🌸27🌸

3.2K 198 120
                                    

Selamın aleyküm.
Sonunda Dicle'ye bir senenin ardından bölüm geldi.
Tamam komik değildi. Ama olsun ckwkdkw
Bu bölüm sonunda kavuştu çiftimiz medya Dicle'nin elbisesi.
Sonunu ne kadar istesem de uzatamadım çünkü ellerim yazı yazmaktan koptu artık.
Bu bölüme bol bol yorum ve oy gelmeden yeni bölüm gelmeyebilir.
İyi okumalar.
💫✨️

Üzerimdeki beyaz tül detaylı sade elbiseye bakıyordum. Başımda bu sefer beyaz bir örtü vardı. Ne için mi giymiştim?

Evleniyorum çünkü.

Artık Fırat ile bu gün dini nikahımız kıyılacaktı. Tanışalı yeteri kadar zaman olduğuna karar verilmişti ve zaten çok geçmeden de düğün yapacaktık.

Elbisemin ve şalımın düzgün durduğundan emin olmak için aynadan sayısını hatırlamadığım kadar kendimi kontrol etmiştim. Tekrar kontrol ettiğimde hala güzel olduğununfarkına vardım. Yavaşça ilerleyip yatağımın üzerine oturdum.

Fırat'ın bana evlenme teklifi ettiği günde teklifinden sonra bir güzel yemeğimizi yemiştik. Daha sonra ise eve gelip kalan son hazırlıkları da halletmiştik. Nasıl tanıştığımızı hatırladığımda dudaklarım sakince kıvrıldı. Aslında mesele pek tanışmak değildi. Dudaklarımdaki kıvrımın sebebi olayların gelişme şekliydi. Bence biraz ilginçti. Ama neticede bu günde mutluydum ve onu seviyordum da.

O yüzden bazı ilginç şeyler sadece hayatıma güzellik katan güzel anılar olarak kalacaktı.

Yalnız olduğum odanın kapısı çalınca heyecandan hızlı hızlı atan kalbimin ritmini dinlemeye ara verdim.

" Gelebilirsin!"

Komutumla kapı yavaşça aralandı ve içeri babam, annem ve abim girdi. Onlara bakarken bir anda sanki bu son günümüz de ben artık bu evden gidiyormuş gibi hissettim bir anda.
Her ne kadar evlendiğiniz kişiyi sevseniz de bu aileniz ve evinizi bırakıp giderken üzülmenize engel değildi.

Annem babam ve abim yatağımda yanıma oturdular. Ben de sadece onları sessizce izledim.

"Canım kızım. Bir tanem." Babam tek tek söyledi bunları ve kucağımdaki elimi sıcak avuçlarının arasına aldı.

"Seni ve abini yıllarca gözümüzden sakınarak büyüttük. Rabbime çok şükür bizim için hayırlı evlatlar oldunuz. Eğer istemezsen, başın sıkışırsa, sorunların olduğunda bizim yanımıza gelmekten, bizimle konuşmaktan asla çekinme. Biz senin için hep buradayız, burası hep senin evin. Biz hep senin aileniz." Ağlamak istemiyordum.

Bu konuşmayı düğünden önce yapmamız gerekmiyor muydu?

Ağlamayacağım... Ağlamayacağım....

Gözlerim dolmasına rağmen ağlamamak için olağan üstü bir çaba harcayarak babama sarıldım.

"Biliyorum. " Sesim titremesin diye fısıldayarak konuşabilmiştim.
Babamla sarıldıktan sonra sırayla da annemle ve abimle de sarıldık.

Abim bana döndü ve çok ciddi bir şekilde başladı...

"Dicle.. Hala geç değil.." Şaka yaptığını anladığım an koluna bir tane vurdum.

"Ya abi ya!"
《•》
Nikah bizim evimizde kıyılacaktı ve herkes gelmek üzereydi. Artık gerçekten insanların kalbimin sesini duymasından korkuyordum. O kadar heyecanlıyım ki kalbim yerinde asla durmuyor, yüzüm heyecandan kızarıp duruyordu.

Salonda oturuyorduk. Masada oturacağımız için orayı da güzelce düzeltmiştik. Kapı çaldığında bir anda bayılacakmışım gibi hissettim.

Hemen ilerleyip kapıyı açtım. Karşımda direkt onu görmüş olmanın getirdiği ekstra heyecan da üzerime çöktü.

DİCLEDär berättelser lever. Upptäck nu