《44》

807 68 35
                                    

Bol bol yorum atın lütfen okuması çok sarıyor:)

.

.

.

Atlı arabaların üzerindeki arabacılar biraz daha hızlanmak için atları kamçılıyorlardı. Her yerde boş bir gürültü, tahta kutular, saman parçaları ve daha akla gelebilecek bir sürü ıvır zıvır doluydu.

Sadece güvertede bulunanlar değil, limanda bekleyen çocuk, kadın ve erkeklerde bir o kadar heyecanlıydı.

İki saat sonra uzun bir yolculuk başlayacaktı.

Dev Tataona gemisi limandan uzaklaşacak ve bir daha bir ay sonrasına kadar hiç gelmeyecekti. Geminin içindekilerde. Tabi dönebilirlerse.. Heyecandan gülümseyen bir sürü insanın aslında içlerindeki korku buydu ancak dışa vurup iç karartmaya gerek olmadığı için böyle neşeli davranıyorlardı.

Tok bir ses "Hazır mısın?" dedi. Sesin sahibi tahta zeminde ilerledikçe postallarının topuğu örüntü bir ses çıkartıyordu.

Jimin uzun boy aynasından arkasından gelen eşine baktı. Arkasını dönmeden eşinin kollarını beline sarmasını beklemişti. Beklediği gibi olmuş fazla olarak boynuna bir de öpücük almıştı.

Bulunduğu kollar arasından çıkarken arkasını döndü Jimin. "Çok heyecanlıyım!" Kendisi söylememiş olsa bile sesindeki gürlük bunu belli ediyordu. Aynı şekilde tedirgin olmuş ve korkuyor olduğunu da gösteriyordu.

Bir şey demedi Jungkook. Eşi ne hissediyorsa haklıydı. Zira kendisi de aynı hissediyordu. Sadece dışa vurmak istemiyordu.

"Yanına özellikle almak istediğin bir şeyler var mı?"

Jimin kafasını hayır anlamında şirince sallamıştı.

Gemi için bir zil sesi duyuldu. İkili aynanın önünden çekilerek dışarı çıkmışlar, halkın alkışları eşliğinde ilerlemeye başlamışlardı.

Kalabalık arasından onlara iyi dilekler bulunanlar, destekleyici cümleler kuranlar ve daha bir çok iyi şeyi bağırarak tatlı bir karmaşa çıkartmışlardı.

Gemiye en son binen Prens ve eşi sonrasında güverteden karaya uzanan büyük rampa yavaşça gemiye çekilmeye başlamıştı.

Ardından alkışlar kraliyet üyeleri için değil, güvertede bulunan rütbeli veya çaylak askerler için gelmişti.

Devasa gemi büyük seslerle limandan kalkış yapmaya başlamıştı.

Rütbe gereği gemide bulunan en yetkili kişi Jungkook olsa dahi, geminin kaptanı olan aynı zamanda bir korsan olan yüzbaşı Maximiliano ve mürettebatı bulunuyordu.

Tataona gemisi yıllarca en bilindik, denizlere hüküm salmış üstelik diğer serbest gemilere korku salan ve geçmişi pek de temiz olmayan bir gemiydi. Fakat önemli bir detay vardı ki geminin ilk kaptanı Eun-jeong Alfa kralının en yakın dostlarından birisiydi.

Son çıkan bölge savaşlarında gösterdiği üstün başarı sayesinde alfa kral Eun'a bir gemi hediye etmişti. Bu gemiyle istediği her şeyi yapabileceğini söyleyen de kralın ta kendisiydi. Başlangıçta gemi gibi Eun'nun aklındakiler de küçüktü. Gördüğü her su parçası ve ayak bastığı her topraktan aldığı bilgiler onu böbürlendirmişti. Gittiği her ülkede gemisine sürekli bir şeyler katarak kademeli olarak büyütmüştü.

Aynı zamanda mürettebatını da. Gittiği her ülkeden ya da adada yaşayanlardan bir tane asker atıyordu kendine. Yelken açtığı yerler denizleri aşarak okyanus haline gelmeye başlamıştı. Bir kez uzaklaştığında bazen yıllarca dönmüyordu.

Spoiled Prince ❦ JikookWhere stories live. Discover now