VİSAL | Texting

8.4 | Final part1

Final 3 parttan oluşacak. Diğerlerinden önce bu bölümü okumayı unutmayın. Bölümlerin her birinde zaman geçişlerine de çok fazla rastlayacağız ve bunun içinde kafanız karışmasın diye başlarında tarihlerini belirteceğim.

Yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Keyifli okumalar♥︎

🥂

VİSAL

Temmuz, 2024.

"O bana çoktan evlenme teklifi etti" dedim masamın üzerinde bulunan saç tokamı alıp saçlarımı atkuyruğu yaparken. Ardından ise bakışlarımı arkamda bulunan Özgüye çevirdim ve hafifçe gülümseyip cümleme devam ettim. "Ve bende kabul ettim"

"Ama böyle olmaz ki" diyerek hızla ayağa kalktı Özgü. "Olmayan ne?" diyerek elimi masanın üzerine koydum ve yaslanıp bakışlarımı Özgüye tekrar çevirdim. "Böyle evlenme teklifi olmaz" dedi. "Gayette oldu" diyerek ellerimi göğsümde birleştirdim. "Gözlerimin içine gülümseyerek baktı" dedim bakışlarımı Özgüden çekerek. "Dudaklarımı öptü herkesin gözü önünde" diyerek hafifçe yerimde doğruldum. "Kulağıma fısıldadı" dedim. "Benimle evlen dedi daha ne isterim ki?" diyerek bakışlarımı tekrar ona çevirdim.

"Çağıl kendine gel" dedi Özgü. "Tam bir yıl önceydi, bir" diyerek işaret parmağını bana doğru uzattı ve devam etti cümlesine. "Evlenme teklifi dediğin yüzükle olur" dedi. "Alır eline tek taşını" diyerek önümde hafifçe diz çöktü. "Şu şekil diz çöker ve elinden tutarak evlen benimle der" dedi.

"Abartıyorsun" diyerek elimi ellerinden ayırdım ve bakışlarımı ondan kaçırıp yavaşça arkamı döndüm. "Saçmalıyorsun" dedi Özgüde bana karşılık olarak. "Evlenme teklifi budur Çağıl hanım" diyerek yatağıma doğru adımladı ve yavaşça oturdu. "Sen hâlâ bir yıl önce ki olayı hatırlayıp dur" dedi. "Kim bilir Sefa çoktan unutmuştur bile"

"Unutmamıştır" deyip hızla arkamı döndüm. "Sefa unutmaz" diyerek bakışlarımı Özgüye çevirdim. "Ya ya tabii" deyip bakışlarını benden çekti. "Ya Özgü şöyle şeyler söylemesene" dedim ve ellerimi göğsümde birleşitirip bende bakışlarımı ondan kaçırdım. O ise "tamam ya bir şey demiyorum" diyerek bakışlarını bana çevirmişti. "Neredeyse bir buçuk yıl olacak" dedim birkaç dakika sonra konuşmaya başlayarak. "Biz sevgili olalı bir buçuk yıl olacak" dedim. "Ve daha erken olduğunu düşünüyor olabilir" diyerek sustum bir süre. "Belki zamanın gelmesini bekliyordur" diyerek cümlelerime son noktayı koydum.

"Olabilir" dedi Özgü cümleme karşılık olarak. "Neyse çok zaman kaybettim" diyerek hızla ayağa kalktı. "Nereye gidiyorsun ki?" deyip bende yerimde doğruldum ve gözlerimi gözlerine sabitledim. "Bulutun yanına gidecektim, sabahtan beri mesaj atıyor" diyerek açıklama yaptı ve kapıya doğru adımlamaya başladı. "Nerede ki o?" dedim bende peşinden odadan çıkarken. "Saatlerdir ortalıkta gözükmüyor"

"Bir işler karıştırıyor ama anlamadım" dedi bakışlarını bana çevirirken. "Gider gelirim ben" deyip kendi odasına gitti ve çantasını aldıktan hemen sonra dış kapıya doğru adımlamaya başladı. Bulut bir işler karıştırıyorsa onda pek hayır yok denebilirdi.

Ayakkabısını da giydikten sonra anahtarlığını alıp evden çıktı ve beni evde yalnız bıraktı. Bakışlarımı dış kapıdan çekip arkamı döndüm ve kendi odama doğru adımlamaya başladım. Sefayla birlikte konserde şarkı söylememiz ve bana orada evlen benimle demesinin üzerinden neredeyse bir yıl geçmişti. Konserden sonra birlikte bir sürü anı biriktirmiştik. Anne ve babası türkiyeye gelmiş ve onlarla tanışma fırsatı bulmuştum. Sefa sayamayacağım kadar çok şarkı yazıp bestelemiş ve her birini konserlerinde benim için söylemişti. İstanbul dışında konserleri olmuş ve birlikte doyasıya eğlenmiştik. Ama evlenme konusu hiçbir zaman sohbetimizi meşgul etmemişti çünkü her daim zamanı düşünürdük. Belki zamanı değildi, belki birbirimizi hâlâ tanıyamamıştık, belki de biraz daha beklememiz gerekiyordu. Bilmiyordum ama bir yıl önce o gün ona sahnede evet demiştim. Ve her an karşıma çıkıp aynı soruyu sorsa yine bıkmadan evet derdim.