Tıpkı kardeşler gibi

40 7 3
                                    

Yataktan kalktım ve saate baktım.Saat sekizdi ve düşünmem için beş saat vardı.Kahvaltıya inmeyi çok da istemiyordum dün Burak tarafından rezil edildiğim için.Rezil olmak bir yana,kim ederse etsin canımı Burak'ın ettiği kadar yakmazdı.Haksız mıydım?Bilmiyorum...Ben ona kardeşim olduğunu söylerken yanlış bir şey söylemedim.Tokatım yanlıştı evet...Kabul ediyorum.

Cesaretimi toplayıp yataktan kalktım.Günlerdir toplamadığım yatağımı toplayıp,pijamalarımı değiştirdim.Odanın anahatarını iç kısımdan aldım,bu sefer kapıyı kilitleyecektim.Tabikide kamera kayıtlarını kontrol ettirecektim ancak şuan pek zamanım yok.

Kapıyı kilitleyip yemekhaneye indim.Şaşkın gözlerle masada Burak ve bir kızın oturduğunu gördüm.Ne oluyordu!Dört senedir bir kızla konuşmayan Burak şimdi mi konuşuyordu?Nedense ayaklarım o tarafa yöneldi.Burak'ın kardeşi olarak kızı tanımam gerekiyordu.

Yanlarına doğru ilerledim.Masanın yanına doğdu geldiğimde hepsinin bakışları bana döndü.Kızla göz göze geldik.Burak bu kızı sevebilir miydi?Sevebilirdi...

Kızın gözleri elayla karışık kahverengiydi,saçları çok güzeldi sanki masallarda ki gibi...Boya mıydı?Zannetmiyorum.Turuncu,tek renk kumral saçları vardı.

"Buyur" dedi Burak sanki beni tanımıyormuş gibi."Kardeşini mi merak ettin yoksa?" diye sordu tripli tripli."Evet,kardeşimi merak ettim.Rahatsız mı oldun?" diye sordum.Burak'a neden düşmanı gibi davranıyordum?O da aynı şekilde bana."Evet" dedi.Bana artık düşmandı. O gün söylediklerim onun neden bu kadar rahatsız etmişti."Peki...Rahatsız ettim galiba-" sözümü kesip "Evet" dedi."Tamam.Şimdi gidiyorum ancak bu an hiç unutulmayacak bir zaman Burak.Sende unutma.Aynı bu masada,aynı şeyleri bu kez ben sana söylerken bulacaksın kendini!" Burak'la konuşmak istemiyordum.Ondan uzak durmaya çalışıyordum ama neden buraya gelmiştim?Arkamı dönecekken o kız konuştu.Sesi ince bir ses tonuna sahipti.Zarif ve nazik bir kızdı."Neden?" diye sordu Burak'a."Ben bu kadar rahatsız olmazdım kardeşimin karşı cins birine hoşgörüyle yaklaşmasına"dedi.Beklemediğim bir şekilde Burak'a karşı çıkıyordu."Ama ben sen değilim." dedi Burak."Ama" diye devam etti kız "Şuan zaten bana benzemek için çabalamıyor musun Burak?"ne!Ne diyordu bu kız.Kızın başı bana doğru döndü,gözlerimin içine baktı."Ben yalanlardan hoşlanmam.İsmim Nesrin.Burak'la daha dün tanıştık.Çocukla kavga ettiklerinde sakinleşmesine yardımcı oldum.Kısacası psikoloğu diyebiliriz."Burak şaşırarak"Psikoloğum mu?" diye sordu gözlerini kısarak ve anlamamış gözlerle."Evet Burak psikoloğun.Dün sarhoşken bana 'Yardım eder misiniz hanım efendi artık ben katlanamıyorum bu hayata.Siz nasıl dayanıyorsanız banada öğretin'diyerek dil dökünce bende dayanamadım.Hiç itiraz etme.İnsanlar hep sarhoşken gerçekleri dışarı atar.Sende bunu yaptın."nasıl?Burak mı sarhoş olmuştu hem de bu kızın yanında.Ama kız o kadar sakin ve düzenli konuşmuştu ki hoşuma gitmişti..İsmi Nesrin'di,çok nadir duyuyordum bu ismi."Güzel,sevindim.Ben Doğa" elimi uzattım ve havada ki elini sıktım."Sen Burak'la bağlantını anlatmayacak mısın?" diye sordu."Konumuz Burak değil,ama madem bağlantımızı merak ettin" Burak'a doğru baktım bizi sakince oturduğu yerden izliyordu tekrar başımı Nesrin'e çevirdim "Dört yıldır beraber büyüdük,tıpkı kardeşler gibi..."tıpkı kardeşler gibi..."Sende bize kardeşler diyebilirsin."dedim net bir sesle."Bundan emin olabilirsin..."

Doğa'nın Rüzgar'ıWhere stories live. Discover now