza geliyordum. Anthony öğle yemeği için uğramadan saraya dönseniz iyi olacak."

Birkaç aydır bunu çok sık yapıyordum. Maira ve Anthony gerçeği biliyorlardı. Onların yaşadığı kaleye gizlice geldiğim ve Aldous ile beraber olduğum ortaya çıkarsa ortalığın karışmaması adına onlara bunu söylemiştim. Anthony çok sinirlenmiş ve başıma geleceklerden korkup bu yasak ilişkiye devam etmemem için beni defalarca uyarmıştı. Bu yüzden son zamanlarda gözüne batmamak adına Maira ile işbirliği yaparak gizlice kaleye gelip yine gizlice ayrılıyordum.

Evliliğimin ilk gecesi Aldous ile beraber olduğumda içimde büyük bir pişmanlık peydahlanmıştı. Sabah olmadan saraya dönmüş ve Percival'ı beklemiştim. Geldiğinde karşısına çıkıp o kızın yanına gitmesinin yanlış olduğunu, bu duyulursa itibarımızın yerle bir olacağını söylemiştim. O da bana temkinli olacağını lakin Agnes'in yanına gitmeye devam edeceğini, zaten bir yıl sonra ayrılacağımızı söylemişti. Büyük bir üzüntüye kapılıp haftalarca odamdan çıkmamıştım. Peşine taktığım muhafızlar gizlice onu takip ediyordu. Agnes'in yanına gitmeye devam ediyordu. Bu saygısızlığı kendime yediremeyerek odamdan sonunda çıkmış ve bende Aldous ile yasak ilişki yaşamaya başlamıştım.

Düzenlediğimiz balolarda ve insanlar içinde gerçek bir evli çift gibi davranıyor, örnek kral ve kraliçe oluyorduk. Lakin işin iç yüzü bambaşkaydı.

"Şimdi gidiyorum. Öğleden sonra saraya gelirsin."

Arkamdan koşturdu. "Kraliçem, bekleyin!" Arkamı dönüp yeniden ona baktığımda elindeki kupayı salladı. "Bunu içmeniz gerekiyor."

Sertçe yutkunarak elinden kadehi aldım. Gebe kalmamam için bana yine otlar kaynatmıştı. Kadehin içine düşünceyle baktım. "Buna ihtiyacım yok Maira. Gebe kalamayacağımı biliyorsun."

Dudaklarını ısırdı. "Evet ama bu sadece bir ihtimal."

Kadehi ona geri uzattım. "Bir ihtimalden fazlası. Benim gebe kalmam mümkün değil. Bana sürekli bunu hatırlatmaktan vazgeç artık."

Üzüntüyle fısıldadı. "Sizi hekimlerin muayene etmelerine izin vermelisiniz. Arşidükten gebe kalmanız zaten doğru değil lakin kraldan..."

Kadehi öfkeyle yere fırlattığımda yerinden sıçradı. "Percival ile sahte bir evliliğin içinde olduğumuzu biliyorsun! Gebe kalmamın da imkansız olduğunu! İkimizin dışında hiç kimse bu gerçeği öğrenmemeli. Milo'yu bu yüzden varisim ilan edip canını bağışladım. Benden sonra tahtıma çıkabilecek tek kişi o. Soy onunla devam edecek, o krallığımın son şansı. Eğer hekimler beni muayene ederlerse gebe kalamayacağımı bütün dünya öğrenir ve düşmanlarım erkenden Milo'yu tahta çıkarmak için harekete geçerler. Daha da kötüsü ülkemin yerle bir olması için onu öldürebilirler bile." Başımı iki yana salladım. "O daha bir çocuk. İyi eğitimler alıp siyaseti öğrenebilmesi için seneler geçmeli. Bu yükü kaldıramaz. Beni anlıyor musun?"

GAYRİMEŞRU PRENSESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin