synesthesia //muke

十二

Michael'ın son dersi yine fizikti.

Artık fizikten nefret etmeye başlıyordu.

Dersle ilgili bir sorunu yoktu, ama dün Calum onun kalbini kırdıktan sonra Luke'la konuşmak falan istemiyordu.

Luke'u görmek, hatta düşünmek bile ona Calum'ın ondan ne kadar nefret ettiğini hatırlatıyordu.

Ama yine de kazağının uzun kollarını bileğindeki kesikleri saklamak için parmak uçlarına kadar çekti ve yine Luke'un yanına oturmamak için sınıfa erken gitmeye karar verdi.

Sınıfa girdiğinde Luke'un daha gelmemiş olduğunu gördü. Gülümsedi ve uzun, siyah saçlı bir kızın yanına oturdu. Kız telefonuyla o kadar meşguldü ki Michael'ı görmedi, ya da görmemezlikten geldi.

Luke, öğretmenden sadece birkaç saniye önce girmişti. Gözleri Michael'ı aradı ama onun çoktan birinin yanına oturduğunu görünce hafif bir küfür savurup kıvırcık saçlı bir çocuğun yanına oturdu.

Öğretmen içeri girdiğinde hemen eline bir tebeşir aldı ve tahtaya Michael'a göre rengarenk harflerden oluşan bir sözcük yazdı.

Aşk.

Öğretmen hafifçe öksürerek boğazını temizledi ve sınıfa döndü. "Aşk nedir?" diye sordu gür bir sesle.

Sınıftan hiçbir ses çıkmıyordu. Ama bir süre sonra Luke elini kaldırarak söz istedi. Öğretmen ona konuşması için izin verince Michael hariç herkesin gözü sarışın çocuğa dönmüştü.

"Aşk, mavidir." diye başladı konuşmaya. İşte bu Michael'ın dikkatini çekmişti. İstemeden de olsa bakışlarını ona çevirdi.

"Aşk öyle bir mavidir ki gökyüzündeki huzuru, denizlerdeki özgürlüğü ifade eder. Ama aynı zamanda mavi ok kurbağası kadar zehirlidir de. Bir kere aşka dokunduğunuz zaman zehri size bulaşır, yavaş yavaş öldürür. Ancak aşk, mavi gibi acı anlamına gelse de aynı zamanda huzur anlamına da gelir. Eğer aşkı doğru kullanabilirseniz huzura, kullanamazsanız acıya götürür. Yani tıpkı mavi gibi." (Y/N; biliyorum bu kısım çok saçma oldu ama elimden gelenin en iyisi bu...)

Öğretmen ona hafifçe gülümsedi. "İyi konuşmaydı Hemmings." dedi. "Ama dersimiz fizik, edebiyat değil."

Ve sonra, "Aşk bazı fizikçilere göre bir enerji çeşididir..." diye açıklamaya başlasa da Michael hala Luke'un söylediklerinin etkisinden çıkamamıştı.

Calum'a duyduğu mavi onun canını acıtırken, bunu Luke'a karşı duymuş olsaydı huzura kavuşacak mıydı ki?

Dolan gözlerini saklamak için defterine eğildi ve öğretmenin anlattıklarını renkli harflerle beyaz kağıda döktü.

~
Ya bu bölüm neden böyle oldu? Halbuki başka planlarım vardı, bir sonraki bölüme kaldı onlar ehehehe.