~16~

200 11 52
                                    

Adımlarım hızlıydı.Barkan'ın mesajı endişelenmeme sebep olmuştu.Daha önce hiç epilepsi hastasıyla tanışmamıştım.Ya Gökçe bir kriz geçirmişse ona nasıl yardım edecektim?Kapıyı açmazsa kime haber vermeliydim?Sorular yanıtsız bir şekilde zihnimden akıyordu.

Hızlıca apartmana girip asansöre adımladım.Sekizinci katın tuşuna bastım.Birisi hakkında endişelenmek böyle bir his miydi?Bundan nefret etmiştim.Çok kaygı vericiydi.

Asansör ineceğim katta durunca dışarıya adımladım.Yan daireme yöneldim.Kapı ziline bastım hızlıca.İçeriden hala ses gelmiyordu.Bir kere daha çaldım zili bu sefer daha uzun süre bastım tuşa.İçeriden gelen adım sesleriyle birkaç adım geri çekildim.

Kapı kolunun aşağı doğru indiğini duydum.Karşımda uykusundan yeni uyanmış gibi görünen bir insanın huzursuz suratı vardı.Şaşkın gözlerle bana baktı.

"Bulut , her şey yolunda mı?"

Şimdi ne demeliydim.Barkan'dan bahsetmeli miydim?Yoksa başka bir şey mi uydurmalıydım?Aklıma hiçbir şey gelmiyordu.Gökçe derin bir nefes alıp ofladı.

"Abim beni kontrol etmemi istedi değil mi?"

Yüzüme mahçup bir ifade yerleştirdim.

"Rahatsız ettiğim için özür dilerim.Sabahtan beri sana ulaşmaya çalışıyormuş da bir kontrol etmemi istedi."

"Abim işte bazen gereksiz yere endişeleniyor.Telefonumun şarjı bitmişti,şarja koymayı unuttup uyuyakaldım.Senin bir suçun yok." dedi hafif kızgın bir şekilde.

"Anladım.İstersen bir ara da rahatlasın adam."

Gökçe derin bir nefes aldı.

"Haklısın gideyim de haber vereyim."

Kafamı aşağı yukarı salladım.Kendi daireme doğru yönelecekken Gökçe tekrardan konuştu.

"İçeri gelmek ister misin Bulut?Yemekte fırında patates yaptım."

Kızın sözleri samimiydi.Gerçekten ona eşlik etmemi istiyor gibiydi.

Bulut bir an düşündü.İçeriye öylece girmesi yakışık olmazdı.Sonuçta yanlış anlaşılabilirdi ve Barkan'a , Gökçe'den uzak duracağını söylemişti.

"Teşekkür ederim.Gidip biraz dinleneceğim.Sana afiyet olsun."

"Israr ediyorum Bulut ya ne olur.Bir tabak bir şey yer gidersin."

Bulut içinden doğru düzgün tanımadığı bir insan için bu kadar ısrarcı olmasını anlamsız buldu.Sonuçta kendisini henüz tanımıyordu ve evine öylece davet ediyordu.Ya ona zarar vermek isteyen birine de buna yaparsa diye düşündü o sırada.

"Teşekkür ederim Gökçe. Gerçekten."

Israrları gerçekten karşı koyulamazdı fakat teklifi geri çevirmek zorundaydım.

"İyi akşamlar."  dedim ardından.

Genç kız huysuzca homurdandı.Ardından ağzından iyi akşamlar gibi bir şey mırıldanıp kapıyı kapattı.Ben de bu sırada dairemin kapısının kilidini açıp içeriye adımlayıp kapıyı kapattım.

Yaklaşık on beş dakika sonra kapım çalındı.Yine davetsiz bir misafir diye düşündüm içimden.Kapıyı açmak için koridora yöneldim.Kapıyı açınca karşımda genç kızı gördüm.Elinde birkaç tencere vardı elinde de bir poşet asılıydı.

"Sen gelmezsen ben gelirim." dedi.

Henüz bir şey diyecek fırsatı bulamadan hızlıca içeriye doğru adımladı.Ailelerinde eve hiçbir şey demeden öylece dalmanın genetik olduğunu düşünmeden edemedim.

Kayboluşlar b×bWhere stories live. Discover now