VİSAL | Texting

8.3

Yorum yapmayı ve sayfanın altında ki yıldıza basmayı unutmayın lütfen. Siz yorum yapıp beğenmedikçe emeklerimin karşılığını alamadığımı hissediyorum. Ve güzel yorumlarınız bende yazma isteği uyandırıyor. Şurada son üç, dört bölümümüz kalmışken yorumlarınızı benden esirgemeyin lütfen.

Keyifli okumalar diliyorum♥︎

🥂

VİSAL

Kolumda ki saate son kez bakıp düzelttikten sonra bakışlarımı karşımda ki adama çevirdim ve gözlerimi gözlerine sabitledim. Yaklaşık birkaç gün önce tanışmıştık onunla. Sefanın şirketinde çalışıyor ve tüm konserleriyle ilgileniyordu. "Sefa buraya gelmeyecek, eminsiniz değil mi Ahmet bey?" dedim elimi göğsümde birleştirip bakışlarımı bir saniye bile olsun Ahmet beyden çekmeden. "Sefa konserlerinden önce kuliste değil de daha çok başka yerde zaman geçirir" dedi Ahmet bey. "Dışarıda ki kalabalığı izleyerek prova yapar" diyerek sustu bir süre. "Gelmeyeceğine eminim bir nevi" dedi ve gözlerini gözlerimden kaçırdı.

Bugün günlerdir beklediği büyük İstanbul konseri vardı. Birkaç hafta önce ki olan konserinde benden bir dilekte bulunmuştu. Birlikte şarkı söyleyelim demişti bana. Ama aramız biraz limoni olduğu için konserine gittiğimi söylememiştim bile. Şimdi ise ona sürpriz yapmak istiyordum. Buraya geldiğimden haberi yoktu. Biraz sonra o şarkı söylerken sahneye çıkacak ve onunla birlikte şarkı söyleyecektim ama bunu da bilmiyordu. Hoşuna gider mi bilmiyordum ama çok heyecanlanmıştım.

Birkaç gün önce Ahmet beye yazmış ve rica etmiştim. O da bu isteğimi kırmamış ve bana yardım edebileceğini söylemişti. Yaklaşık on veya on beş dakika sonra kulisten çıkacak ve kalabalığın arasına karışacaktım. Sefanın ise son birkaç tane söylenecek şarkısı kaldıktan sonra sahneye çıkacak ve ona eşlik edecektim.

Yani böyle planlamıştım, umarım bir aksilik çıkmazdı.

Ahmey bey yavaş adımlarla yanıma geldikten sonra masanın üzerinde bulunan miktofonu kontrol etti ve bana doğru uzattı. "Mikrofon ayarlanmış" dedi. "Sadece hazır olduğunda şurada ki düğmeye basıp etkili hale getireceksin" diyerek eliyle gösterdikten sonra bakışlarını bana çevirdi. Yavaşça miktofonu elime aldım ve derin bir soluk bırakıp bende bakışlarımı ona çevirdim. "Gerçekten yardımcı olduğunuz için çok teşekkür ederim" dedim hafifçe gülümserken. O ise "önemli değil" deyip hafifçe gülümsedi. Ardından ise son kez neler yapacağımı tekrar ettikten sonra kulisten ayrıldı.

Bende birkaç dakika odanın içinde oyalanıp yavaş adımlarla odadan çıktım ve bakışlarımı etrafta gezdirdim. Şimdi bir yerlerden Sefanın çıkmasını ve beni görmesini istemiyordum.

Kulisin etrafında dolandıktan sonra açık havaya çıkıp bakışlarımı dışarıda ki kalabalıkta gezdirdim ve kalabalığın içinde olduğunu düşündüğüm Oğuzun yanına doğru adımlamaya başladım. Geçen süre zamanında Oğuzla da aramızda olan sorunları çözmüş ve eskiye dönmüştük.

Bir süre kalabalığın arasında yürüdükten sonra elimde ki miktofonu sıkıca tutup bakışlarımı birkaç adım önümde bana doğru adımlayan Oğuza çevirdim. "Hallettin mi her şeyi?" dedi hafifçe bağırıp sesini bana duyurmaya çalışırken. Başımı hızla aşağı yukarı sallayıp cümlesini onayladım. "Biraz önde durmamız lazım ama" dedim bakışlarımı sahneye çevirip. "Sahneye atlamayı düşünüyorum da" diyerek hafifçe gülümsedim.