Kişinin kalbinde duyguya dair hiçbir şey kalmamışsa bedenin varlığı anlamsızdı. Önce kalbe dokunmadan direk tene değen eller gerçek bir insana değmiş sayılır mıydı? Ya da gördüğü manzara karşısında parıldamayan gözler bomboş bakışların kurbanı olduğ...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Dün bölüm güncellemesi üzerine sıcak sıcak yeni kapağımızı ve yeni ismimizi paylaşıyorum...
Kiralık Katil olarak başladığım bu kitap için sonrasında çok daha derin bir anlamı olan bir isimle devam etmek istediğimi fark ettim. Ve... genel olarak yaptığım betimlemeler arasında belki de beni en çok etkileyen BATAKLIK betimlemeleriydi. Bana katılacağınızı düşünüyorum en azından öyle umuyorum. :) Kiralık Katil'in en başında 2 kitaptan oluşacağını söylemiştim. KİRALIK KATİL ismi serinin komple ismi olacak, BATAKLIK ise ilk kitap ismi. Yani yine de ilk göz ağrımdan kopamıyorum. :'(
Bölümün yorumlarını okudum ayrıca, cevap vereceğim müsait bir zamanımda. Demiştim zaten hasta olduğum için çok iyi bir bölüm yazamadım ama bu bölüm telafi edeceğim. En sonunda beklediğiniz aksiyonu gelecek bölümler de art arda patlatacağım görürsünüz. :D Güvenin bana!
Her neyse, kapak nasıl bilmiyorum ama ben kendim yaptım. Başkalarına yaptırmayı denedim ama sonra dedim ki, çok zor beğenen bir insansın Gizem, insanları uğraştırmak yerine kendin uğraş. Yani kapak olduğu kadar olmadığı kader tarzında ortaya çıktı ama ben beğendim yine de.
Fikirlerinizi heyecanla bekliyor olacağım. Neden BATAKLIK? diye soranlar içinde kitaptan geçmiş birkaç paragraf bırakarak ayrılmak istiyorum. Eskileri yad etmek belki önceki bölümün olaysızlığını azıcık telafi eder?
Sizleri seviyorum, siz de beni sevin. :'(
Kiralık Katil ismine James Blunt - Goodbye My Lover şarkısıyla veda ediyorum ayrıca. Eşlik etmek isterseniz diye multimedyaya şey ettim. Neyse, gidiyorum ben. :'(
*
2. Bölüm ''Siyah''dan
Dünyada bana yardım edebilecek birinin olma ihtimali gerçek gelmiyordu. Ben kurtulmak istemediğim sürece kim beni bu bataklıktan kurtarabilirdi ki? Ben çabalamadıkça kim benim yerime çabalardı?
14. Bölüm ''Gerçekler''den...
Hayır. Beni bataklıktan çıkardığını düşünmüyordum. Sadece benimle birlikte o da atlamıştı ve galiba şu an kafamda bir silahla ona bakıyor olmam ikimizin aynı çamur içinde yüzdüğünü destekler nitelikteydi. Siyahlar içindeydik, hem ruhen hem de fiziken. İçinde durduğumuz bataklık zift karışımı bir çamurdan oluşuyordu. Biliyordum ki, bataklıktan kurtulsak bile üzerimize sinen o çirkin kokudan asla kurtulamazdık.
15. Bölüm ''Araf''dan
Dudaklarındançıkan cümlesi sayesinde yanağıma değen nefesini rüzgardan saymaya çalıştım.Gözümün önüne düşen her korkunç anı, kalbime batan acıyı ve Aren'in getirdiğitüm pislikleri görmemek için çırpınıyordum. Kendimi yine o bataklıktabulmuştum.
19. Bölüm ''Karar''dan
Kurtuluşum oydu. Bir şekilde içimden bir ses kulağıma sürekli bunu fısıldıyordu ama ya kurtuluşuma doğru attığım adımlar düz bir çarşafın altında oluşmuş bataklıklardan meydana geliyorsa?
