21||BİTAP

73 5 3
                                    

-Selamlar kuziletolar. Nabersiniz? Umarım hayatınız en güzel seyrinde geçiyordur. Hepinizi bolca öpüyor aramıza yeni katılan arkadaşlara da hoşgeldiniz diyorum. Sakin ve seyrinde bir bölüm oldu. Umarım beğenirsiniz. Oy atmayı ve kesinlikle yorum yapmayı unutmayın keyifle hepsini okuyor ve cevap vereceğim.

Keyifli okumalar...

Yasemin Göksü- Olamam Kimseyle
Mabel Matiz- Kömür
Zeynep Bastık, Emir Can İğrek- Dargın
James Arthur- Train Wreck

Yasemin Göksü- Olamam KimseyleMabel Matiz- KömürZeynep Bastık, Emir Can İğrek- DargınJames Arthur- Train Wreck

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Uçurumları sevenin kanatları olmalı."
(Friedrich Nietzsche)

FEVERAN
-
BİTAP
🕊️

Güzelliklerin, çevresel faktörlerle birlikte geldiğine inanırım. Kimse bana bunun aksini iddia edemez. Hani deniliyor ya, kalbin temizse öyle bir yaşantın olur diye. Bu söylem başlı başına saçmalıktan ibaretti. Hayır efendim yetiştiğin yer senin yaşama biçimini ve standardını etkiliyordu.

Her ne kadar konumunu ve kültürünü değiştirmiş olursan ol günün sonunda büyüdüğün bu toprağın dönüşmekten korktuğun o bireyi haline büründüğünün gerçeğiyle yüzleşeceksin. Gördüklerim ve hissettiklerim daima benimle kalacak. Budur ki beni umutsuzluğa ve yalnızlığa iten tek etken.

Üç gündür kaldığımız evin salonunda öylece yalnız başıma oturuyordum. Uluğ duşa girmişti. Hayatımın en sakin günlerini yaşamıştım. Aile kavramını onda görmüş, birlikte yemekler yapmış ve saatlerce sıkılmadan sohbetler etmiştik. Ara ara didişsek de günün sonunda yaptığımız bu hareketlere doyasıya gülmüştük. Mutluluğun o olduğunu biliyordum. Keza sonumuzun çok yakında olduğunu da. Bile bile çıkmıştım bu yola...

Bir dönem bahar için bir ömür kışı kendime reva gördüm.

"Bu arabesk yüzünü neye borçluyuz?" Salona adım atan Uluğ ile ona doğru dönmüştüm. Saçları ıslak, üzerinde siyah bir tişört ve altında mavi kot pantolon vardı.

"Öyle bir dalmışım." dedim usulca. Yanıma gelmiş ve önümdeki sehpaya oturmuştu. Bacaklarımın üzerindeki ellerimi elleri arasına almıştı. Alnına dökülen ıslak saçlarına bakarak titrek bir nefes verdim.

"Dökül dinliyorum." Ciddi ve sakin bir üslupla söylemişti. Bana vakit ayırıyor ve küçük bir yüz düşmesinde hareket ediyordu. İstemsizce dudaklarımda yarım bir gülümseme belirmişti.

"Korkuların var mı?" Diye solumuştum. Çıplak bacağımın üzerindeki ellerimiz kafamı kurcalıyordu. Parmakları yavaş hareketlerle avuç içimde şekiller çiziyordu.

"Hem de çok." Her zamanki gibi samimi tavrı ile cevap vermişti. Başımı eğmiş ve ellerimize bakmıştım. Birleşmesi imkânsız iki el. Biri gelse ve onu alsa soramazdım bile. Öyle bir hiçtim ki hiçbir yere kendimi koyamıyorum.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 20 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

FEVERANWhere stories live. Discover now