ATEŞE AŞIK KELEBEK • BÖLÜM 19 •

3.8K 234 15
                                    

Seviyordum ben bu adamı, her zerresini, bütün hatalarını, bütün vazgeçişlerini ve bütün kusurlarını..

Ve biliyordum hiçbir zaman ona olan aşkımı anlatacak bir kelime bulamayacaktım onu hiçbir zaman anlatamayacak ve ona duyduğum sevgiyi size izah edemeyecektim. Onun nefesiyle yeniden doğuşumu, bir gülümsemesiyle gök yüzümde güneşimin açışını ve kokusuyla bir çocuk sevinci içerisine girdiğimi. Hiçbirini tam ifade edemeyecektim size o hep benimle yaşayacaktı..

Nefessizce bırakana kadar öptüğü dudaklarımdan yavaşça ayrıldı. Boynuma doğru inen yüzü boynumda yeni bir baharı müjdeliyordu adeta..

"Nasıl gidersin veda bile etmeden!"

Boynuma küçük bir öpücük bıraktıktan sonra yüzünü yüzüme döndü. Kızgın olsa da gözlerinden bana duyduğu özlemi görebiliyor hissedebiliyordum.

"Vedalar sana masustur bilirim ondan.."

Başını kaldırıp gözlerini gözlerime dikti. Dudağının kenarında oluşan o küçük gamzesine gömülmek istedim bir an, huzuru bulacağım tek yere..

Elleriyle yüzümü avucunun içine aldı anlıma küçük bir öpücük kondurduktan sonra tekrar gözlerimin içine baktı. Söylemek istediği ama söyleyemediği şeyler vardı gözlerinde onu engelleyen bir şeyler..

"Buradan gittiğimizde, kimsenin olmadığı yerlere her şeyi anlatacağım sana yalansız dolansız her şeyi ama şimdi buradan kurtulmak için bir plan bulmalıyız."

Üzüntüyle yüzümü düşürdüm şu an babamın evinde hapis olduğum aklıma geldi, oysa Ateşin yanında kim olduğum ve nerede olduğumun hiçbir önemi yoktu fakat bu olay çok başkaydı.

"Ne yapacağız?"

Elini ensesine götürdü odanın üçünde düşünceli bir şekilde sağa sola doğru yürümeye başladı. Sol köşede duran koltuğun köşesine yarım oturdu bana doğru baktı elini hafif çıkmış sakallarında gezdirmeye başladı. Bir anda hızla oturduğu koltuğun köşesinden kalktı ve bana yaklaştı.

"Evleneceksin o adamla."

Yüzümde belli belirsiz oluşan çizgiler şaşkınlığımı apaçık ele veriyordu. Ne demek evleneceksin ne diyordu bu adam içki falan mı içmişti yahu!

"Ne diyorsun sen be!"

Sinirle söylemiştim ve sesimin yükseldiğini farketmemiştim. Eliyle ağzımı kapadı ve gülerek yüzüme bakmaya başladı kendini zor tuttuğu belliydi başka yerde olsak kahkaha atardı her halde.

"Bağırma şapşal."

Ağzımı kapadığı elini tuttum ve ağzımdan çektim kaşlarımı çatmış ona bakıyordum o ise karşımda sırıtıyordu işe bakın!

"Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu acaba ne demek evleneceksin!"

Yine dudağının kıvrımında o çizgi! Ah be adam gülmesene şöyle eriyip yok olacağım şimdi gamzene konup orada yaşayacağım!

Birden sırıtmayı kesti ve omuzlarını dikleştirdi.

"Olayı kabullenmiş gibi yapacak ve nikah gününe kadar hiç bir şekilde bir şey yapmayacaksın ve beni bekleyeceksin."

"Saçmalama ya gelmezsen!"

Gelmeseydi eğer belki de ömrüm boyunca başka bir adamla evli kalacaktım bunu göze alamazdım. Bana öl deseydi kabul ederdim ama bu olmazdı.

Verdiğim tepkiden sonra cebine koyduğu ellerini çıkardı bana yaklaştı ve sıkıca tuttu ellerimden. Avucumun içine kondurduğu küçük buse ömrümün bütün özetiydi.

ATEŞE AŞIK KELEBEK •Where stories live. Discover now