O zamandan sonra bedenim daha çok yandı,kavruldu.O iğneden sonra ne yaptıklarını bilmiyordum...Yanan yüzümden düşen yaşların yanağımı yakmasını bile zor hissediyordum.Damarlarımda sanki gerçekten zehir vardı...Yanıyordum...Vücudum çok sıcaktı ancak ben -34 derecelik bir soğukta gibi hissediyordum...Sırtımda,yağan yağmurun suyunu hissediyordum.Çünkü sırt üstü yerdeydim!Vücudumda yağan yağmurun ve esen rüzgarın serinliği daha çok üşümeme neden oluyordu...
Gözlerimi açtım zorla.Beni bırakmışlardı.Ne yapmışlardı bilmiyordum ancak canım çok yanıyordu...Çıkmaz bir sokakta,yağan yağmurun altındaydım.Üzerimde kısa kollu bir tişört vardı.Sanki üşümemi daha çok istiyorlardı...Öylece durdum...Sanki 17 senedir çektiğim acıları buraya bırakıyor gibi... Sırtım yerdeydi evet!
Sanki bende üşümeyi daha çok ister gibi hareket etmek yerine kendimi daha çok bıraktım yere.Acı yüzünden ekşiyen yüzüm düzeldi,kasılan vücudun kendini saldı.Sanki ölümü bekler gibi...Gözlerim de bıraktı kendini...
Yağmur dahada hızlandı,sanki oda benim soğuktan ölüp kurtulmamı ister gibi..Bilmem belki 10 dakika.Belki 3 saat oldu duralı...Zamanı bile ölçemiyordum artık...
Yağmurun biriken suyuna basan ayak sesleri geldi...Önümde durdu.Yanıma doğru oturdu ve oda benim gibi sırtını yere verip uzandı.Kolu koluma değdi...Kokusu gelene kadar kim olduğunu anlamasamda,kokusu nedeniyle Rüzgar olduğunu anladım...Rüzgar...
Yarım saate yakın öylece gözlerim kapalı durdum...Dayanamayıp ona doğru çevirdim başımı.Gözlerimi açtığımda o güzel yeşil gözlerini gördüm...Bir çift gözün bu kadar güzel olması beni benden alıyordu...
Bana bakıyordu...Yanıma geldiğinden beri bana bakıyordu...Bunu hissediyordum...Ben bakınca daha derin baktı bana,sonra gözleri gözlerime baktı...Eli kalktı...Kalkan eli yanağıma doğru uzandı.Yapmadım hiçbirşey..Bu kez yapmak istemedim...
Yumuşacık eli yanağıma değdi...Yanağımı avuç içine yerleştirdi...Bu soğuğa bu yağmura rağmen elleri sıcacık bir şekilde güven veriyordu...Sıcacık eli gözlerimi kapatarak derin bir nefes vermeme neden oldu...Nefesim yüzüne değdi...Bu onunda derin nefes vermesine neden oldu...Nane şekeri kokan ağzı çok ferahtı.
Baş parmağı dudağıma doğru gitti,halen kanaya dudağımın sol tarafını sildi...Daha derin baktım gözlerine,daha güzel...Daha samimi geldi bana,daha içten...
VE O SES...BU ANI BÖLEN O SES,BURAK'IN SESİ!
YOU ARE READING
Doğa'nın Rüzgar'ı
Mystery / Thriller"İntikam isteği duygusunu hiç tattın mı?Bir kere bile dayandığın ağacın yıkıldığını hiç gördün mü?" "Hayır." dedi dürüstçe. "Tattığında,ve yıkıldığını gördüğünde aynı acıyı iliklerine kadar hissedeceksin." "Sen mi?Sen mi ihanet edeceksin bana Doğ-"...
