FİNAL

112 12 76
                                    

"İstiyorum ama."

"Dayanacaksın."

"Osamu yemin ederim az içeceğim."

"Hayır."

Suna oflarken Osamu'yu neden dinlediğini düşündü bir anlığına. Hem zaten ondan büyüktü, neden söz dinliyordu ki şimdi?

Buna bir cevap veremese de aksini yapmak istemediği için sessiz kalırken masadan kalkıp salona ilerlemişti. Bedenini koltuğa bırakmasıyla aynı anda gözlerini kapattı.

Dün üçüncü kez psikoloğa gitmişti ve kadından bir şeyler dinlemişti bu sefer de. Yalan söyleyemezdi, iyi gelmişti biraz. En azından bu konuyu unutmak istediği için söylenenleri içselleştirmesi zor olmamıştı. Buna inanmak istiyordu.

Osamu'nun büyük rolü olduğunu inkar edemezdi, etmezdi. Çocuk ilk günden beri yanında olup ona desteğini ve şefkatini hissettirdiği için güç bulmuştu Suna. O olmasa kendini öldürürdü, kaçışı olmayan bir şeydi bu o zaman için.

Ama şimdi farklıydı. Osamu'yla sürekli birlikte olmalarının yanı sıra çocuk ona iyi gelecek şeyleri yaptırmaya çalıştığı ve Suna da itiraz edemediği için bir şeyler daha sakin ilerliyordu.

"Kızdın mı?" diye mırıldanan çocuğu üstünde hissederken nefesini tuttu. "Biraz."

"Ama bak, böyle çok daha iyi değil mi?"

"Hâlâ çok zorlanıyorum."

"Biliyorum. Uzun bir bağımlılık yaşadıktan sonra hemen kolayca bitmesini bekleyemeyiz zaten."

"O zaman içmeme izin ver."

"Hayır."

"Gıcıksın."

"Sadece seni düşünüyorum."

"Yer değişelim o zaman, ezdin beni." dediğinde Osamu gülerek çocuğun üstünden kalktı ve onun kalkmasını bekledi yatmak için. Yattığında Suna üstündeki yerini alıp "Şimdi iyi." diye mırıldanmıştı.

"Kilo almışım herhalde."

"Hayır, ben kilo verince ağır geldin üstüme."

"Doğru, sen kilo verdin." derken çocuğun saçını okşadı Osamu. "Sana yemek bırakayım."

"İştahım yok, olduğunda yediğimi biliyorsun zaten."

"Ben yaparsam olur."

"Uğraşma."

"Şşş karışma."

Bir süre daha uzanmalarının ardından Osamu kalkıp mutfağa geçmişti. Hem şimdi için hem sonra için yemek hazırlayacaktı. Onun ardından mutfağa giren çocuğa baktı. "Yatabilirsin sen."

"İstemiyorum. Yardım edeyim."

"Tamam gel o zaman."

Biraz sonra Suna çocuğun dediğini yapıp sebzeleri keserken Osamu'nun mırıltısını duyduğunda başını kaldırdı. Bir şey söylediğini sanmıştı ama söylemiyordu. Şarkı mırıldanıyordu.

Sesinin yumuşak tınısıyla dizlerinin titrediğini hissederken sertçe yutkundu Suna. Çok hoştu, verdiği huzurdan başı dönmüştü. Elini kesmemek için bıçağı eline almamaya karar verdi. Kalçasını da tezgaha yaslarken gözlerini kapattı.

Birkaç saniye sonra Osamu bunu görünce mırıltısına devam etmişti onu dinlediğini anlayıp. Çok güzel göründüğü için kaçırmak istememişti, şarkıyı uzatabilirdi bile.

healer || SunaOsaΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα