1.7 (+18)

129 6 1
                                    

Win başını başka yöne çevirdi ve gitmeye yeltenirken omuzlarından arkaya doğru ittirilmişti. Sırtı yumuşak bir zeminle buluştu. O yatağın üzerinde uzandığını anlayana kadar genç patron onun üstüne çıkmıştı. Win bu sefer hızlı davranıp yumruk geçirmişti sağa dönmüş suratı olması gerekenden daha mutlu gözüküyordu. Yumruğun etkisini hızlı atlatan genç patron Win'in ellerini yatakta birleştirip ona doğru baktı, dudağını yaladı. Görmüş olduğu yüz ifadesi miydi genç patronun düşüncelerini yıkan veya testislerine yemiş olduğu diz miydi bilmiyordu.

Onu yatağın yanına fırlatması ile kalkmaya çalışan Win'in belini bacakları ile sarıp yatağa geri yatırdı. Aşağıdaki acıyı görmezden gelmeye çalışarak Win'in üstüne tekrar oturdu. Bu sefer ellerini onun yumuşak yanaklarına getirdi. Gözlerinin öpülmesini beklemeyen Win şaşkınlık içerisinde genç patronun bedeni altında duruyordu. "Bilmiyordum. Üzgünüm" ses öyle şefkat doluydu ki Win tekrar ağlamasına engel olamadı. Ah siktir bundan nefret ediyordu. Kendisini güçsüz gösteren tüm insani duygularından nefret ediyordu. Genç patron altındaki bedene şaşkınlıkla baktı. Ağlamasını beklemiyordu. Dudaklarını bu seferde onun yumuşak dudaklarına bastırdı. Elleri yatağın üzerinde kayıp Win'in ellerini buldu ve ellerini onun elleriyle kenetleyip başının üzerine getirdi.

Win'in sıktığı gözleri öpücüğün etkisiyle açılmıştı. Loş ışıkta onun yüzünü çok net görebiliyordu. Bakışları daha öncekilerden çok daha farklıydı. Genç patron dudaklarına bu sefer sertçe yaklaştı. Win ağzını bu sefer çok daha hızlı aralamıştı. Üst dudağını çekiştiriyor. Dilini onun diliyle buluşturuyordu. Win'in içi ürperiyordu bu yabancı dili ağzında hissettiğinde, yanlıştı ama güzel de hissettiriyordu. Genç patron bu sefer nefes nefes kalmasına izin vermeden dudaklarını ayırmıştı. Win başını hafifçe kaldırıp onun dudaklarına ulaşmaya çalıştı istemsizce. Bu hareketi genç patronu gülümsetmişti. Beyaz düzgün dişleri şimdi tüm manzarasıydı Win'in. Burnunu onun sağ yanağına getirip sürttü. Uzaklaşıp dudağına bir öpücük bıraktı ve diğer tarafa doğru ilerledi. Sol yanağına burnunu sürtüp boynuna doğru indi.

Az önceki agresif tavırlarından eser yoktu. Öyle nazikti ki hareketleri Win kalbinin çarpmasına engel olamadı. Burnunu genç adamın boynuna getirip kokladı genç patron. Birkaç öpücük kondurdu usulca ama dili bu kibarlığı bir an önce bitirmek istercesine Win'in boynuna değdi. Az önceki nazik hareketleri son bulmuştu.

Boynunu emiyordu bir yerde çok oyalanan dudaklarını hafifçe bir inleme sesi duyup ayrıldığında genç adamın boynunun hemen kızardığını gördü. Cildi çok hassastı tüm dokunuşları kendisini belli ediyordu. Win'den beklenilmeyecek bir tavırdı bu sakince uzanmış karşındaki adamın suratına yumruğu çakmamıştı. İşlerini batırdığı için pişmanlık mı duyuyordu ve bunun bedelini bedeni ile ödemeye mi çalışıyordu? Başını hızlı hızlı salladı hayır hayır böyle bir şey mümkün değildi. Huzursuzca yerinde kıpırdanıp kalkmaya çalıştı. Ama genç patron ellerini öyle bir yatağa bastırmıştı ki sanki bütün vücudunu kaldıran bacakları değil elleriymiş gibi hissetmişti.

Genç patron burnunu sürterek önce çenesine ordan da kulağına doğru ulaşmıştı Win'in. Sanki en ufak bir ten teması onun kaybı olacakmış gibi davranıyordu.

"Metawin" Win'in tüyleri diken diken olmuştu. Kendi soyadını duymak onun niye nefesini kesmişti anlamamıştı. "Bu gece benim olur musun? Win bu sözle başını ondan ayırıp genç patronun yüzüne bakmaya çalıştı. Yüzünden ne hissettiğini anlamak güçtü. Aynı anda bir sürü duygu geçiyordu şehvet, arzu, acizlik... Win hepsini aynı anda görmüştü. Ne diyeceğini bilmiyordu. Şaşkınlıkla gözlerini etrafta dolaştırdı.

Genç patron kendisini ona daha da bastırdı. Win onun üstünde çıplak olduğunu görmüyordu ama altındaki ona sürten kabarıklığı hissedebiliyordu ve hissettiği şey ile gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Çoktan erekte olmuştu. Genç patron onun dudaklarına birkaç kez öpücük bıraktı. Bir tepki vermediğini gören genç patron bunu olumlu bir cevap olarak kabul edip ellerini Win'in pantolonuna getirmişti. Win ani bir hareketle genç patronun saçlarını tuttu ve yüzlerini aynı hizaya getirdi. "Özür dile" karşısındaki adamın böyle bir cevap beklemediği kesindi. Kaşları çatıldı. Bu muameleler hiç ona göre değildi. Win onun sabrını sınadığını biliyordu ama yine de kendine hakim olmadı.

Korkusuz|BrightWinDonde viven las historias. Descúbrelo ahora