Yılların Cağsusluğu

14 2 4
                                    

                             3 Sene Sonra
                     Rüzgar'ın Anlatımlıyla

Çalışma masamda ki kahveden bir yudum alıp,tekrar evraklara döndüğümde kapı açıldı. "Günaydın,Rüzgar Bey" Buse gelmişti,ve ben onun ölümüne neden olduğumdan beri bana hapsi aralıklıydı.Benimle iş birliği yapmayanlar hariç,çünkü 3 senedir onun katilinin ben olduğumu bilmiyorlar...

"Günaydın" dedim solgun bir sesle.Yorulmuştum,çok fazla yorulmuştum.Nedeni ise 3 yıl önce ki kızın ölümüydü...Öncesinde hiçbirşey hissettmeme rağmen o öldükten sonra boğazıma 3 yıllık bir yumru oturmuştu sanki.

Kapıyı kapatıp,masama doğru ilerlediğinde aynı zamanda konuşmaya başlamıştı. "Kız öldü Rüzgar!Üç yıldır durdun ve iki gün öncesinde araştırmaya başladın...İki gündür yemek bile yemedin!?Biz seninle böyle anlaşmamıştık...Bunun ucunda Doğa'nın ölümü olduğunu bilseydik bu işe girmezdik Rüzg-" elimi kaldırıp durması için işaret yaptığımda konuşmayı bırakmıştı.

Onun ismini duydukça tüylerim diken diken oluyordu...Nedeni?Hiçbirşeydi.Bu kıza ne hissetiğimi bilmiyordum...

Tekrar istiyorum onun o kızgın yüzünü,tekrar istiyorum kahkahalı seslerini...Bunun nedeni ne?Bu kız bana 3 yıllık bir darbe bırakacak kadar ne yaptı?

"Rüzgar Bey!Daldığınız yerden kurtulabilirseniz,evraklar hakkında bilgiler vereceğim!" elinde o kızın ölüm evraklarını tutuyordu.Elinden evrakları aldıktan sonra incelemeye başladım.Bu evraklar önemliydi çünkü bu son darbeydi...Herşey bu kağıda bağlıydı. "Diyelim bu kız yaşıyor.Ne yapacaksın?Onu bulup getirecek misin?" dedi.

Hemen ayağa kalktığımda irkildi ve "Ne oluyor!" dedi. "O..." dediğimde heyecanlanmıştı. "Yaşıyor olabilir,Buse..." dedim. "Bu bizzat doktorun imzası değil!Ve o ameliyattan sonra bir daha adamı bulamadık...Emekli oldu demişlerdi ama nasıl denk gelebilir onun ameliyat sonrasına?Bir şey olm-" derken sözümü kesip "Sus artık!Kendine gel Rüzgar...Ben bırakıyorum,tıpkı diğerleri gibi yanından ayrılacağım!Pişmanız ya...Hepimiz çok pişmanız Rüzgar!Yine 3 yıl önce ki olayı hatırlamak,inan kolay değil! Hepimiz katil olduk ya!Buğra ne durumda?Doğa'yı o öldürdü ve ne durumda olduğunu kimse bilmiyor...Gitti işte yurt dışına,geldi mi?Hayır!Nesrin peki?Evet o burada...O hiç pişman değil Rüzgar!Doğa'nın ölümüne pişman olmadı bile!Şuan seninle bir gelecek planlıyor ya şu durumda bile! Burak?O ise hayata küsmüş gibi,ne dersem anlamıyor,bizi duymuyor!Toprak?O ise en berbat durumda Rüzgar...Odasından çıkmıyor!Bana bile cevap vermiyor...Ağzına zorla tıkıştırdığım ekmekler sayesinde hayatta!Doğa öldü,Rüzgar!Doğa öldü...Biz onu orada,o mezarlığa gömdük!" dolu gözlerle söyledikleri,yine pişman olmama neden oldu...Ben bir kızın katiliydim!Herşey benim altımdan çıkmıştı...

"Bırakıyorsun!Araştırmayı bırakıyorsun yoksa herkesi alıp yurt dışına giderim!Sen de burda pişmanlık duygusu bile bulunmayan Nesrin'le evlenip,mutlulukla yaşarsın!" dedi.

Reddedemezdim...Onlarıda kaybedip,merak duygusu içinde yaşayamazdım!

"Tamam" diyerek ellerimi masadan çektim. "Bırakıyorum..." ben mi bırakacaktım?Evet,belkide arkadaşlarım için evet...

Çatışma sesleri...

Dışarıdan gelen çatışma sesleri yüzünden aşağı eğilerek,Buse'yide yanıma çektim. "Neler oluyor!?" dediğinde başını biraz daha eğdim.

Camlar patlıyordu!

"Bilmiyorum!Güvenlikleri indirmiş olmalılar..." deyip kapıya doğru yöneldim. "Buse!Yanıma gel,ardından evin altında ki tünelden kaç!" dedim. "Hayır Rüzgar!Hiçbir yere gitmiyorum..." dediğinde burun kemerimi sıktım. "Gideceksin Buse!" diye bağırdım. "Diğerlerini de alıp oradan gidiyorsun!" dediğimde başını salladı.

Odadan çıktığımda, halen yerden destek alarak ilerliyordum.Yuksrı çıkan merdiveni gördüğümde "Buse hadi al onları ve git!" diye bağırdığımda benden ayrıldı ve "Dikkatli ol?" diye uyradıktan sonra yukarı çıkmaya başladı.

Hemen karşı odaya girdiğimde elime göre bir silah ve mühimmatları alıp tekrar odadan çıktım.Halen durmayan silah sesleri yüzünden ayağa kalkamıyordum. "Kim bunlar!" diye dişlerimin arasından yakardım.Arkamda bir ses hissettiğimde dönüp silahı doğrulttum.

Karşımda tanımadığım bir adam belirdiğinde, tetiğe basmamala kafası parçalandı.

Hızlı adımlarla evden çıktığımda artık çok geçti.On adamın ellerinde duran silahlar beni hedefliyordu.

Ardından hiç beklemediğim bir şey oldu.Tam karşımda ki adamın beyni parçalandı.Etrafıma baktığımda vuran kişiyi görememiştim.Adam yere yığıldında tek sıra halinde dizilmiş çetenin üyelerini gördüm!Hepsi bir sandalyeye bağlanmış,ağzı kapalıydı.

Panikle etrafıma bakınırken,bir havai fişek patladı.Havaya baktığımda,o yazı belirdi...

'İntikamı mı Almaya Geldim Baltacı!'

Çatık kaşlarla yazıya bakarken,tekrar bir havai fişek patladı;

'Bundan Sonrası İçin İyi Seyirler!'

buda kimdi?Etrafımda dizilmiş, dokuz adam,dört kardeşim de neyin nesiydi!?

Doğa'nın Rüzgar'ıWhere stories live. Discover now