Chaos And The White Wolf ~Bucky Barnes [Tamamlandı]

1.3

Yarım saat süren rahatlatıcı, sıcak duşun ardından vücuduma havluyu sarıp giyinmek için banyodan çıktım ve gördüğüm kişiyle birden şaşırdığım için kalp atışlarım hızlandı.

Karşısında, üzerimde toz bezi gibi duran havluyla dikiliyordum sadece...

Gözleri arsızca vücudumda dolanırken yavaşça ayağa kalktı ve, "Hey," dedi tuhaf bakışları eşliğinde. Tam karşımda durup gözlerimin içine bakmaya çalışırken, "Trash bugün odandan hiç çıkmadığını söyleyince merak ettim." demişti ki bir anda ona doğru atılıp dudaklarımızı birleştirdim.

Neden yapmıştım bilmiyordum, tamamen dürtüsel olarak hareket etmiştim. Bir elim ensesine ulaşırken diğerini yanağına yasladığımda üzerindeki şoku atlatıp tutkuyla karşılık vermeye başlamıştı.

Midemdeki karıncalanma ve belimden kalçama kayan elleri vücudumun alt kısmında ısının artmasına sebep olurken heyecanla kasıldım.

Bir eli vücuduma zorlukla tutunan havlunun altına sızıp kalçama temas ettiğinde bir saniyeliğine dudaklarımızı ayırıp derin bir nefes aldım. Tekrar dudaklarımız birleşince elinin gezindiği bölgeyi kavrayıp sıkmış ve ağzının içine inlememe neden olmuştu.

Bu reaksiyonumla omzumdan tutup sertçe sırtımı duvara yasladıktan sonra tekrar dudaklarıma kapanmış ve oyalanmadan dilini ağzımın içine itmişti. Dillerimiz tutkuyla dans ederken elleriyle kalçamdan destekleyip kucağına aldığında bacaklarımı beline dolayıp yerimi sabitlemiştim.

Sonra ben kucağındayken geriye dönüp ilerledi ve sırtım yumuşak zeminle buluştuğunda beni yatağa bıraktığını anlamıştım. Doğrulup tişörtünü çıkarmasına  yardım ederken tek bir saniyeyi bile boşa harcamıyorduk. Pantolonundan da kurtulup sadece boxerıyla kalınca kışkırtıcı bir yavaşlıkla bana doğru yaklaştı ve üzerimdeki yerini aldı.

Zaten çoktan dağılan üzerimdeki havluyu çekip almış ve gözlerini gözlerimden ayırmadan rastgele odanın bir tarafına fırlatmıştı.

Vücudumu uzunca seyrederken ellerim vücuduma gideceği an bileklerimden yakalayıp başımın üzerinde birleştirmiş, tek elinin içine hapsetmişti.

Bu sırada dudaklarıma kısa fakat tutkulu bir öpücük bırakmış, sonra da boynuma yönelmişti. Oradan da göğüslerime sulu öpücükler bırakırken vücut ısım hat safhaya ulaşmış, daha fazlası için yalvaracak raddeye gelmiştim.

Aşağı kayıp, karın bölgeme nefesimi kesen öpücükler bıraktıktan sonra tekrar en başa dudaklarıma yönelmiş ve dirseğiyle yataktan destek alıp dengesini korurken, boşta kalan eli bacak aramı keşfe çıkmıştı.

Islaklığıma dokunup parmağını içime yolladığında istekle kendimi ona ittim. Keyifle dudakları kıvrılırken, "Sakin ol." demesiyle gözlerimi yumup başımı geriye attım.

Göz kapaklarımın üstünde hissettiğim baskı ve, "Aç gözlerini," diye yumuşak bir ses tonuyla konuşmasıyla gözlerimi açtım. Derince inlerken, "Uzatma lütfen." dedim.

Alaycı bir tavırla gülümseyip, "Ne kadar istiyorsun?" dedi ve ikinci parmağı da diğeriyle aynı yeri keşfe çıktığında bir kez daha sesli bir şekilde inledim.

Böyle mi oynayacaktık?

Ciğerlerime derin bir nefes çekip göğüslerimin daha çok ona temas etmesini sağladım ve ilk yakınlaşmamızdaki konuşmasına atıfta bulunarak beklentiyle baktım denizlerine. Dilimi dudaklarımda gezdirip, "Sen ne kadar istiyorsun?" diye sordum.

Bu hareketimle bakışları gözlerim ve dudaklarım arasında gidip gelmiş ve dudaklarını ısırdıktan sonra parmaklarını bulunduğu yerden çekip bacaklarımı biraz daha aralamamı sağlamıştı.

İç çamaşırından da kurtulduktan sonra sertliğinin tamamıyla bacak arama temas edişini hissettiğimde dudaklarımı ısırdım.

Ereksiyonunu içime ittiğinde aynı anda derince inledik. İnsanı çıldırtacak bir yavaşlıkla duvarlarımın arasında hareket ediyor ve daha fazlası için kalçalarımı ona itmeme neden oluyordu.

Tekrar yavaş fakat derin bir vuruşla dudaklarımın arasından bir inilti kaçtı. "Beni kıvrandırmaya mı çalışıyorsun?" diye sorduğumda dilini dudaklarımda gezdirdikten sonra hâlâ dudaklarımla temas hâlindeyken, "Tek kıvranan sen değilsin." dedi.

Dudaklarına kışkırtıcı bir öpücük bırakırken, "Kıvranma o zaman?" dedim ve o sırada içimdeki derin  hareketle zevk içinde inledim.

Kısık iniltisinin arasından, "Gece uzun." dediğinde taktik değiştirip ensesinden tutarak kafasını boynuma gömdüm ve dudaklarımın yakınında olan kulağına inledim.

Bu hareketimle bir anda inleyip sert bir vuruş yaptığında istediğimi aldığım için keyifle inlemiştim.

"Demek istediğin bu?"

Hareketlerini hızlandırırken bacaklarımı beline dolayıp tırnaklarımı sırtına geçirdim ve iniltilerimin arasından onaylar anlamda mırıltılar çıkardım.

Ben inledikçe hareketlerinin sert ve hızlı bir hâl almasıyla sesimden zevk aldığını anlamıştım. Ondan zevk almamdan, zevk alıyordu.

Zevkle inlemelerimiz odayı doldururken bir süre böyle devam ederek beni çıldırtmaya devam etmişti.

Sonra sona yaklaştığımı hissederken bir anda ensemdeki saçlarımı çekiştirip kafamı geriye atmamı sağlardı ve dili boylu boyunca boğazımı yakarak çizdiğinde sarsılarak sona ulaştım. Birkaç saniye sonra o da rahatladıktan sonra kafasını boynuma gömmüş derince solumuştu.

Yorgun çıkan sesimle, "İn üstümden koca adam." dedim. Kendisinin bir süper asker olduğunu ve benimse bir insan olduğumu unutup bok çuvalı gibi bırakmıştı kendini üzerime.

O üzerimden kalkarken ben bu düşünceme birden kahkaha atınca ne olduğunu sorgularcasına bana baktı.

"Bir şey yok," dedim gülüşümü durdururken. "Aklıma bir şey geldi."

Kendini yan tarafıma sırt üstü atıp beni de göğsüne çekerken, "Ne geldi?" diye sordu.

"Boşver, önemsiz. Arada yapıyorum öyle şeyler." dedim işaret parmağımla göğsünde daireler çizerken.

Sonunda seksi adamı yatağa atmıştım...

Ay bu bölüm komple smut oldu...