4. Bölüm : Küle Dönüşmüş Aşk.

7.3K 299 54
                                    

İyi okumalar

Bölüm şarkıları
(Cem adrian - bu yollar hep sana çıkar, Mabel Matiz - Karakol, Sezen Aksu - tutuklu, Emir can iğrek - Nalan, )

4. Bölüm : Küle Dönüşmüş Aşk.



Hadi diyordu gitti ellerin ellerimden, Hadi diyordu, gitti gözlerin gözlerimden. Aklımdan peki, aklımdan niye gitmiyor ellerin, niye aklımdan çıkmıyor gözlerin?

Kokunu aldın gittin, soluyacak hava bırakmadın bana. Hadi gittin neden bırakmadın ceketini.
Hadi bırakmadın ceketini. Neden gittin?

Sözde ben gittim Asaf, ama bak bekliyor kulaklarım senin ağzından çıkacak tek iyi bir sözü, peki sen neden ellerinde başka bir kadına ait izler taşıyorsun.

Giden bensem Asaf, neden sen kalmıyorsun?

Şimdi şu sokağın ortasında. Bizim sokağımızın ortasında arkada evimizin olduğu bu yolda nişanlına yakalandın diye mi telaşalanıyorsun? Biz bu hale nasıl geldik sevgilim?

"Asaf?!" Dedi Asu. Sesi fazlasıyla sorgulayıcıydı. Tek kaşı havalandı ve bizi doğru yürümeye başladı. Kerim ellerini arkasında bağlamış olanları izliyordu. Ben isi sakin kalmak için çabalıyordum.

"Asu?" Dedi Asaf. İlk kez dudaklarından o kadının ismi döküldü. Ve sanki kelimeler birer kıvılcımdı da hepsi tenimi sıyırdı geçti.

"Ne yapıyorsun sokağın ortasında?" Duraksadı ve yüzünü bana çevirdi. "Bu kadınla ne konuşuyordun?" Asaf bana baktı ve gerildiğimi anladı. Bu kadın da ne demek oluyordu?!

O sırada Fırat abi evden çıktı.

"Asu benim önemli bir işim var, akşam yanına gelirim konuşuruz." Dedi Asaf.

"Asaf bir soru sordum! Dünden beri telefonlarımı da açmıyorsun. Neler oluyor sana? Neden bu kadar soğuksun-"

"Asu!" Dedi Asaf. "Sonra konuşuruz."

Demek araları soğuktu.

Kerim de yanımıza yaklaştığında ortam iyice gerilmişti.

"Asaf bir sorun mu var?" Dedi Kerim. Sonra gözlerini bana çevirdi ve beni süzdü.

"Bir sorun yok." Dedi Asaf kelimelerin üstüne basa basa. Kerim gözlerini Asaf'a çevirdi.

"İyi öyleyse. Beni bu hanımefendi ile tanıştır." Asaf yumruk yaptığı elini arkasına doğru sakladı ve sıktığı dişlerini serbest bıraktı.

"Kerim, işlerim var, sonra!"dedi Asaf. Lafa atıldım elimi uzatırken.
"Bizi birilerinin tanıştırmasına gerek yok konuşmayı biliyoruz sonuçta. Ben Nalan." Kerim içime düşecek gibi baktıktan sonra tesbih olmayan elini elime doğru uzattı. "Kerim Karasu." Dedi. Elimi tuttu ve sıktı, ellerimiz ayrıldığında Asaf;"Fırat abi!" Diye sinirle çıkıştı."Hadi gidelim."

Sonra Asuya döndü ve eliyle Asu'nun yanağına hafifçe iki kere vurdu sanki arkadaşlarmış gibi. "Görüşürüz sonra." Dedi ve Fırat abiyle beraber yürümeye başladılar yürürken bir anda arkasına döndü, beni kontröl etti ve tekrar arkasına dönüp sert adımlarıyla mahalleyi terk etti.

Arkamı dönüp eve girecekken Asu seslendi. "Durur musun bir?" Dedi. Derin bir nefes aldım ve bıkkın bir şekilde döndüm arkamı. Gözlerim elinde ki nişan yüzüğüne takıldı.

"Ne oldu?" Diye sordum.

"Sen kimsin? Bu mahallede seni daha önce görmemiştim." Gözlerimi mahalleye çevirdim. "Yıllar önce taşınmıştım buradan fakat geri döndüm. Dediğim gibi Nalan ben."

PİNHAN MAHALLESİ | Mahalle HikâyesiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora